AYŞİN SEÇİL GEZER – HÜSEYİN ÜNSAL YÜCEL
Akalın, İYİ Parti kurucu genel başkanı Meral Akşener’in Dıramalı bir Rumeli hanımefendisi olduğunu belirterek “Hemşerilerimizi kendi evlatlarına sahip çıkmaya davet ediyoruz. Meral Akşener bir diğer Rumeli evladı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde kurduğumuz ve 94 yıldır bağımsız yaşadığımız Türkiye Cumhuriyeti Devletinin okullarında “parasız yatılı” okuyarak inkılap tarihi öğretmeni olmuş ve İçişleri bakanlığı ile TBMM Meclis Başkanvekilliği yapmış aslen Dıramalı bir Rumeli hanımefendisidir. 25 yıllık bir siyasetçidir. Son derece yüksek devlet tecrübesine sahiptir. İnancımız o dur ki, bir yetim Rumeli evladının önderliğinde kurmuş olduğumuz devletimizin yerinden çıkan çivisini, onun kurduğu devletin okullarında ‘parasız yatılı’ okuyan bir başka Rumeli evladı yerine çakacaktır. Bozulan millet birliğimizi milli mücadele ruhu ile yeniden temin edecektir. Elbette ki aynı zamanda bölgemizin çok uzun yıllardır mahkûm edildiği kaynakları ile örtüşmeyen geri kalmışlık, bizlerin gayreti ile doğrudan onun elleri ile ortadan kaldırılacaktır.” dedi.
İYİ PARTİ, SİYASETTE OLUŞMUŞ BOŞLUK VE UMUTSUZLUKTAN DOLAYI DOĞMUŞTUR
İyi Parti’nin Türk siyasi tarihinin gördüğü en yerli, en milli ve en demokratik siyasi mücadele sonucu milletin gözü önünde kurulmuş bir parti olduğunu vurgulayan Akalın, “Başta ablamız ve Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener’in ve kurucularımızın bir bölümünün içerisinde olduğu bu siyasi hareket 547 delege imzası teslim etmesine ve 756 kongre delegesi ile toplanmasına rağmen siyasi iktidarın çeşitli engellemeleri ile bu muazzam değişim iradesi 20 aylık büyük bir mücadeleye rağmen politik sonuca bağlanamamıştır. Bu politik yürüyüş her türlü baskı şiddet ve engellemeye rağmen yılmamış ‘kirli referandum’ olarak anılan tek adamlık dayatma sürecinde millet ile buluşabilmiştir. Bir parti kurulması kararını sürece yoğun destek veren Türk Milliyetçisi arkadaşlarımız vermiş ve aynı arkadaşlarımız ittifakla ‘milletin merkezinde’ bir parti kurma iradesini ortaya koymuştur. Partinin program ve tüzüğü günlerce süren yoğun bir çalışma sonucu benimde içerisinde olduğum komisyonlarda hazırlanmıştır. Dolayısıyla İyi Parti gücünü ve kuruluş ilkelerini doğrudan milletten almış ve meşruiyetinin kaynağını Türk Milleti olarak gören bir siyasal harekettir. İYİ Parti sağda değil siyasette oluşmuş boşluk ve umutsuzluktan dolayı doğmuştur. Onu eski kavramlar ile AK Parti ve CHP mensuplarının sağa sola yamamaya çalışması beyhude bir gayrettir.” ifadelerini kullandı.
İYİ PARTİ KİMSEDEN GÖMLEĞİNİ ÇIKARMASINI İSTEMİYOR
Türkiye iyi olacak hedefi ile yola çıktıklarını söyleyen Mehmet Tolga Akalın, açıklamasını şu ifadeler ile sürdürdü: “İYİ Parti olarak kimseden gömleğini çıkarmasını istemiyoruz. Tam aksine İYİ Parti’nin iktidar yürüyüşüne destek vermek isteyen herkes, dilerse kendisini ülkücü, milliyetçi, sosyal demokrat, solcu muhafazakar ve benzeri alt siyasi kavramlar ile partimiz çatısı altında da dilediği gibi tanımlayabilir. İYİ Parti olarak Türkiye’yi bu kötü gidişattan kurtarmak için hep birlikte gömleklerimizin üzerine ‘vatanseverlik üniforması’ giyelim çağrısı yapıyoruz.
Diğer yandan İYİ Parti olarak Atatürk’ün Türk Milliyetçiliği anlayışının özellikle ekonomik ve kültürel alanlarda da yükseltilmesini ve sonuçta vatanseverliğin konuşulan bir şey olmaktan çıkıp her Türk Vatandaşı için bir hal olması gerektiğine inanıyoruz. Siyasetin esas gündeminin temel insan ihtiyaçları ve insanlık sorunları olması gerektiğini biliyoruz.
