HABER MERKEZİ

Anma mesajında şu ifadelere yer verildi:

“Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasında, fikir ve inanç özgürlüğü kavramlarının, laik ve demokrasi düzeniyle, yedi düvele karşı savaşmış bir milletin tam bağımsızlığının kurulmasında, aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partinin kuruluşunda önemli pay sahibi olan Türkiye Cumhuriyetinin tapusu olan Lozan antlaşmasının mimarı İsmet İnönü'yü ölümünün 44. Yılında saygı sevgi ve rahmetle anıyoruz. Bize, geri, borçlu hastalıklı bir vatan miras kaldı, yoksul ve esir ülkelere örnek olacağız, kaderin bizim kuşağımıza yüklediği bir görev bu, özgür bir toplum oluşturmak, çağdaşlaşmak, bu ideali gerçekleştirmek zorundayız, bu görevin ağırlığını ve onurunu seninle paylaşmak istedim. Allah yardımcınız olsun.” Kendisine, ithafen Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından yazılan bu mektupta, ülkenin durumu ve yapılması gerekenler açıkça belirtilmişti.

 Cumhuriyetin ilk devrimleri Başbakanlığı döneminde yapılmıştır. Cumhurbaşkanlığı döneminde kurulan köy enstitüleri 20,000 köy öğretmeni mezun etmiş, müzik yeteneği olan çocukların eğitim almanı amacıyla çıkarılan ‘Harika Çocuklar Yasası’ sayesinde Suna Kan ve İdil Biret gibi dünyaca ünlü sanatçılar yetiştirmişlerdir.

Günümüz Türkiye'si milyonlarca vatandaşının açlık sınırlarını zorladığı, yoksulluğun önlenemeyen yükselişi; Atatürkçü, laik ve demokratik değerlerden uzaklaşan müfredatın tamamen hurafeleştirildiği bir eğitim sistemi, ben gün artan örgütlü kötülükler, bilakis aç ve çaresiz bırakılmış kitlelerin dibine kadar bulaştırdıkları cami siyasetiyle yaratılan bu yoksulluklar ve acılar ülkenin son durumunu özetlemektedir.

Ellerinde bulunan meclis çoğunluklarına rağmen araştırılmasına, gerçeklerin ortaya çıkmasına izin veremeyen bir hükümet ve cumhuriyet düşmanlığı yaratan bir iktidarın çabaları boşunadır.

 Atatürk İlke ve devrimlerinin ışığında, Iaik ve demokrasi anlayışı içerisinde parlamenter düzenin sonuna kadar savunucusu olacağımıza diz çöktürülmeye çalışılan ülkemizi yeniden ayağa kaldırarak cumhuriyet ve devrimlerini, bizlere emanet edilen her karış toprağın kanları ile bezendiği Türkiye Cumhuriyeti'ni ilelebet yaşatacağımıza söz veriyoruz.”