Geçtiğimiz yıl Ağustos ayından başlayan ve çeşitli yerleşim birimlerinde devam eden “Ressamın Yolu” projesi geçen hafta sonu Bulgaristan ayağıyla sona erdi. Projeye, tanıtımıyla başlayan ve bugüne kadar son Bulgaristan ayağı hariç süreçte gazete olarak biz desteğimizi verdik. Verdik vermesine de Çamlıca’daki sergi dışında diğer yerleşim birimlerindeki etkinliklere gazeteler olarak çağrılmadık. Gazeteler olarak tamamen sosyal medyadan öğrenebildiğimiz kadarıyla haberdar olduk. Diyebilirsiniz proje sorumluları size haber vermek zorunda mılar? Buna şu cevabı verebilirim: Bize (Yerel basına) verdikleri değeri görmemiz açısından haber vermeleri gerektiğini düşünmekteyim. En azında bir mail atarak veya telefonla haber vererek bizlerin düşünceleri sorulabilirdi. Ama bu olmadı. 

Biz yerel gazetelerin haber niteliğini geliştirmeleri açısından bu gibi projeler bir nimettir belki de bize yeni bir ufuk açtırabilecek bir nedendir. Ben bunu böyle görmekteyim. Belki de bu yüzden çok hassas yaklaşıyorum. 

Bazen çok hassas olabiliyoruz

Sözün kısası şu: Önceki gün yerel gazetelerimizde “Ressamın Yolu” haberi bir tek Medya Keşan hariç yayımlandı. Tüm haberlerini kendi imkanlarımızla yayımladığımız bu projenin sorumlularına buradan sitemlerimi iletiyorum bize verdikleri değerden dolayı. Umarım Keşan için bu proje gibi daha çok güzel projeler yapılır ve içinde Keşan’ın yerel basını da dahil edilir.

Aslına bakarsanız projenin sorumlularına çok şey sorabilirdim ama bu işin uzamasını istemiyorum, en azından neden yayınlamadığımız konusunda meramımı anlatmışızdır diyerek konuyu kapatıyorum.

Bir kent haberi: Dedeağaç ve Keşan

Geçen hafta Yunanistan’ın Dedeağaç ilçesinin yerel basının önde giden gazetesi Gnomi’nin manşetini okuyunca Keşan’da neden böyle haberler çıkmıyor diye önce kendime sonra da Keşan Belediyesine hayıflandım. Kendime niye hayıflandım onu da bilmiyorum. Böyle bir haber var da biz mi gazetemize koymuyoruz gerçeğini unutarak. Gerçekten de biz neden böyle haberleri okuyamıyoruz Keşan’da…

Ben hemen 15 Mart 2018 tarihindeki manşet olan haberin içeriğine gireyim.

Bir ihale haberi. Belediyenin sahilde yeni bisiklet yolu ve açık hava otoparkı düzenlemesi ve Sürdürülebilir Kentsel Kalkınma Stratejisi programı içeriğiyle ilgili. 

Ama sadece bu mu değil... O zaman ayrıntılara bakalım...

Gnomi Gazetesinin manşeti şöyle:

Bazen çok hassas olabiliyoruz

Yeni bisiklet turu ve açık otopark ihalesi yapılacak. Haberde ihale ile ilgili bilgi verilirken manşetten giren haberin devamı 7. sayfada ise Ekonomik Komite toplantısında, onayın konusu tartışıldığı ve Gnomi Gazetesi tarafından Belediyenin Sürdürülebilir Kentsel Kalkınma Stratejisi programının önerisi hatırlatılıyor. Haberde bisiklet yolunu genişletme ve sahil yolunda yeni bir park alanı inşa etme projesi için 1.200.000 Euro'luk bir bütçenin olduğu, kıyı yolunun, Demokrasi Caddesi ile liman girişine kadar uzanan toplam uzunluğu 1.44 km olan iki yönlü bir bisiklet rotası yapılmasının planlandığından söz ediliyor. Ayrıca Fotis Kosmas stadyumunun 7000 m2 batısındaki bir açık hava park alanının, 115 araçlık kapasitesinin yanı sıra, deniz feneri meydanının 800 metrekarelik bir alana genişletilmesinin de planlandığı da ekleniyor. 

Belediyenin 'Sürdürülebilir Kentsel Kalkınma Stratejisi' önerisinin, AMG'nin diğer şehirlerinden gelen teklifler arasında en yüksek puanı aldığını ve aşağıdaki projeler için 8,6 milyon Avro sağlandığı hatırlatılıyor. 'Sürdürülebilir Kentsel Kalkınma Stratejisi' şu maddeler var:

Bazen çok hassas olabiliyoruz

1) Plaj alanını yapılandırma

2) Limanın batı arazi alanının yeniden inşası

3) Bisiklet yolu ağının genişletilmesi

4) Açık otopark

5) Bina restorasyon mimarisinin araştırılması

6) Tanıtım-OSE'nin tarihi depolarının kullanımı

7) Kentsel ekipmanların zenginleştirilmesi

8) Turizm bilincinin gelişimi

9) Turizm sektöründeki yöneticilerin eğitimi

10) İş Desteği Yapısı

11) Şehrin kimliği

12) Dijital turist rehberi geliştirilmesi

13) Savunmasız gruplara hizmetlerin iyileştirilmesi

14) Çok kültürlü eylemler

15) Teknik ve Bilimsel Destek

16) Ağ, bilgi ve farkındalık yaratma eylemleri.

Bu arada dip not olarak bir teşekkürü de buradan geçmek isterim. 2003 yılından 2008 yılına kadar yılmadan Yunanca kursuna giderek sertifikayı aldığım Keşan TSO (Ticaret ve Sanayi Odası)’ya ve bizden ilgisini esirgemeyen öğretmenimiz Nergis Karaağaçlı’ya (Keşan Sosyal Hizmetler Müdürü) teşekkürü bir borç bilirim.