Hadi hayırlısı… Saros Körfezi’miz emin ellerde!.. Yok öyle istediğin zaman gidip denize gireceksin… İstersen ailenle git, fark etmez… Önce gidenindir!.. Sonra gelen avucunu yalar!..

Bak sen bak yaa… Dağdan gelip, bağdakini kovmaya başlamışlar sahillerimizde… 2 haftadır üst üste Gökçetepe ve İtalyan Koyu’nda Pazar tatilini geçirmek isteyen bir hemşehrimize, tavır koymuş birileri, ‘gidin başka yere!’ diye… Ailesi ile önce Gökçetepe-Mecidiye arasındaki bir koya giden bir hemşehrimiz, kendilerinden daha önce gelen sakallı ve türbanlı kişilerce uyarılmış, ‘başka yere gider misiniz?’ diye… Sebebini sordukların da ise, ‘biz rahat edemeyiz’ cevabı gelmiş… Cevap vermemişler ve moralleri bozularak koyu terk etmişler… Ertesi hafta bir değişiklik yapıp, İtalyan Koyu’nu tercih etmiş bu sefer Keşanlı hemşehrimiz… Sahile indiklerinde kendilerine oturacakları bir şemsiye altı ararken, birden denizin içinden çıkan sakallı bir beyefendi bitivermiş yanlarında… Bu beyefendi aynen, ‘biz aileyiz, başka yere gider misiniz?’ demiş bizim Keşanlı hemşehrilerimize… Bu sefer 4 kişilik Keşanlı ailenin yanın da bir de bayan misafirleri varmış… Bizim Keşanlılar bu sefer diklenmişler, ‘biz başka bir şey mi görünüyoruz, gördüğünüz gibi biz de 5 kişilik bir aileyiz’ demişler… Bu sefer sakallı beyefendi, ‘Biz sabahın 7’sinde geldik. Ailemizle rahat bir şekilde denize girmek için, İstanbul’dan geliyoruz’ karşılığını verince bizim Keşanlı ailenin tepesi atmış ve ‘Beyefendi burası umuma açık bir halk plajı. Sabahın köründe gelmeniz bir şey değiştirmiyor. Ya herkesle beraber denize girmeyi göze alacaksınız ya da defolup gideceksiniz’ cevabını yapıştırmış… Haa, bu aile bir de 2 şemsiyeyi birleştirmiş, etrafına da havlular sarıp, görülmesinler diye kendilerine kulübe yapmış!..

Allah sonumuzu hayır etsin… Dağdan gelip, bağdakini kovmak buna denir herhalde… Fazla bir yorum yapmak istemiyor ve yorumu size bırakıyorum… Saygılarımla…