HABER MERKEZİ

Beslenme alışkanlıklarının çeşitli sendromlara göre değiştiğini belirten Kişisel ve Kurumsal Beslenme Danışmanı, Diyetisyen Murat Kurt, şunları söyledi: “Özellikle içinde bulunduğumuz bu soğuk kış günlerinde kapalı ortamlarda mecburen daha fazla vakit geçirdiğimiz için fiziksel aktivitelerimiz kısıtlanmakta ve gecelerin uzun olması nedeniyle abur cubur olarak adlandırdığımız özellikle yağlı, şekerli ve çok tuzlu gıdaların atıştırılması sonucu kontrolsüz kilo artışı gözlenmektedir. Fazla kilo alımının ve bunun yol açacağı olumsuz durumların önüne geçmek için daha bilinçli beslenmeyi öğrenmemiz gerekiyor.”  

Beslenmenin kış mevsiminde nasıl olması gerektiği hakkında da bilgi veren Kurt, şunlara dikkat çekti:

- Her gün en az 8 bardak su içmeliyiz.

- Aynı zamanda C vitamininden zengin portakal, greyfurt, kivi, mandalina, yeşil elma, armut gibi meyvelerin tüketimi önemlidir.

- Bağışıklık sistemimizi güçlendiren vitaminlerden zengin havuç, brokoli, karnabahar, lahana, ıspanak, pırasa, tere, maydanoz gibi sebzeleri tüketmeliyiz.

- Mutlaka bir öğünümüzde salataya yer vermeliyiz.

- Haftada en az iki kere balık tüketimine özen göstermeliyiz. Özellikle içerdiği omega-3 sayesinde kış depresyonuna da çok iyi gelir. Hafızayı kuvvetlendirir.

- Yine omega-3 den zengin ceviz, keten tohumu, semizotu da tüketilebilir.

- Ayrıca sıvı alınımı desteklemek için ıhlamur, kuşburnu, ada çayı gibi çayları da tercih edebiliriz.

- Kan şekerimizi, dengede tutmak için beyaz ekmek yerine glisemik indeksi daha düşük tam buğday, kepek, çavdar ekmeğini tercih etmeliyiz.

- Haftada en az 1-2 kere kuru fasulye, nohut, barbunya, mercimek gibi kuru baklagilleri tüketmeliyiz. Çünkü kuru baklagiller içerdiği kaliteli protein ve posa sayesinde iştahımızı baskılayarak tokluk hissetmemize yardımcı olur.