AYGÜL KONAR
Demir, “Abdullah Öcalan’ın mektubunu TRT’den sonuna kadar okunmasına rıza gösteriyorlar, Doğu Türkistanlı kızımızın acısını televizyondan paylaşırken yayını kesiyorlar” dedi.
“ZULME UĞRAYAN SOYDAŞLARIMIZIN SESİ OLMAK BİZE DÜŞER”
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in, her hafta düzenlenen grup toplantısında seslerini duyurabilmeleri için kürsüye sivil toplum örgütlerinden bir temsilci çıkardığını dile getiren Başkan Demir, “Genel Başkanımız her hafta grup toplantısında muhakkak bir sivil toplum örgütünün temsilcisini, vatandaşımızı kürsiye çıkartarak, daha doğrusu milletin kürsüsünü millete teslim ederek böyle bir uygulama ortaya koydu. Bu geçtiğimiz grup toplantısında da genel başkanımız bahsettiğimiz gibi Doğu Türkistanlı kızımıza kürsüyü teslim etti. Kızımız 3 senedir Türkiye’de, 3 senedir annesinden babasından haber alamıyor. Annesi, babası, kardeşleri hepsi cezaevinde. 10-11 sene ceza almışlar. En az ceza alan kardeşi 7 sene almış. Tabi doğal olarak Doğu Türkistan’da ve dünyanın her tarafında zulme uğrayan soydaşlarımızın sesi olmak bize düşer. Yani Türkiye’deki, Anadolu’daki Türklere düşer. Oradaki soydaşlarımızın acısına merhem olmak, onların sesini duyurmak için genel başkanımız böyle bir duruş sergiledi” ifadelerini kullandı.
“HER ŞEYDEN ÖNCE İNSAN İNSAN”
Konuşmasının devamında, Abdullah Öcalan’ın metubunun TRT’den sonuna kadar yayınlandığını, Doğu Türkistanlı Nursimangül Abdurraşid’in konuşması sırasında canlı yayının kesilmesinin son derece yanlış olduğunu vurgulayan Ekrem Demir, “Her şeyden önce genel başkanımıza çok teşekkür ediyoruz, Allah kendisinden razı olsun. Ancak ne hazindir ki, bizi üzen bu yayın yapılırken yayının kesilmesi. Bir taraftan şöyle deriz; ‘Türkün Türkten başka dostu yoktur’ ama bu nasıl bir dostluktur bir türlü anlamış değilim. Doğu Türkistan’daki zulüm içerisinde Kırım’daki ve diğer Türk yerlerindeki soydaşlarımızın sesini biz duyurmayacağız da kim duyuracak. Bizi en çok üzen, omuzlarımızı en çok düşüren elimizden hiçbir şey gelmemesi. O gün samimi söylüyorum, göz yaşlarına boğuldum. Elimizden hiçbir şey gelmiyor. Soydaşlarımız, bizim kanımızdan olan insanlar bırakın onu bir tarafa, her şeyden önce insan insan. Abdullah Öcalan’ın mektubunu TRT’den sonuna kadar okunmasına rıza gösteriyorlar, Doğu Türkistanlı kızımızın acısını televizyondan paylaşırken yayını kesiyorlar. Bu bizi üzüyor. Bu millet bunu hak etmiyor. Yazıklar olsun! İktidar bu konuda hiçbir gerekli adımı atmıyor. Konuşmasına bile tahammül edemiyorlar. Doğu Türkistan’daki ve diğer Türk illerindeki bütün soydaşlarımızın sesi olmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.
