<span style="font-family: Helvetica, sans-serif; font-size: 10pt;">Gazetemiz yazarlarından </span><b style="font-family: Helvetica, sans-serif; font-size: 10pt;">Cavit Deniz</b><span style="font-family: Helvetica, sans-serif; font-size: 10pt;">, TREDAŞ (Trakya Elektrik Dağıtım A.Ş.) tarafından, abone bilgilerinin güncellenmesi amacıyla başlatılan uygulamada, ölmüş bir kişiye ait aboneliğin, varisleri tarafından devralınması için istenilen 85 TL’ye karşı çıktı.</span> <p class="MsoNormal"><span style="font-size:10.0pt;font-family:"Helvetica","sans-serif"">Abonelik ücretinin ilk başvuru sırasında zaten alındığına dikkat çeken <b>Deniz</b>, söz konusu uygulamayı bir koyundan iki deri çıkarmak olarak nitelendirdi ve şöyle dedi: <o:p></o:p></span></p> <p class="MsoNormal"><i><span style="font-size:10.0pt;font-family:"Helvetica","sans-serif"">“Ben bir yurttaş olarak TREDAŞ’ın abone bilgilerinin güncelleştirilmesi uygulamasına karşı olduğumu belirtmek istiyorum. Özellikle bu işlemler arasında, elektrik abonesinin şu andaki sahibi ölmüşse, yani abonelik ana ya da baba üzerine kayıtlıysa, TREDAŞ, söz konusu aboneliğin, varislerden biri tarafından üstlenilmesini istiyor. Bu doğal bir istektir, ancak bu devir işlemi sırasında yaklaşık 85 TL civarında bir para talep ediyor. Abonelik bedeli ilk başvuru sırasında zaten TREDAŞ’a ödenmiş hatta belirli bir depozito da alınmıştır. Abonelik halen faal ve ödemelerde de sorun yaşanmıyorsa, bu para neden ödeniyor? Ölüm nedeniyle yapılacak devir işleminden neden para alınıyor? Halk tabiriyle bu uygulama bir koyundan ikinci deriyi çıkarmaktır. Örneğin ben böyle bir aboneliği devraldım ve kısa bir süre sonra vefat ettim. Benim çocuklarım da TREDAŞ’a bir 85 TL daha devir ücreti mi ödeyecek? Sisteme göre ödeyecekler. Bunun adına ben; devlet adına iş gören kurumlar tarafından bir anlamda soyulması diyorum. Bu ücreti ödeyebilmek için bir köylü <st1:metricconverter productid="170 Kg" w:st="on">170 Kg</st1:metricconverter> buğday, <st1:metricconverter productid="85 Kg" w:st="on">85 Kg</st1:metricconverter>. ayçiçeği, 85 kuruştan 100 adet ekmek parasını, 850 TL alan bir işçi ise maaşının yüzde onunu vermek zorunda. Bu uygulama, devletin vatandaşı korumadığını ortaya koymaktadır.” <o:p></o:p></span></i></p> <p class="MsoNormal"><b><span style="font-size:10.0pt;font-family:"Helvetica","sans-serif"">SİYASİLERE SESLENDİ<o:p></o:p></span></b></p> <p class="MsoNormal"><span style="font-size:10.0pt;font-family:"Helvetica","sans-serif"">Konuşmasının ilerleyen bölümünde, siyasilere seslenen <b>Cavit Deniz</b>, sözlerini şöyle sonlandırdı: <i>“Vatandaş ise uygulamadan dolayı ezilmektedir. Vatandaş ile devlet arasındaki ilişkiyi takip etme ve düzenlemekle görevli olan kuruluşlar ise siyasal partilerdir. Bu nedenle AK Parti Keşan İlçe Başkanı <b>Hakan Çevikel</b>’e sesleniyorum: Bu konu ile ilgili olarak TREDAŞ, TEDAŞ, EPDK ile bir şekilde temasa geçip, insanların ekonomik yönden baskı altında olmasına çare arasın. Şayet bu uygulama yasal ise, Kendisi de bir hukukçu olduğu için hukuki dayanaklarını kamuoyuna açıklasın. <o:p></o:p></i></span></p> <p class="MsoNormal"><i><span style="font-size:10.0pt;font-family:"Helvetica","sans-serif"">Adında sol ve halk bulunan siyasi parti ilçe başkanlarına da sesleniyorum: Sol siyaset, devletin vatandaşı ezdiği yerde, vatandaşı korumak için yapılır. Lütfen, CHP ve DSP ve diğer muhalefet partisi olan MHP Keşan ilçe başkanlıkları da bu konuyla ilgilensin. CHP Edirne milletvekilleri de bu konuyu, Meclis’e taşısın. Önerge vererek konunun takipçisi olsun. Halk adına siyaset yapmak budur. Bu durumda binlerce vatandaş var. 85 TL’leri binlerle çarptığımızda, halkın cebinden çıkacak paranın da büyüklüğü ortaya çıkar. Bu yönteme ‘azrail eiyle para kazanmak’ denir!” <o:p></o:p></span></i></p>