AYŞİN SEÇİL GEZER

Gümülcineli şunları söyledi: “İyi bir kongre ortamı yaşadığımıza inanıyorum. Tüm delegelerimizin katılımıyla demokratik bir yarış oldu. Delegelerimiz tekrar beni takdir etti. Bu anlamda tüm delege arkadaşlarımın takdiri hangi yönde olursa olsun parti içi bir hizmet yarışıydı. Hiç kimseye asla bir kırgınlığım olamaz. Seçim yarışana giren Güray Koşan ve yanındaki yönetici arkadaşlarımız bir medeni cesaret gösterdiler. Kendilerini takdir ediyorum. Onlarda bizim kardeşlerimiz. Aile içi bir hizmet yarışıydı bu. Partimize yakışır bir kongre gerçekleştirdik. Bundan sonraki süreçte mazbatalarımızı alacağız. Bu parti hepimizin partisi, onlara ihtiyacımız var. Kongremizin çok seviyeli geçmesine katkı veren tüm partililerimize, tüm üyelerimize teşekkür ediyorum. Eğerken erken bir seçim gerçekleşmezse 2019 yoğun bir seçim yılı olacak. Köylerimizi, mahallelerimizi belli bir program çerçevesinde ziyaret edeceğiz. Hem karışlıklı görüş alışverişinde bulunacağız hem de 2019 seçimlerine yönelik altyapı çalışmalarımızı gerçekleştireceğiz. 2019 yılı Türkiye için önemli bir seçim olacak. Kamuoyunun da tartıştığı gibi yüzde 50 artı 1 oya ihtiyaç var.”

BOYALIK’IN ÜSTÜ KAPALI İMALARDA BULUNMASINI HOŞ KARŞILAMIYORUM

Fevzi Pekcanlı ‘İstanbul Ataşehir Belediye Başkanı görevinden alındı. Bugün Ataşehir’in başına gelen Keşan ve Edirne’nin de başına gelebilir’ dedi. Hüseyin Boyalık da ‘Benzer durum olursa alımlar olabilir’ ifadelerini kullandı. Siz ne düşünüyorsunuz? şeklindeki soruyu yanıtlayan Erdoğan Gümülcineli sözlerini şöyle sonlandırdı: “Bu ülke hukuk devleti. Zaten CHP’li belediyelerden müfettişler eksik olmuyor. Biri gidiyor, biri geliyor. Eğer birtakım yolsuzluklar varsa İçişleri Bakanlığı soruşturma izni verir. Gerekli soruşturma yapılır, yargıya gider. Belediyede farklı bir ihmal varsa, yolsuzluk varsa görevden alınıp alınmayacağına yargı karar verir. Böyle emrivakilerle, üstü kapalı tehditlerle hem Türkiye’nin hukukuna zarar vermiş oluruz, hem de belediyelerdeki işleyişe zarar veririz. Sayın Boyalık’ın bu şekilde üstü kapalı imalarda bulunmasını hoş karşılamıyorum. Onlar tek adam rejimiyle ’ben görevden alırım’ ‘ben istifa ettiririm’ anlayışıyla hareket ediyor. Ama parlamenter hukuk devletinde bu tür uygulamaların çok doğru olmadığına inanıyorum. Bu demektir ki 2019’da ola ki yine cumhurbaşkanlığını tek adam rejimi anlayışında yüzde 50 artı 1’le geçerse bundan sonra bu ülkede demokrasi tartışılır hale gelir. Bu konuda siyasilerin laflarını seçerek kullanmalarında fayda olacağını düşünüyorum.

Ayrıca önümüzdeki günlerde mazbatalarımızı aldıktan sonra gerekli çalışmalarımız yapacağız.”