NAZAN KAPLAN

Bircan, CHP’deki kurultay süreci, Sazlıdere’de yapılması planlanan doğal gaz iskelesi ve geçen Pazar meydana gelen 24 vatandaşımızın vefat ettiği tren faciası ile ilgili olarak açıklamalarda bulundu.

BEN YİNE DEĞİŞİMDEN YANAYIM

Kurultay ile ilgili Muharrem İnce’nin kurultay talebi olmadığını hatırlatan Bircan, “Bununla ilgili bakıyorsunuz sokağa sokak tekrar bir değişim istiyor. Yani yeni bir sürece giriyoruz. Belki de yerel seçimler bile erkene alınmış olacaktır. Şuan böyle bir çalışma içerisinde AKP bu durumda bu şartlarda bizde dedik ki dinamizm olan dinamik bir yapıyla yeni bir dönemle yeni bir genel başkan ile girilirse çok daha farklı olur. Her yerde durum bu. Bu benim şahsi fikrim. Ben Sayın Muharrem İnce ile birlikte hareket ediyorum. Siyasette olduğu bu günden bu yana hiçbir şekilde ayrılmadık gizlemeden kenardan köşeden konuşmadan söylüyorum. Ben yine değişimden yanayım.” dedi

BU ANAYASAYI DÜZENLEYENLER HESABINI VEREMEZLER ARTIK

Değişim olması gerektiğinin tekrarlayan Bircan açıklamasına şöyle devam etti: “Şu an cumhuriyet değerleri bitme eğiliminde biz bunu anayasa değişikliği olduğu zaman referandumda söylerken insanlara, aslında Türkiye referandumla birlikte yeni bir sürece başlamıştı ama maalesef biz bunları bugün yaşayarak görmemiz gerekiyordu ki, o insanlar bu şekilde oy verdiler. O gün de aynı şeyi söyledik dedik ki ‘cumhuriyet değerlerini bitirmek üzere bu anayasa düzenlenmiştir’ Bu anayasayı düzenleyenler şimdi şu anda bu anayasayı düzenleyenler hesabını veremezler artık.” 

ARTIK ÜLKENİN NE HALE GELDİĞİNİ BURADAN GÖRÜYORUZ

Başkanlık sistemindeki yeni sistemde bakanlar kurulunun açıklanmasıyla ilgili olarak da Bircan, “Sanki bir ticarethaneyi yönetecek kadrodan bir bakanlar kurulu açıklanıyor. Böyle bir açıklama gerçekten Türkiye Cumhuriyetine yakışmayan bir açıklama. Diyeceksiniz ki ‘o olsaydı bu mu olsaydı?’ diye. Hayır, öyle bir şey yok ama; özel sektörden gelen arkadaş, dost, ahbap ile yönetilen bir sürece giriyoruz. Yani milli savunma bakanı siz 5 saat önce üniformanız ile gidiyorsunuz ve 5 saat sonra üniformanızı çıkartıp bakan olarak çıkıyorsunuz. Artık ülkenin ne hale geldiğini buradan görüyoruz. Maalesef daha önceki daha genelkurmay başkanlarımızı ‘terörist’ diye hapse atacaksınız burada taht vereceksiniz” dedi.

BAŞKA YER Mİ BULAMADINIZ?

Bircan, bölgemizde yapılması planlanan BOTAŞ’ın doğal gaz iskelesi hakkında da şunları kaydetti: “Şimdi yargıyı talan ettiler her şeyi talan ettiler, biliyorsunuz daha önce Mecidiye’deki taş ocakları ile ilgili uğraştık ettik ve kapanma şekline getirdik. Ama talan edildi mi edildi. Buraları delik deşik mi, delik deşik doğa katledildi mi edildi. Şimdi ne yapıyorlar şimdi de yeni bir iskele ile denizin ortasına iskele, başka yer mi bulamadınız? Burası körfez, körfez başka yer bulamadınız geldiniz buraya bunu yapıyorsunuz kim yapıyor? BOTAŞ. BOTAŞ kiralama yapıyor ve ben bunu sözlü olarak sorduğumda çevre müdürü ‘benim haberim yok’ demişti. ‘Bizden böyle bir şey talep edilmedi’ demişti ama bugün gideceğim çevre müdürüne Edirne’deyim şu anda gidip bunu soracağım. Tabiî ki bunlarla ilgileneceğim yalnız daha önce söylediğim gibi maalesef ki ‘hep dedik’ ya biz artık bundan sonra bakanlar mecliste etkimiz olmayacak, ben bakanla görüşemeyeceğim bakana soru soramayacağım için sadece gezerim tozarım bir tek dokunulmazlığım olur başka da bir şeyim olamaz.”

FACİANIN ÖTESİNDE BU BİR CİNAYET

Bircan, açıklamasının sonunda da tren faciası ile ilgili olarak da şöyle konuştu: “Tren faciası, bu bir facia, facianın ötesinde bu bir cinayet bu AKP’nin işlemiş olduğu bir cinayet. Ben ocak ayında soru önergesi verdim en son nisan ayında ben bu hattın iyileştirilme yapılmasını sorduğum soru önergesinde kendilerine bilgi verdim ulaştırma bakanlığına bilgi verdim bilgilendirdim benim kendimin bilgilendirilmesini istedim ama bakanlarda geldi. Başbakan ‘hızlı tren gelecek’ dedi orda hızlı tren falan yok zaten hızlandırılmış tren var. Pamukova daha unutulmadı. Hafızalarımızda Pamukova’da bir tane makinisti mahkum ettiniz. 1 yıl sonra da dava düştü. 1 yıl sonra da yine çevreye bakanları alacaksınız orada kontrolörler vardı. Biri bir taraftan diğeri bir taraftan gezerlerdi rayları kontrol ederlerdi. Şimdi 5 yıl önce bu bitti neye göre bitti biliyor musunuz? En ilginci de bu yani. Her şeye bütün şata fata para bulan top atışları yapıyorlar. Gösteriş olsun diye her yerde devamlı konup gezerlerken on binleri ağırlayan yediren içiren masalar kuran hükümet o şata fat yapan hükümet bura da tasarruf amaçlı bunları kaldırıyor. Böyle bir rezillik olur mu? Benim insanım bunları göremiyorsa benim insanıma diyecek bir şey bulamıyorum gerçekten kimse şikayet etmesin. Bu oy veriliyorsa bu oy alınmışsa kimsenin şikayet etmek gibi bir hakkı yok.”