AYŞİN SEÇİL GEZER

Erikli sahilinin bu yıl ilgi görmediğini belirten İşçimen, “Sezona çok büyük umutlarla girdik. Lakin şu anda Erikli son yılların en boş Haziran sonunu geçiriyor. Havaların da kötü gitmesi buna ilave etken oldu. Seçimlerin 2. Tura kalmaması bizim için yine umut. Ne kadar hareketlilik olur bilemiyoruz. Cumartesi gününe kadar yağmur var. Bu da ister istemez olumsuz etkiliyor. Masraf yapan yatırımcı beklentisinin karşılığını bulamıyor. Festivaller başlayacak. Sezon 10 Temmuz’da başlayıp, 10 Eylül’de bitecek. İnşallah yanılırız. En büyük isteğimiz yanılmak. Bunun dışında sezonun hareketli geçeceğini düşünmüyorum.” dedi.

SEZONUN BAŞLAMASI VE BİTMESİ BİR ANDA OLACAK

Bu yıl gelenlerin sayısındaki azalmanın çeşitli nedenleri olduğunu ifade eden Mustafa İşçimen, şunları söyledi: “Seçimler, üniversite sınavları başlıca sebepleri. İkinci tur olacak düşüncesi 24 Haziran ve 8 Temmuz arasındaki rezervasyonları askıya aldı. Yaklaşık 15 günlük bir süre. Bölge katma değerinden bir kayıp. Bir de ekonomik şartlar var. Yaşadığımız ekonomik sıkıntılar da insanları tatil anlayışını farklı şekilde çözmeye itiyor. Günübirliklerde bile azalma var. Yakıt maliyeti, ürünlerdeki pahalılaşma ilgiliyi azaltıyor. Son yılların en pahalı meyve ve sebzesini alıyoruz. İşletmelerin girdi maliyetlerinde %40-45 civarında artış var. İşletmeler yaşaması için bunun %20’sini yansıtmak zorunda kalıyor. Bu da fiyat açısından bir şişme yaratıyor. Festivallerin nasıl olacağı konusunda düşüncelerimiz var. 2 tanesi arka arkaya olacak. 11 Temmuz’da başlayıp 14’ünde bitecek, 18’inde başlayıp 22’sinde bir tanesi bitecek. Bunların ardından 3-6 Ağustos tarihlerinde yapılacak olan festival var. Derken Kurban Bayramı ve sezon bitti. Sezonun başlaması ve bitmesi bir anda olacak.” 

ESNAF HAKSIZ REKABETTEN ŞİKAYETÇİ

Gelen misafirlerin %80’inin Erikli’nin girişinden şikayetçi olduğunu dile getiren İşçimen, “Özellikle Mecidiye tarafından olan girişin çok hoş olmadığını söylüyorlar. Orada bir yerleşim bölgesi var. O insanlara bir yer gösterilmemesi ister istemez bölgeye karşı bakışı da değiştiriyor. Denetlenen belli başlı işletmeler var. Onların dışındakiler denetlenemiyor. Turizm Bakanlığı’na bağlı işletmeler ve kayıtlı olan işyerleri denetleniyor. Onların dışındaki kimsenin denetlendiği yok. Haziran’ın 24’ü ve ben 3 denetleme geçirdim. İnsanlarda iş yapma şevki bırakmıyorlar. Beni denetlerken git kokoreççiyi, köfteciyi de denetle. Bende 25 kriter arıyorsun, git orada 4 tane kriter ara. Onu da arayamıyorsun. Kayıtları yok. Adam diyor ki; ‘Biz de kayıtsız çalışalım rahat edelim’. Neden devlete vergini veriyorsun, neden bu kadar insan çalıştırıyorsun, neden sigorta ödüyorsun. Kardeşim bırak kayıtsız ol, ne vergi ver ne sigorta. İnsanlar böyle konuşuyor. Gerçek bu. İşini iyi yapmaya çalışan esnaf haksız rekabetten şikayetçi.” şeklinde konuştu.

KUMSALDA ÇADIR REZALETİ

Sezon başında yapılması planlanan koordinasyon toplantısının hâlâ yapılmadığının altını çizen Mustafa İşçimen, “Düzenlemeler olacaktı. Ancak bayramda kumsalda yine çadır rezaleti. Adam yanımızda çadır kuruyor, çocuğunun alt bezlerini kazıp kuma gömüyor. Uyardık mı da ‘Babanın yeri mi?’ diye tepki gösteriyor. Böyle insanlarla nasıl uğraşacağız? Burada 50 metrede bir çöp konteyneri var. Bu insanlar burayı kirletip gidiyor. Kimseyi yargılamıyoruz. Ama üzülüyorum. Erikli kayboluyor, sorunları çözemiyoruz. Her yıl yeni bir sorun ilave oluyor. Bu durum birkaç sene içerisinde iyi işletmecileri bölgeden kaçırtacak. Sahilde bir şey oluyor müdahale ediyoruz, 15-20 kişi toplanıp üzerimize geliyorlar. Sadece uyardığımız için. Bir türlü bazı şeyleri kabullenememeye başladık. Böyle giderse Erikli’de çok büyük sorunlar yaşanacak. Jandarmanın sadece asayişi sağlamasıyla olmuyor. Onlar zaten yapabileceklerini yapıyorlar. Bu insanlara yetki verilirse kullanırlar. Valilikten jandarmaya kumsala çadır kuranlara ceza kesilmesi için bir yazı gelecekti. Ama bildiğim kadarıyla bu yazı hâlâ gelmedi. Jandarmanın da eli kolu bağlı. O insanlar da görevini yapmıyor. Adam yanında aile var, kumda tuvalet ihtiyacını görüyor. Adap yok! Diyeceksin ki adam herkese karşı tuvaletini yapmaktan zevk alıyor. Bu insanı uyarınca sana her şey farklı dönüyor. Nasıl olacak bilmiyorum.” diye konuştu.

BÖYLE GİDERSE ERİKLİ’NİN KEŞAN’A KATKISI OLMAYACAK

Mustafa İşçimen, sözlerini şöyle tamamladı: “Burada emlak vergisi ödeyen insanlar var. Bunlardan sahile geldiklerinde para istendiği yönünde duyumlarımız var. Adam kendi evinin önünden sahile girmek istiyor. Biz bile dışardan biri geldiğinde ‘Şemsiye açmayın’ demiyoruz, hakkımız yok. Kamu kanuna göre kumsallar halkın malıdır. Adamın balkonunda yatıyorlar, ev sahibi çıkaramıyor. Tehdit ediyorlar. Bunlar yaşandı. 2 arkadaşımız bayramda evini kapattı, geriye döndü. Bunlara ne zaman birileri dur diyecek? Herkes tatile gelecek ama adapla. Bu adabı, yeri gösterecek kurumlar olmalı. Böyle giderse Erikli’nin Keşan’a katkısı olmayacak.”