Herkesin kendine göre gözlemleri var ve dile getirmek istedikleri hatalar, eksiklikler, aksaklıklar ve kusurlar... Öncelikle bana ulaşıp da gördükleri hataları, eksiklikleri, aksaklıkları ve kusurları konu etmemi isteyen saygıdeğer hemşehrilerimden özür diliyorum... Çünkü kendi gözlemlerim yanında, sizlerden gelen taleplerin hepsine birden aynı anda cevap verebilmem mümkün değil... Mutlaka önem sırasına göre ele alacağım ve dile getireceğim ama sizlerden ricam bunun öncelik kararını bana bırakın...

Şunu önemle belirtmek isterim ki; sizin birkaç kişiyi ilgilendiren önceliği benim önceliğim değildir... Sizin birkaç kişiden almak istediğiniz intikamınız benim önceliğim olamaz... Sizin çok dar bir kesimi ilgilendiren önceliğiniz benim önceliğime giremez... Benim önceliğim; toplumun %100’lük bir kesiminden en az %80’ini %70’ini ilgilendiren önceliktir... Tabii ki zaman zaman dar kitleleri de ilgilendiren sorunları gündeme taşıyıp sesleri olmaya çalışıyorum ama durum vahimse bunu ele alıyorum...

Bundan 2 yıl önce neredeyse haftada birkaç kez Keşan’daki pavyonları konu ediyordum köşe yazılarımda... Pavyonlarda dönen paraları, kadınların erkekleri avuçlarının içine alışlarını ve sonunda yaşanan aile facialarını... O zamanlar bu konuyu gündeme getirdiğimde belli bir kesim takdirle karşılarken, bir grup ise gündeme getirmemden rahatsızdı... Hatta bir grup da beni feminist olarak ilan etmişti!..

Yine kadınlı meyhaneler (pavyonların kardeşleri!) gündemimdeydi o zamanlar sıklıkla... Aşırı alkol tüketenlerin derbederliği, acizliği, aile şiddetine maruz kalınması ve dağılan aile çocuklarının karşılaşma ihtimali olduğu sorunlar...

Ve yine gençlerin silah, kesici alet ve benzeri zarar verici aletler ile büyüklerinden gördüklerini sergilemeleriydi köşe yazılarımın diğer bir konusu...

Ya şimdi... O günler bugün meyvelerini vermeye başladı!.. Gençler kolay kazanç peşinde... Alınteri, emek, tahsil ne diye... Biraz makyaj, biraz cinsellik işte sana para!.. ‘Benim çocuğum acaba nerede gezer?’ diye düşünen kaç aile var acaba?... Daha önce alkollü olan çocuğunun buna doyup uyuşturucu madde kullandığını farkedebilen kaç anne kaç baba?...

Alkol, tütünlü mamul ve uyuşturucu kullanım yaşı her geçen gün aşağı iniyor... Dün alkolle başlayan sevdalar bugün yerini uyuşturucuya bırakıyor... Dün sigara içenler, bugün düzenekler içinde bonzai çekiyor... Dün ailesinden harçlık alanlar, bugün ailelerinin verdiği harçlığı yeterli bulmayıp kendileri ile birlikte başka fidanları da yakıyor...

Bugün bunları yaşıyor ve gözlemliyorsak, yarın kimbilir neleri göreceğiz... O nedenledir ki, bugün Keşan’da yaşanmış bazı gerçekleri sizlerle paylaşıyor, aileleri de duyarlı olmaya ve gazetemizin 4. sayfasında yer alan “Çocukların ve gençlerin yaşadığı ibretlik öykü... (1)” başlıklı yazıyı dikkatle takip etmeye davet ediyorum... Allah çocuklarımızı ve gençlerimizi bütün kötülüklerden uzak tutsun ve korusun... Saygılarımla...