<span style="font-family: Helvetica, sans-serif; font-size: 10pt;">Atık Su Artıma Tesisi’nin faaliyete girmesinin ardından, tesiste arıtılan sular, boru yardımıyla denizin 20 metre açığına verilmeye başladı. Ancak arıtmadan çıkan sular, deniz suyunu bulandırdı. Yaşanan çevre kirliliğine dikkat çekmek isteyen duyarlı vatandaşlar, sahile giderek burada denize giren vatandaşları uyarıp, arıtma suyunun boşaltıldığı bölgede denize girmemelerini istedi.</span> <p class="MsoNormal"><span style="font-size:10.0pt;font-family:"Helvetica","sans-serif"; mso-bidi-font-family:Arial">Konuyla ilgili açıklama yapan Keşan Belediyesi’nin AK Parti’li Meclis Üyesi <b>Tarık Uysal</b>, Yayla Sahili’nde yaşananların herkesin tepkisini çektiğini belirterek, <b><i>“Kamuoyunda ve sosyal medyada da yer aldığı gibi Keşan Belediyesi tarafından yapılan Atık Su Arıtma Tesisi’nin arıtılan suyu denize boşaltılıyor. Yaklaşık 50-60 bin kişinin tatil yaptığı Yayla Sahili’nde yaşanan bu durum, hem sağlık açısından hem de çevre açısından oldukça kötü bir durumdur. Denizin en az 500-600 metre açığına ve akıntı olan bölgesine verilmesi gereken bu arıtma suyunun insanlarımızın ve çocuklarımızın denize girdiği alana verilmesi, burada yaşanan sağlık felaketini bir kez daha ortaya çıkarıyor. Bu çevre felaketinin daha büyük facialara yol açmadan önlenmesi gerekmektedir. Şu anda deniz içersindeki kirliliğin dışında deniz suyu da lağım kokmaktadır. Halkımız böyle bir şeyi hak etmiyor. Belediye Başkanı, arıtma tesisinin açılışında kokusuz bir arıtma tesisi yaptığını söylemiş ve bununla övünmüştü. Ancak arıtma tesisinin çevresine de gittiğimizde kokudan durulmadığını görmekteyiz. Sadece bu bölgeler değil, genel olarak yayla sahilinde lağım kokusunun hakim olduğunu bizler ve tüm kamuoyu da bilmektedir. Burada dikkat çekmek istediğim başka bir konu ise, Ramazan Bayramı öncesinde, bu denize dökülen arıtma suyunun sahil önünde açık bir şekilde ve kumun üzerinden denize gittiğini fotoğraflarla tespit ettik. Sadece deniz suyunun değil, kumun da sağlık açısından oldukça kirli olduğunu bu fotoğraflarda görmekteyiz. Yetkililerin bir an önce tedbir alıp, uygun hale getirmesi, hem bölge insanımız açısından hem de Saros Körfezimiz açısından oldukça önemlidir. Yaptığımız araştırmalarda Avrupa’nın çeşitli bölgelerinde bu arıtma suları göletlere ve derelere verilmektedir. Ancak temizlik açısından bu arıtılan sudan hiçbir canlı kötü etkilenmemektir. Yayla sahiline döndüğümüzde ise bırakın balık ve canlıları, insanlarımızın bu sularda zehirlendiğini görmekteyiz. Burada birçok çocuğun ateşli hastalığa ve bağırsak enfeksiyonu gibi hastalıklarla hastanelere başvurduğunu görmek bizleri üzüyor. İnsanlarımızın sağlığıyla kimsenin oynamaya hakkı yoktur. Yapılan yatırıma Yayla Sahili’nin ihtiyacı olduğunu biliyoruz. Ancak teknik anlamda prosedürün layıkıyla yerine getirilmesini talep ediyoruz. Çevreye duyarlılığı olan ve her fırsatta çevreci olduğu dile getirilen Keşan Belediyesinin bu çevre felaketine sessiz kalmayacağını ve gerekli hassasiyeti göstereceğini umut etmekteyiz. Konunun yakinen takipçisi olacağımızı buradan bir kez daha kamuoyuna duyuruyoruz.”</i></b> dedi. <br /> <br /> <br /> <img src="/images/upload/yayla kirlilik1.jpg" width="550" height="413" alt="" /><br /> <br /> <o:p></o:p></span></p>