Yılmaz Özkaya ile Mustafa Kabakçılı’nın hazırlayıp sunduğu ve saat 14.15’te başlayan, 30 Mart Yerel Yönetim Seçimleri’nin değerlendirildiği programda konuşan Bezbaş, seçim süreciyle ilgili Keşan ve ülke geneliyle ilgili görüşlerini açıkladı.
Mustafa Bezbaş, ana başlıklar halinde şu konulara değindi:
“HAYALLERİMİZ DAHA FARKLIYDI”
“Ülke genelinde baktığımızda istediğimiz oyu alamadık. Gerçekçi olmak lazım. Bizim hayallerimiz daha farklıydı. Yerel bazda da ben 20 bin bandında oy bekliyordum bu da olmadı. Ben hep öyle iddialı konuşuyordum olmadı. İktidar olma anlamında söylerseniz bu olmadı. Kendim aday olursam 20 bin oyun üzerinde alabileceğimi düşünmüştüm. Ancak mevcut başkan Mehmet Özcan’ın da 20 bin oy alabileceğini düşünmüştüm. CHP’de de aşağı yukarı bu civarda bir kanaat oluşmuştu. Bu anlamda bakılınca başarısızlık diyebilirsiniz. Ama belediye seçimlerini üçüncü dönem de farklı kazanmak da küçümsenecek bir başarı değil. İki dönemin ardından üçüncü bir dönem kolay değil. Gemici döneminde üçüncü dönem çok sıkıntılıydı. Birkaç oy farkla seçim kazanılmıştı. %15 fark atıldı. Meclis sandalye sayıları da korundu. İl genel meclisinde ise 4-1 bekliyordum. Tekirdağ ve Uzunköprü’de ciddi farklılıklar var. Tekirdağ’ın bu başarısını yürekten alkışlıyorum. Edirne’de ise adayların açıklanması çok geç kaldı. Süreç uzadı. Aday adayları da enerjilerini harcadı.”
“ORTADA BİR KEŞAN GERÇEĞİ VAR”
“Keşan’da ciddi anlamda bir işsizlik var. Bu açıdan konuştuğunuzda prim yapıyor ama ortada bir de Keşan gerçeği var. Keşan Belediyesi işsizliğe çare bulacak bir yatırım yapamaz. Fabrika kuramaz. Edirne’de bir geriye gidiş var ama Tekirdağ öyle değil. Liman yapıldı. Daha birçok yatırımlar yapıldı. Sanayi bölgesi, tarımda da farklılıkları var. Ekonomideki rahatlık sonuçları etkilemiştir.”
“MUSTAFA MERCAN’
“Ben Mustafa Mercan’ın siyaset yapma metodunu beğendim. Onunla rakip olmak isterdim. Eksiklere girmedi. Kimseye sataşmadı. Şahsı için oy istedi. AK Parti’yi öne çıkarmadı. Başarı sadece Mustafa Mercan’ın değil, hepsinin başarısı. Meclis üyelerinde de insanların siyasete yakıştıracakları kişiler de vardı. Emek de harcadılar para da.”
“ÖZCAN’IN KİŞİSEL OYU VAR”
“CHP’nin başkan oyu, meclis oyundan bin tane fazla. Ben her çalışmaya katıldım. Antalya’daki seminer dışında her akşam seçim çalışmalarına katıldım. Birkaç gece de İpsala’ya gitmemiz gerekiyordu. Oraya da gittim. Kendim adaymış gibi çalıştım. Mehmet Başkanın kişisel oyu var. İnsanlara hayır demeyen bir başkan. Kişisel kredisi var. Zaten olmasa seçilemezdi. İnsanlar kişiliğine de oy veriyorlar. MHP’den de oy aldı. Ben de aday olsaydım bu durum bende de olacaktı. Başkan, 10 yıllık icraatında parti ayrımı yapmadı. Bu yüzden de oyları artmıştır. Bunu oyların gelgitinden anlıyorsunuz.”
