AYGÜL KONAR Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları olarak tüm ülkede eş zamanlı olarak gerçekleşen açıklama saat 13.00’te başladı, açıklamaya Kadın Kolları Başkanı Nermin Arhatır ve yönetim kurulu katıldı. Açıklamasında son günlerde Keşan’da da meydana gelen olaya da değinen Arhatır, suçu işleyen kişinin cezasının bir an önce verilmesi gerektiğini vurguladı. “KADINLARIN EVDE ÖLDÜRÜLME ORANLARI CİDDİ BİR ŞEKİLDE ARTMIŞTIR” Herkesin evde kalması gerektiği bu günlerde kadınların evlerinde kaldıkları sürede daha da zorluklarla karşı karşıya geldiklerini ifade eden Arhatır, şunları söyledi: “Korona salgınıyla birlikte kadına yönelik şiddet ve kadın cinayeti, 20 şüpheli kadın ölümü. Tüm dünyada ve Türkiye’de koronavirüs ile birlikte olağanüstü dönemden geçmeye devam ediyoruz. Dünyanın pek çok yerinde olağanüstü koşullara, olağanüstü önlemler alınmaya devam ediyor. Ancak herkesin bir önlem olarak evde kalması gereken bu süreçte, bu koşullar kadınlar için hala ayrı zorluklar ortaya çıkarıyor. Kadınlar en çok şiddet gördükleri evlerde kalmak zorunda. O nedenle günümüz koşullarında, kadınlar için ayrı önlemlerin alınması hayati önem taşıyor. Kadın cinayetlerinin artmasına neden olan düşmani söylem ve uygulamalarda dahil olmak üzere birçok etken bulunmaktadır. Karantina ve sokağa çıkma yasakları boyunca evlerde kalınması nedeniyle kadınların evde öldürülme oranları ciddi bir şekilde artmıştır. Kadınlar en çok güvende olmaları gereken evlerinde öldürülmektedir. Sağlık sistemine aşırı yüklenmenin yanı sıra, acil sayılmayan davaların askıya alınması, adalet sisteminin ve sosyal servislerin görevlerini uygulamada gecikmesi ve sosyal mesafenin getirdiği diğer engeller ile kadınlar için yapılacak yardım ve yönlendirmeler daha da zorlaştı. Yardıma ihtiyacı olan kadınlar, karantina ve sosyal mesafe uygulamalarından dolayı gerekli kurum ve kuruluşlara ancak telefon ve mail yoluyla ulaşabildi.” “ŞİDDET TEHLİKESİ ALTINDA OLAN HER KADININ YANINDAYIZ” Şiddete uğrayan kadınların virüs bulaşma riskinden dolayı hastanelere gidip darp raporu almaktan çekindiklerini ifade eden Arhatır, sözlerine şöyle devam etti: “Şiddet uygulayan ve uygulamaya yatkın olan partnerleriyle ya da aile üyeleriyle yaşayan kadınlar, ev içinde geçen saatlerin artmasıyla bu yollarla da gerekli yerlere ulaşamaz duruma geldi. Şiddete uğrayan kadınlar virüs bulaşma riskinden dolayı hastanelere gidip darp raporu almaktan çekindi. Kolluk birimlerinin ise virüs sebebiyle 6284 sayılı ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanun yükümlülüklerini yerine etkin bir şekilde getirmedikleri de gözlemlendi. Kadınlar kurumlara başvurduklarında hak ihlalleri ile karşılaştı. Karakollarda koruma kanununun geciktirilmesi, koruma kararları ihlallerinde işlem yapılmaması, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından takip edilmesi gereken koruma altındaki kadınların takibinin yapılmaması, cezaevinde tahliye edilen ve izinli çıkan şiddet failleri hakkında kadınların bilgilendirilmemesi bu hak ihlalleri arasında öne çıkarlar. Şiddet tehlikesi altında olan her kadının yanındayız. Şiddetin artışı karşısında yapabileceklerimiz var.” “KADINLAR ASLA YALNIZ DEĞİLDİR” Kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin arttığı halde içişleri bakanının kadın cinayetlerinin azaldığına dair yaptığı açıklamanın ters algı yarattığını söyleyen Arhatır, “Bizler dışarıda koronavirüs içeride şiddet tehtidi altındayken içişleri bakanı kadın cinayetlerinin azaldığına yönelik açıklama yaptı. Tüm dünyada ve Türkiye'de şiddetin arttığı verilerle görülürken önlem alınması gerektiği de açıktır. Ancak kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin azaldığına yönelik açıklamalarla tam tersi bir algı yaratılmak istenmektedir. Başta yaşam hakkımız olmak üzere tüm haklarımıza sahip çıkacağız. Bir kadının daha yaşam hakkının gasp edilmesine izin vermemek için alanlarda ve her yerde olacağız. Erkek egemen sistemini hayatlarımızdan atana kadar eşitlikçi ve özgür bir dünyayı kurana kadar da kadın cinayetlerinin politik olduğunu haykırmaya devam edeceğiz. Kadınlar asla yalnız değildir” diye konuştu. “BUNUN AÇIKLAMASI KEŞAN HALKINA YAPILMALI” Son günlerde Keşan'da meydana gelen olay hakkında da konuşan Arhatır, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Keşan'da yaşananlar gerçekten çok çirkin bir olay. Bunu Keşan halkından, yerlilerinden ve Keşan esnafından birinin yapması, kadınlarımıza karşı çok çirkin saldırıdır. Cezasının yerine getirilmesini istiyoruz. O şahıs neden serbest bırakıldı? Bunun açıklaması Keşan halkına yapılmalı.”