HABER MERKEZİ
Geçtiğimiz Pazar günü, Edirne’de özel bir otelde düzenlenen muhtarlar toplantısına Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan ve CHP Edirne İl Başkanı Fevzi Pekcanlı ile birlikte gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, büyük bir kalabalık tarafından otel girişinde karşılandı. Kentteki tüm muhtarların katıldığı toplantıda konuşan Kılıçdaroğlu, CHP olarak muhtarlar için temel bir kanunun çıkması gerektiğini vurguladı. Muhtarlar için kanun hazırlığında olduklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, muhtarlık seçimlerinde muhtarların oy pusulalarının birleşik oy pusulası olarak basılması gerektiğini de savundu.
“BU AYNI ZAMANDA GÜÇLÜ BİR DEMOKRASİ KÜLTÜRÜDÜR”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, belediye meclislerinden mahalleler hakkında bir karar alındığında muhtarın haberinin olması gerektiğini savunarak, şunları söyledi: “Belediye meclisi karar alıyor mahallenizle ilgili ama sizin haberiniz olmuyor. Niye haberiniz olmuyor? Karar alınıyorsa, sen bu mahallenin muhtarıysan bilmen lazım, yanlış mıdır, doğru mudur sormaları lazım, orada oy kullanmam, söz sahibi olmam lazım. Muhtarı kim seçti? Mahalle sakinleri. Böyle bir karar alınacaksa, yasal olarak muhtarın kendi mahallesiyle ilgili karar görülecekse muhtar o toplantıya katılacak. Söz ve karar sahibi olacak. Bu şu anlama geliyor, muhtar seçildiği mahallenin bütün ayrıntılarına ve sorunlarına sahip olan en önemli kişidir. Eğer mahalle ile ilgili bir karar alınıyorsa muhtarın görüşünün alınması zorunludur. Bu aynı zamanda güçlü bir demokrasi kültürüdür. Çünkü mahalle sakini belediye başkanına kolay kolay erişemez. Muhtarın kapısından her zaman girebilir.”
“SİZİN TEBLİĞ GİBİ BİR GÖREVİNİZ VARSA BEDELİNİN ÖDENMESİ LAZIM”
Muhtarlara çok sayıda icra dosyasına bağlı olarak tebliğlerin geldiğini de hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Bu tebliğlerin muhtar olarak vatandaşa tebliğ edersiniz. Tebliğ ederken işi gücü bırakıp kapı kapı dolaşırsınız. Niye bunun için bir bedel ödenmiyor size? Anayasada angarya yasaktır diyor. Sizin tebliğ gibi bir göreviniz varsa bedelinin ödenmesi lazım. Sizin işinizi PTT'deki yaparken para alıyor mu? Alıyor. Size de ödenmesi lazım” dedi.
“MAHALLESİNDEKİ İHTİYAÇ SAHİPLERİNİ VE EKSİKLERİ MUHTARDAN DAHA İYİ KİM BİLEBİLİR Kİ?”
“Her muhtarlığın ayrı bütçesi olması lazım” diyen Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Diyeceksiniz ki, ya Kılıçdaroğlu sen de amma söyledin. Muhtarlığın da bütçesi olur. Niye sizin mütevazı güzel bir binanız yoktur? Herkes görmeli ki, bu muhtarlık binasıdır. Biz yapıyoruz mesela. İstanbul'da pek çok belediye başkanımız muhtarlar için tek tip bina yaptı. Belediyeden bir görevli var. Muhtarın oturacağı bir makamı var. Vatandaş görevliyle, muhtarla muhatap oluyor. Bunun bir belediye tarafından değil, devlet politikası olarak yapılması lazım. Muhtarların mahallelerindeki binalarla ilgili vergiler veriliyor. Bu vergilerin bir kısmı muhtarlara ayrılabilir. Bunu muhtarlar kullanmalı. Bir muhtara gelen ihtiyaç sahibi aile (çocuğum sınava girecek ama yol paramız yok) dediğinde bu bütçe ile bu sorunu giderebilir. Mahallesindeki ihtiyaç sahiplerini ve eksikleri muhtardan daha iyi kim bilebilir ki?”
“YAŞAYIŞI ÖRNEK OLMALI”
Konuşmasında Cumhurbaşkanlığı seçimi konusuna da değinen Kemal Kılıçdaroğlu, son günlerde Cumhurbaşkanı kim olsun tartışmasının yaşandığını hatırlattı.
Cumhurbaşkanının 83 milyonu kucaklaması gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu,“Ne olmalı, Cumhurun Başkanı olmalı. Yani tarafsız olmalı. Yani bir partinin genel başkanı değil, bütün vatandaşları kucaklamalı. Cumhurbaşkanı seçilecek kişinin, günün 24 saati konuşma yapması doğru değil. Cumhurbaşkanı çok önemli günlerde, çok önemli zamanlarda açıklamalar yapar ve bütün vatandaşlar da cumhurbaşkanını bakalım ne söylüyor diye dikkatle dinlerler. Yani klasik deyimle cumhurbaşkanı her şeye maydanoz olmaz. Yaşayışı örnek olmalı. Herkes bilmeli ki seçtiğimiz cumhurbaşkanı mütevazı, dürüst adamdır, mal varlığı dolayısıyla birilerinin tehdidine maruz kalamaz. Ahlaklıdır, vatandaşıyla muhatap olurken alçak gönüllüdür. Cumhurbaşkanı aynı zamanda adaletli olmak zorundadır. Adaletin yanında durmak zorundadır. O zaman diyeceğiz ki evet bizim seçtiğimiz cumhurbaşkanı adaletli, ahlaklı, kendisi, ailesi ile topluma örnek, yaşayışıyla örnek olan bir cumhurbaşkanıdır. Cumhurbaşkanının, vatandaşın kimliği, inancı ve yaşam tarzına müdahale etmemesi, her vatandaşı kucaklaması lazım” açıklamasında bulundu.
CHP'nin sosyal kimlikler üzerinden siyaset yaptığını, muhtarlığın, esnaflığın, sanayiciliğin, çiftçiliğin birer sosyal kimlik olduğunu ve kişinin hangi partiden olduğuyla ilgilenmediklerini de dile getiren Kılıçdaroğlu, “Toplumun her kesimine dokunmaya çalışıyoruz. Önce onların sorunlarını kendilerinden dinliyoruz, sonra sorunlarına çözüm üretiyoruz. Bize oy verir, vermez o ayrı bir şey, ama en azından bütün vatandaşlara eşit mesafede oluyoruz” şeklinde konuştu.
Toplantı daha sonra basına kapalı devam etti.
