BÜLENT SAYLAM

Mehmet Gemici Cennet Bahçesi’nde basın mensuplarına kitabı hakkında açıklama yapan Deniz, “Amacım yöremizdeki demokratik öğretmen hareketlerini çeşitli boyutlarıyla kayıt altına almak.” şeklinde konuştu.

ÖĞRETMEN ÖRGÜTLENME TEMELLERİ CUMHURİYET ÖNCESİNE DAYANIYOR

Kısıtlı olanaklarla çalışmalarını yaptığını söyleyen Cavit Deniz, öğretmenlerin örgütlenme süreci hakkında sözlerine şöyle başladı: “Çağdaş yaşamın gereği özgür birey örgütlü toplum olabilmek yani özgür birey örgütlü toplum olabilmek uygar ve çağdaş yaşamın gereğidir. Türkiye'de örgütlü toplum olmanın önünde her dönem engeller çıkmıştır. Öğretmenlerin örgütlenme süreçlerinin temelleri Cumhuriyet öncesine dayanmaktadır. Bu nedenle her dönem önlerine çıkan engelleri öğretmenler bedel ödeyerek aşmasını bilmişlerdir.” 

KISITLI KAYNAKLARLA KİTAP OLUŞTURULDU

Yöremizde demokratik öğretmen hareketleri hakkında konuşan Deniz, sözlerine şöyle devam etti: “Yöremize yansıttıklarını ve yaşananlara ilişkin olarak demokratik öğretmen hareketleri üzerine kısa bir çalışma yürüttüm. Yöremizde demokratik öğretmen hareketleri, TÖS (Türkiye Öğretmenler Sendikası), TÖB-DER (Tüm Öğretmenler Birleşme ve Dayanışma Derneği), Eğitim-İş, Eğit-Sen süreçlerinde Enez, Keşan İpsala ağırlıklı olarak şu derlemeyi kitapçık haline getirdim. Yazdıklarım, yaşadıklarımı, anılarım ve edindiğim bilgileri içermektedir. Çok sınırlı dar erişebilme olanaklarını aşabildiğim ölçüde ulaştım. Neden? Bunun sebebi öğretmenlerin merkezi bir yapıda örgütlenmiş olmaları, yani merkeziyetçi sistemde örgütlenmiş olmaları. Belge ve arşivlerin tamamen. TÖS ve TÖB-Der’in üzerinden geçen darbeler döneminde müsadere edilmiş olmasıdır.” 

TÖS VE TÖB-DER’İN ÜZERİNDEN DARBELER GEÇTİ

TÖS ve TÖB-Der’in üzerinden darbelerin geçtiğini hatırlatan Deniz, “12 Mart 1971 darbesi kahramanı dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Memduh Tağmaç; ‘bu gömlek bu topluma bol geliyor’ demişti ve buna kitabımda da işaret ettim. Demokratik hakların, temel hak ve özgürlüklerin, örgütlenme özgürlüklerinin kısıtlanmasına neden olan bir sonuç doğmuştur. 12 Eylül 1980 sonrası TÖB-DER’in üzerinden yine cunta süreci geçti. Aynen TÖS’de olduğu gibi üst düzey yöneticiler mahkum edildi. Ardından mülkiyetlere ve evraklara el konuldu. Dolayısıyla arşivler yok oldu. Arşivler yok olunca bizlerde belgelere ulaşma olanağını kaybettik. Bu onurlu örgütlenme süreçlerinde yaşanan onurlu direnişlere karşı olan sorumluluğum gereği bugün sizlere sunduğum ve sizlerin aracılığıyla tanıtma olanağı buldum bu kitabı kamuoyuyla paylaşıyorum.” dedi.

KATKIDA BULUNANLARA TEŞEKKÜR

Cavit Deniz sözlerini şöyle tamamladı: “Bu kitabın hazırlanmasında Enez, Keşan, İpsala ve Edirne noktasında çalışmalar yürütüldü. Edirne’deki çalışmalarda bana yardımcı olan başta eski bir öğretmen örgütçüsü olan Edirne Belediye Başkanı sayın Recep Gürkan’a, Edirne Belediyesi Meclisi üyesi ve encümen üyesi sayın Abdullah Yeşen’e; Enez ayağı çalışmalarımda yardımcı olan emekli öğretmen İbrahim Karagöz, Vahattin Arıcı, Zeki Sunar’a; Keşan ayağındaki çalışmalarımda yardımlarını aldığım Hasan Komanlı, Cevat Gülen, Mustafa Ergin ile bunun yanında Keşan Eğitim-İş ve Eğit-Sen örgütlenme süreçlerinde sayın İbrahim Kurulgan ve Hasan Karagöz’e; İpsala ile ilgili bilgileri aldığım Dilaver Özkan’a teşekkür borçluyum. Bu noktadaki hassasiyeti dar olanaklarla yürüttüğüm ve kendi olanaklarımla oluşturduğum bu eldeki belgenin özellikle öğretmen örgütlenmesinde geçmişte çalışan ve bugün yaşamını yitirmiş kişilerin çocuklarıyla torunları açısından yararlı olacağını düşünüyorum. Burada örneğin Kenan Akıncı’yı saygı ve rahmetle anıyoruz. O dönemin Türkiye mizah dergilerinden Akbabanın önemli yazarlarından ve Türkiye’de önemli bir okur kitlesi yakalamış. Bunun yanında o günkü süreçlerde yapılan çalışmalarda Enez’de ve bugün aramızda olmayan Emrullah Gürer, Osman Soygenç gibi kişiler yer alıyor. Sonuç itibariyle tamamen dar olanaklarla 50 sayfaya sığdırdığım bu yöremizdeki süreçle ilgili bendeki anılar ve muhataplarından alabildiğim bilgilerin süzülmesi sonucu ortaya çıkmış bir ürün olarak değerlendirilmesinde yarar olarak görüyorum. Bir kısmını Atatürk Düşünce Derneği’ne vereceğim ve okumak isteyenler oradan da alıp okuyabilirler.”