HABER MERKEZİ

Saat 12.00 sıralarında gerçekleşen açılış törenine; Keşan Kaymakamı Nuri Özder, Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan, Belediye Başkan Yardımcıları Cengizhan Aktan ve Salim Şevik, siyasi parti, STK, oda temsilcileri ve davetliler katıldı.

Açılış öncesi bir konuşma yapan Keşan Emekli Öğretmenler Yardımlaşma Derneği Başkanı Sebahattin Karaman, şunları söyledi:“Bugün burada olma nedenimiz sıradan bir işyeri açılışı gibi algılanmamalı. Size açılışını yapacağımız binanın tarihsel sürecini ve Köy Enstitüsü ruhunu sizlerle paylaşmak istiyorum.Son yıllarda Köy Enstitülerinin kuruluş yıldönümünün kutlanması yönünde sevindirici haberler alıyoruz, bundan da son derece mutluyuz. Ancak hala köy enstitülerinin önemini ve kıymetinin tam olarak bilinemediğini düşünüyoruz. Oysa Köy Enstitüleri yüzyılın belki de tüm dünyadaki en büyük eğitim reformu. Usta-çırak ilişkisi ile oluşturulan bir zanaat eğitimi yanında, 1930'larda bütün ülkelerde ancak üniversitelerde okutulan yazarları, lisedeki çocuklara öğretebilen bir teorik eğitim. Köy çocuklarına bu derece iyi eğitim vermekle, hem toprak reformunun hem de eğitim reformunun bir arada yapılmasının en önemli adımıdır. 1950 yılında Londra'da toplanan Asyalı öğrenciler konseyi toplantısında konuşan UNESCO başkanı, Türkiye'nin Köy Enstitüleriyle asrın eğitim projesine imza attığını belirtmiş, aynı toplantıda UNESCO başkanı, Birleşmiş Milletler eğitim dairesinde Köy Enstitüleri ile ilgili birçok belgenin ve dokümanın olduğunu, tüm dünya ülkelerine örnek gösterildiğini vurgular. Bu büyük projenin kopyalarını alan yabancı eğitmenler ülkelerinde hemen işe koyularak öğrencilerini eğitmeye başlarlar. Köy Enstitüleri böylesine ulvi bir proje iken maalesef Marşal yardımları adı altında Menderes Hükümeti tarafından kapatılmıştır. Sonuç; Köy Enstitülerinin kapanması, ülkemizin bağımsızlık politikasının kırılma noktası ve miladı olarak görülebilir. Bu tarihten sonra eğitimin dokusu ve felsefesi değişmiş, kültürel ağırlıklı eğitim, yerini ezberci eğitime bırakmıştır. Binamızın nasıl kazanıldığına gelince; rahmetli Mehmet Tufan ve Mehmet Özcan’ın katkıları büyük. 12 Eylül faşizminin hukuk tanımayan anlayışı ile gasp edilen derneğimiz uzun yıllar süren hukuk mücadelesi sonunda, eğitim emekçilerinin temsilcisi Eğitim-Sen gibi sendikalarımızın ve derneğin kuruluşunda emeği geçen Mehmet GEZER ve abilerimizin çabaları ile geri alınmıştır. Köy Enstitüleri ile başlayan TÖS, TÖB-DER ile devam eden bu güzel mücadelenin devamı olan Eğitim-Sen ve ilerleyen süreçte buna dahil olan Eğitim- İş gibi sendikalarımızın canlı tuttuğu, birlikte yapma, birlikte geliştirme ve birlikte yaşama geçirilmesidir. En önemlisi de Atatürk ilke ve devrimlerinin yılmaz savunucusu olan öğretmenlerimizin örgütlü mücadelesinin bir merkezi olarak varlığını sürdürmesidir. Eski binamızın yakılarak yeni binamızın yapılmasında bizlere güvenen ve görev veren mücadele arkadaşlarımıza teşekkür ederim. Sanıyorum bu görevi Kurul üyesi arkadaşlarım ile birlikte başarıyla yerine getirdik. Bundan dolayı son derece mutlu olduğumuzu bilmenizi isterim. Müsaadenizle onları yanıma davet etmek istiyorum. Değerli arkadaşlar binamızın oluşumu aşamasında projeleri ile bizlere teknik destek sağlayan Sayın Mimar Şengül Özcan’a Sayın İnşaat Mühendisi İlyas Ekşi' ye Sayın Mithat Beyazoğlu' naSayın Harun Komanlı'ya, ayrıca bizlere her türlü desteği sunan ve her daim yanımızda olan Sayın, Mimar Şenol Yalı' ya, İnşaat Mühendisi Aydın Meriç' e ve Emekli Öğretmen Baki Topal' a sonsuz teşekkürlerimizi sunuyor, kocaman alkışlıyoruz.”

Konuşma sonrasında Kepirtepe Köy Enstitüsü 1952 mezunu olan Ali Gülen, Hasan Komanlı ve Salih Öztürk’e plaket verildi. Daha sonra dernek binasının açılışı gerçekleştirildi.