HABER MERKEZİ
Tanal, “Patronları ve AKP hükümetini temsil edenlerin oyları ile geçen karara işçi tarafını temsilen katılan Türk-İş şerh koydu. AKP’nin iktidar olduğu son 15 yıldır belirlenen asgari ücretlere sermaye tarafı sadece iki kez şerh koymuştu. Geri kalanında bu yıl olduğu gibi iktidar ile el ele patronlar asgari ücreti belirlemiştir.” dedi. Tanal konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
İKTİDAR İLE EL ELE PATRONLAR ASGARİ ÜCRETİ BELİRLEMİŞTİR
“2018 yılında uygulanacak olan asgari ücret, ‘Asgari Ücret Tespit Komisyonu’ tarafından AGİ dahil 1.603 TL olarak belirlendi. Patronları ve AKP hükümetini temsil edenlerin oyları ile geçen karara işçi tarafını temsilen katılan Türk-İş şerh koydu. AKP’nin iktidar olduğu son 15 yıldır belirlenen asgari ücretlere sermaye tarafı sadece iki kez şerh koymuştu. Geri kalanında bu yıl olduğu gibi iktidar ile el ele patronlar asgari ücreti belirlemiştir.
4 KİŞİLİK AİLENİN AÇLIK SINIRININ 1.608 TL, YOKSULLUK SINIRI İSE 5.238 TL’DİR
Asgari ücret görüşmeleri sırasında işçi tarafını temsil eden Türk-İş’in önerisi net 1.893 TL iken DİSK’in önerisi ise 2.300 TL olmuştur. Türk-İş’in Aralık 2017 ‘Açlık ve Yoksulluk Sınırı’ araştırmasına göre 4 kişilik ailenin açlık sınırının 1.608 TL, yoksulluk sınırı ise 5.238 TL’dir. Yine aynı araştırmaya göre bir kişinin aylık geçim maliyeti 1.989 TL’dir. 2018 yılında uygulanacak olan asgari ücret bırakın işçi tarafının taleplerini karşılamayı açlık sınırının altında kalarak milyonlarca emekçiyi açlığa mahkum etmiştir.
EMEKÇİLER YİNE ASGARİ ÜCRET GÖRÜŞMELERİNDEN İSTEDİĞİNİ ALAMAMIŞTIR
Asgari ücret görüşmeleri ‘gizlilik’ adı altında emekçilerden gizlenmiştir. Emekçiler kendi hayatları ile ilgili en önemli meselelerden biri olan asgari ücret görüşmelerinden bilgi sahibi olamamıştır.
Hayat pahalılığının arttığı, her bir güne farklı zam haberleriyle uyanıldığı, ekonomik kötüleşmenin faturasının emekçilere çıkartıldığı bu dönemde emekçiler yine asgari ücret görüşmelerinden istediğini alamamıştır.
İnsanca bir yaşam için kazanılacak insanca bir asgari ücret ancak emekçilerin birleşik mücadelesi ile elde edilebilir. Bu yüzden şimdi emeğin birleşik mücadelesini büyütelim!”
