Saat 12.00 sıralarında Keşan Tuhafiye ve Manifaturacılar Esnaf Odası’nı ziyaret eden Turhan’ı Oda Başkanı İsmail Yüksel ve Başkan Vekili Veli Kıyakoğlu karşıladı. Basın mensuplarına esnafın yaşadığı sıkıntıları anlatan Sinan Turhan, 7 Haziran 2015 tarihinde yapılacak olan milletvekilliği seçimleri öncesi esnafa bazı uyarılarda bulundu.
TÜRKİYE’NİN BAŞKA HİÇ BİR YERİNDE OLMAYAN ŞEY
Federasyona bağlı Trakya’daki terziler ve tuhafiyeciler odalarının kendi aralarında her ay bir ilde ve ilçede yemek düzenlediklerini ve bunun Türkiye’de olmayan bir çalışma olduğunu söyleyen Sinan Turhan, “Trakyalılar Türkiye’nin hiçbir yerinde olmayan bir şeyi yapıyorlar. Çok da güzel yapıyorlar. Esnaf ve sanatkârların birbirleriyle sorunlarını konuşmaları gayet güzel. Türkiye’de de hiçbir bölgede rastlamadığım bir şey bu. Ben başta İsmail Yüksel Başkan olmak üzere oda başkanlarını kutluyorum. Bugün de eşli yapılan Trakya toplantısı Keşan’daymış. Bu anlamda da beni davet ettiler. Bir araya gelerek, esnafın sıkıntılarını konuşuyoruz ve varsa genel sorunları genel merkeze taşıyor ve sorunların çözümü için uğraşıyoruz.” dedi.
NE VERİYORSUN DA ONUN KESİNTİSİNİ YAPIYORSUN
Yıllardan beri emekli olup da çalışan esnaftan %15 kesinti yapıldığını belirten Turhan, “Bu %15 kesintiler konusunda bir sonuç elde edemedik. İsteklerimizin doğru olduğunu söylüyorlar ama milletvekillerimiz Meclis’e gittiklerinde de farklı işler yapıyorlar. Bu anlamda da sayın vekillerimizden şikâyetimiz var. %15’i şimdi %10’a çektiler. 800-900 TL emekli maaşı alan bir insanın yaşama şansı yok. Ne yapacak? Bildiği işi yapacak. %15 prim destekleme borcuna ben destekleme değil aç bırakma primi diyorum. 70 yaşındaki insan niye çalışır? Geçimini temin etmek için çalışır. Bir de ondan %15 kesinti yapılır. Ne veriyorsun da neyin kesintisini yapıyorsun! Adamın eline kesintiden sonra 650-700 TL geçiyor. 4 kişilik bir ailenin geçinebilmesi için o aileden birinin asgari ücretle çalışması lazım. Çalışanın işe gidip-gelme ücreti 2 TL’den, 4 TL eder. Sabah 4 kişilik ailede simit ayran, öğlen simit ayran, akşam simit ayran yedirdiğimizde bu arkadaşımızın 660 TL gideri var. Elektrik, su yok. 200-300 TL’ye nasıl yaşar adam? Devlet yetkilileri buna ‘açlık sınırı’ diyor. Ben buna açlık değil ‘ölüm sınırı’ diyorum. Ölüm sınırına geldi bu iş. Devlet bunu görmüyor. Başka yatırımlara kaynak buluyor. Türkiye’de kaynak çok. Savurganlığı kestiler mi bitti bu iş. Başka şeylere kaynak bulunuyor ama esnafa geldiğinde kaynak bulunamıyor. Rantçıların işi iyi ama esnaf ve sanatkârın işi iyi değil.” diye konuştu.
ESNAFIN DEVLETE BİR YÜKÜ YOK
Esnaf ve sanatkâr emeklisinden hiç kesinti yapılmaması gerektiğini kaydeden Sinan Turhan, şöyle dedi: “Esnaf ve sanatkârımız devletten 5 kuruş destek almadan geçinmeye çalışıyor. Devlete yükü yok. Devlet de bize yük etmesin. Vergilerin azalması lazım. Veriler çok. Emekliye bakıyorsun perişan, esnafa bakıyorsun perişan.”
NÜFUS ARTIYOR AMA EKMEK TÜKETİMİ DÜŞÜYOR NEDEN?