“PARTİM İÇİN DİK DURDUM”
“İdeolojik olarak dik durmak lazım. Adaylık çalışmalarım bitti, ben partim için yine dik durdum. Çeşitli kişiler, başkan yardımcılığı için belediye meclisinden aday olmamı istediler. Ama ben belediye başkanı adayıyım, kesin ve kesin belediye meclisinden aday olmam. Böyle söylemiştim ve gereğini de yaptım. İnsanlar bireysel olarak siyaset yaptığımı söylüyorlar. Ama ben tercih edilmezsem çalışmalarımı bireysel olarak sürdürürüm.”
“SAİT KALAN, BENİMLE OLDUĞU İÇİN KAYBETTİ”
“Seçim sürecinde en çok takdir ettiğim kişilerden biri de Şenol Yalı’ydı. Ama dik durdu. Ben seçilmezsem onun seçilmesini istedim. Bizi belediye meclisi üyeleri için görüş bildirmek amacıyla davet ettiklerinde, olmazsa olmaz kim diye sorduklarında Sait Kalan’ın adını söyledim. Kendisi sadece benimle olduğu için kaybetti. Benim olmazsa olmazım koyulmadı. Prensip olarak tüm aday adaylarından öneri alındı.
Meclis listesinin ilçe seçim kuruluna teslim edilmesinde büyük sıkıntılar yaşandı. Bunların başkanın oylarını artırıp azaltmasında etkili olacağını zannetmiyorum. Ben her şeye rağmen küsmedim. Partim için çalıştım. Hala da arkadaşlara bir kırgınlığım yok.
“CHP İLE CEMAAT ARASINDA DOKU UYUŞMAZLIĞI VAR”
“Genelde alınan oylar konusuna gelince, CHP cemaatle birlikte olduğunu söylemedi. Doku uyuşmazlığı var. Belki olaya bu açıdan da bakmak lazım ama CHP’nin aldığı oy da küçümsenecek bir oy değil. AK Parti %45, CHP de %30 olunca aradaki fark %15. Bunu %37,5 yaptığınız zaman diğer taraf da %37,5 oluyor. Yani AK Parti’den %7,5 oy alınırsa sorun kalmıyor. Herkes nerede yanlış yaptığı konusunda ders çıkaracaktır. Ancak Türkiye’de artık söylemlerle bir şey olmayacağı ortaya çıktı. İnsanların çok ciddi ekonomik sıkıntıları var. Belki de insanlar sıkıntılarına yeni sıkıntılar eklemek istemediler. Bu yüzden belki de CHP’ye güvenemediler. Sıkıntılara alternatif çözümler sunmak lazım. Güncele dokunan şeyler olması lazım. Gelecek seçimlere daha sağlıklı şekilde hazırlanacağını sanıyorum. Ülke genelinde başkan adaylarında ciddi sıkıntılar yaşandı. Bunlar CHP’yi çok yordu. Genel seçimlerde ön seçim yaşanacak.”
“ÖN SEÇİM OLURSA, MİLLETVEKİLLİĞİNE ADAY OLURUM”
“Ben milletvekilliği seçimlerinde ön seçim olursa aday olurum. Tabii partililer de isterse olur. Ben henüz böyle bir karar vermedim. Üyeler isterse ve atama olmazsa aday olurum. Ama atama olursa aday olmanın bir anlamı yok. Ben önseçim olacağını öngörüyorum.”
“ÖZCAN, DOLU DOLU BİR PROGRAM SERGİLEYECEK”
“Keşan Belediyesi’nin yeni dönemde dolu dolu bir program sergileyeceğini sanıyorum. Toparlamaya çalışıyor. Çünkü bir siyasi partinin belediye başkanı. Bir daha belediye başkanlığını düşüneceğini de sanmıyorum. 20 yıl çok uzun bir süre. Bu dönemden sonra milletvekilliğini tercih edebilir.”
