Sanırsın ki bu afet, bu hortumlar ; âdetten!
Ya da bu sel, kasırga, bu yağmurlar;
……………………………………......................kaderden
Görmez misin kardeşim buz dağları eriyor
Grönland,- Antarktika inim inim inliyor
*
Kutup ayılarının gözündeki şaşkınlık
Beklenmeyen bir sonun haberini veriyor
Uzmanlar diyorlar ki :“iklimler değişiyor”
Bunun anlamı şudur;"sıra sana geliyor!"
*
Kimi hayvan türleri yok oldular baksana!
Ne temiz deniz kaldı, ne toprak, ne de hava
Balta girmez ormanlar azalmaktalar halâ
Buna rağmen sen yine hızla üremektesin
Sonra "açlık var!" diye hep feryat etmektesin
*
Dökdelen dikerek mi sorunu çözeceksin ?
Katkılı gıdalarla ne yapmak derdindesin ?
GDO’lu ürünler, hormonlu yiyecekler
Ölümcül silahlarla neyi düzelteceksin?

Çözüm yolu bu mudur? Dalga mı geçmektesin?
Küresel sorunları böyle mi çözeceksin ?
*
Bu âfetler nedendir , düşün biraz, sor; “neden?
“Midas’ın kulakları “ elbet değil tek neden
Nüfus artışı mıdır, fosil yakıtlar mıdır ?
Atmosfere saldığım zararlı gazlar mıdır?
*
Bilmiyorsan bilene sor-soruştur ve öğren
Çalan çanlar sanadır
…………………………...duymuyor musun âdem?
Hiç boşuna arama bunlara başka neden
Maalesef bunlara sebep olan sensin, sen!
*
Yaşadığın afetler uyarıdır hep sana
Tabiat haykırıyor , aç kulağın, duysana!
Buzullar çözülüyor, iklimler değişiyor
Doğa elden gidiyor, gönül gözün açsana

Dünya denen bu yeşil, bu masmavi cennette
Doğa Ana çırpınıp duruyor, anlasana!
*
Ancak şunu da bil ki 0 kendini onarır
Dünya yine olur da, Mars gibi bir yer olur
Ama sen, yani insan, bu gafletle yok olur
0lmaz deme bi tanem böyle giderse olur !

Besinler yetmez olur, hastalıklar çoğalır
İnsan denen “halife” bu dünyadan kaybolur
*
Nerde bulunduğunu çok kez unutmaktasın
Yaşadığın dünyayı cennetin sanmaktasın
0ysa sen “Dünya” denen dönme dolab içinde
Dolap ile birlikte dolanıp durmaktasın

Döndüğün bu dolabın doğal dengelerini
Koruduğun sürece mutlu yaşayacaksın
*
Şimdi sana sorarım, buna yanıt ver mâdem
Dinazorlar , mamutlar neredeler ey âdem?
Denizlerden yok olan balık türleri nerde?
Doğa'nın dengeleri bozuluyor , gör âdem!

Eriyen buz dağları, kasırgalar, hortumlar
Doğa’nın çığlığıdır, bu çığlığı duy âdem!
*
Bir miras yedi gibi çok hesapsız harcarsın?
Tarım topraklarını yerleşime açarsın
Fazla ilâç kullanır, anızları yakarsın
0rmanları korumaz, üstelik te yakarsın!

Tutumluluk bilmezsin, ne de müsrif yaşarsın
Kullandığın kaynaklar tükenmez mi sanırsın?
*
Elindeki her şeyi sağa-sola atarsın
Aşırı tüketerek dengeleri bozarsın
Fosil yakıt kullanma desem bana kızarsın
Güneşten ve rüzgârdan neden yararlanmazsın?
*
Var olan kaynakların hepsi senin sanırsın
Bir, kan kokusu almış köpek balığı gibi
Nerde zenginlik görsen balıklama dalarsın
Sen halife soyusun, niçin böyle azarsın?
*
Azalan toprak ve su , kirlenen hava için
Umutları karartan korkulu bir rüyasın
Şunu bil ki sonunu hazırlayan Râb değil
Kendi kıyametini sen kendin hazırlarsın
*
Bu çevresel sorunlar var mı idi eskiden?
Doğa’nın dengesini bozan sensin; sensin ,sen!
İklimler değişiyor , felâketler artıyor
Doğa’nın çığlığı bu, bu çığlığı duy âdem!
Yok olmak istemezsen çabuk önlem al âdem!
………………… *……………

 

Ali Koç Elegeçmez