Fırıncının birine ekmek tüketimini sorduğunu ve ekmek tüketiminin azaldığını öğrendiğini, sebebini sorduğunda ise vatandaşın günde 3 öğün değil 2 öğün beslendiğini aktaran Turhan, “Nüfus fazlalaşıyor ancak tüketimin azalıyor. Çok garibime gitti. Vatandaş ekmeği 2 öğüne düşürmüş. Devlet ‘Bin 150 TL’den aşağı kazanan açtır.’ diyor. Aç değil ölür bu adam. Mutlaka devletin yetkilileri ve Meclis buna bir çözüm bulacak. Ben esnaf ve sanatkâra şunu söylüyorum: Partizanlığı bırakın. Hangi siyasi partiden esnaf ve sanatkârı aday göstermişse ona oy verin. Parlamentonun çoğuna bakıyorsunuz, avukat, doktor, eczacı ama esnaftan bir tane yok. Onlar da olacak mutlaka ama esnaf da olacak. Mecliste esnafın işinin yürüyebilmesi için esnaf vekil lazım. Particiliği bırakın. Trakya bölgesinde tüm partilerin adaylarına bakın kaç doktor, kaç eczacı var? Esnafımız particiliği bırakın. Anayasa, kanun, tüzük ve yönetmelik birbirlerine aykırı hazırlanmaz. Siyasi Partiler Kanunu hepsinde aynıdır. Siyasi Partiler Kanunu’na aykırı hareket eden partiler kapanıyor zaten. Demek ki yapıları aynı olduğuna göre esnaf ve sanatkârların ağırlıklı olduğu bir siyasi partiye ve lidere oy verin.” şeklinde konuştu.
BİR PARTİYİ İKTİDAR YAPACAK OYA SAHİBİZ
Türkiye’de 1,5 milyondan fazla esnaf bulunduğunun altını çizen Sinan Turhan, “Eşleri ve çocuklarıyla beraber bu sayıyı 4’le çarpsak tek başına bir partiyi iktidar yapacak oya sahip. Peki niye bunu yapmıyoruz? Bırakın bu parti işini. Esnafın Meclis’e temsilci göndermesi lazım. Esnaf temsilci gitmeyince, esnafın işi de yürümüyor.” dedi.
HERKES ESNAF ÇOCUĞUYUM DİYOR AMA!
Farklı siyasi partilerden aday gösterilen esnaf ve sanatkârlara oy verilmesini isteyen Turhan, şöyle konuştu: “Geçmiş dönemlerde, derdimizi esnaflıktan gelen milletvekilimize derdimizi anlatıyorduk. Biz esnaf bulduğumuzda anlaşıyoruz. Ama şu anki vekillere sorulduğunda ‘Biz esnaf çocuğuyuz.’ diyor. Bunlar halkın bilinçlenmesiyle olur. Halk bilinçlenecek kendi katmanına oy verecek. Sıkıntı büyük ve sıkıntının çözüm noktası da Meclis. Esnafa oy verin siyasi parti gözetmeyin.”
ÜLKENİN HALİ KÖTÜYE GİDİYOR
Türkiye’de üretimin azlığına da dikkat çeken Sinan Turhan, ülkede üretim olmadığı için dışa bağımlı hala gelindiğini belirterek şunları söyledi: “Ülkeyi yönetenler, ‘Kredileri şuradan alıp şuraya getirdi, faiz oranlarını düşürdük, vadeleri uzattık.’ gibi övünerek açıklamalar yapıyor. Sen bu ülkedeki insanları krediye bağımlı hale getirmişsen, kredi kullandıracak kadar fakirleştirmişsen artık diyecek bir söz yok. Aslında ‘Benim insanım kredi ve kredi kartı kullanmadan yaşamını temin etsin’ demeliler ve bu şekilde çözüm üretmeliler. Bizim istediğimiz, kredisiz ortamı yaratmak. Kredisiz bir yaşam olsun. Ülkemizde 5-10 TL’ye kredi kartı çekiliyor. Eğer, 5-10 TL’ye kredi kartı kullanıyorsa bir insan, o ülkenin hali kötüye gidiyor demektir.”
Turhan, İsmail Yüksel ve Veli Kıyakoğlu ile birlikte, odanın eski Başkanlarından Nurettin Soysal ve bazı üyelerin işyerlerini ziyaret etti.
