“Erdoğan-AKP iktidarı yargıdan Meclis’e tüm alanları Kaçak Saray’ın denetimine soktu. 12 Eylül’e dayanan anti-demokratik yasalarla, barajlarla, ucube siyasi partiler kanunlarıyla birlikte seçimler halkın iradesinin önüne konulan bir barikat işlevi görüyor.
AKP, yasakların yanında hile ve çeşitli yanlış yönlendirmelerle önceden belirlemeye çalıştığı seçimlere dayanarak iktidarını sürdürmeye çalışıyor. Yasaklı, baskılı, barajlı ve hileli seçimlerle alınacak yetkinin de meşruluğu yoktur! Bu koşullarda bu ülkede Erdoğan’ın diline doladığı ‘milli irade’nin çıkacağı son yer seçim sandığıdır!
Birleşik Haziran Hareketi olarak, kamuoyuna duyurduğumuz seçim tavrımızın bir gereği de ülkemizde seçimlerin güvenli bir ortamda yapılmasını sağlamak olacaktır. Sandık güvenliğinin alınması, oylara sahip çıkılması ve seçim hilelerinin karşısında örgütlü bir şekilde durulması Haziran Hareketinin de sorumluluğundadır.
Birleşik Haziran Hareketi kendisi ile aynı kaygıları güden sandık güvenliğini sağlamak üzere kurulmuş sivil girişimler ile dayanışma içinde olacaktır.
Gelin, Haziran Meclisleriyle;
Adaletin Türkiye’sini… Eşitliğin Türkiye’sini…
Özgürlüğün Türkiye’sini… Kardeşliğin Türkiye’sini…
Laik Türkiye’yi… Emekçilerin Türkiye’sini…
Haziran Türkiye’sini kurmak için umut yürüyüşümüzü büyütelim, Haziran Meclislerinde buluşalım ve birlikte yürüyelim!
Bu güzelim ülkeyi işbirlikçilerin sömürgenlerin, zorbaların, ‘millet iradesi’ kisvesi altında halkı hiçe sayanların, hırsızların, katillerin elinden çekip alalım.
Onların korktuğu şeyi yapalım. Ayaklar baş olsun! Öyle ki, sömürücü, rantçı, hırsız, katil bir daha ebediyen bu güzel ülkeye baş olmayı hayal bile edemesin.
Türkiye gerici faşistlerle, katillerle, kadın cinayetleriyle, bilim ve akıl düşmanlarıyla yan yana anılmasın. Bu karanlık, bu utanç bitsin.”