Bu sebeple İYİ PARTİ ismi oluşturulurken insanların zihnine; demokrat, halkçı milliyetçi, adalet ve kalkınmacı, cumhuriyetçi ve benzeri doğrudan tanımlayıcı parti isimleri ile mesajlar vermekten kaçındık. Aksine biz iyiniyetle ve cesaretle ortaya İYİ’yi koyduk. Gelin birlikte ‘Türkiye iyi olacak’ hedefi ile yola çıkalım diyoruz.”
TÜRKİYE VERİMSİZLİĞE DÜŞMÜŞTÜR
Üretim ekonomisine odaklandıklarını belirten Akalın, “İYİ Parti’nin temel siyasi gündemi ekonomidir. Ekonomik bakışımızın merkezi ‘üretim ekonomisidir’. Türkiye insan kaynakları ve coğrafi avantajları ile örtüşmeyen bir verimsizliğe düşmüştür. Okullarımız, üniversitelerimiz, çiftçilerimiz, sanayimiz, bürokrasimiz yeterince üretemiyor. Türkiye ürettiğinden fazla tüketen insanlar ülkesi oldu. Buradan çıkış için hedefimiz ‘üreten Türkiye’ inşa etmek, oluşacak kaynakları adalet ile paylaştırarak bunu refah toplumu ile taçlandırmaktır.” dedi.
%75 ORANINDA KADINLARDAN OLUŞAN YÖNETİM KURULLARI KURMAYA HAZIRIZ
Akalın, şöyle devam etti: “Türk siyasetine uzun bir dönemdir nefret dili hâkimdir ve kadınlarımızın sevgi dili ile yeniden düzenlenmelidir. Bu sebeple İYİ Parti tüzüğünde tüm yönetim kurullarımızda asgari %25 oranında ‘cinsiyet kotası’ düzenlenmiş ve bir cinsten en az %25 oranında yönetici olması hükme bağlanmıştır.
Biz %75 oranında kadınlardan oluşan yönetim kurulları kurmaya hazırız. Diğer yandan tüzüğümüze affa uğramış olsa dahi kadına şiddet ve cinsel taciz suçlarından mahkûm edilmiş kimselerin partimize üye olmasını engelleyen net hükümler koyduk.”
TÜRKİYE’Yİ SOKAKLARDA YÜZLERİ GÜLÜMSEYEREK GEZEN İNSANLAR ÜLKESİ OLARAK GÖRMEK İSTİYORUZ
İYİ Parti’nin demokratik üyelik düzeni üzerine inşa edildiğini ifade eden Mehmet Tolga Akalın, “İYİ Parti Türkiye’nin en demokratik tüzüğüne sahiptir. İki defa il başkanlığı kapatılmış ve anti demokratik uygulamalara maruz kalmış bir eski il başkanı olarak tüzük komisyonunda yer aldım. Mümkün olan en demokratik tüzüğün inşası için yoğun gayretlerde bulundum. İYİ Parti seçimlerini üyelere, teşkilatlara ve millete sorarak yapacaktır. Bir ilde kayıtlı seçmenin %3 ü oranında üyeye sahip teşkilatlar ön seçim talep hakkı elde edecektir. Herhangi bir vatandaşımız partiye üyelik başvurusu yaptığında 15 gün içerisinde üyelik talebini karara bağlamayan ilçe yönetim kurulları işten el çektirilecek ve geçici ihraç istemi ile disipline sevk edilecektir. Kısaca İYİ Parti demokratik üyelik düzeni üzerine inşa edilmiştir. Çeşitli araştırmalarda 40 OECD ülkesi arasında birbirine en az güvenen insanların ülkesi olduğumuz görülmektedir. Güvensizlik bir milleti parçalar ve bir devleti yıkar. İYİ Parti olarak birbirimize güvenmeyi milli birliğimizin direği olarak görmekteyiz. Ayrıca mutsuz insanlar ülkesiyiz. Türkiye’yi sokaklarda yüzleri gülümseyerek gezen insanlar ülkesi olarak görmek istiyoruz. Nihayetinde İYİ Parti olarak ‘Türkiye iyi olacak’ hedefi ile yola çıkıyoruz. Tüm vatandaşlarımızın masadaki yemeğe eşit kol mesafesinde oturacağı bir bayram sofrası kuracağız. Bu sofraya siz değerli hemşerilerimizi davet ediyoruz ve buluşmayı çok arzuluyoruz.” şeklinde konuştu.
