ÖNCE “BİLGİMİZ YOK” DEDİ
Feryaz Yüksel, şunları söyledi: “Şu anda, Keşan İlçe Milli Eğitim müdürlüğü ve Keşan Lisesi olarak bu arkadaşımızın, sunuculuk yaptığı görevinden bilgimiz yok! Şahsın tamamen, sosyal ilişki düzeyi, düzenli olan arkadaşlarının, kendisine yapmış olduğu teklifi ret ememeden kaynaklanan bir durum. Şu anda bizim tespitimiz bu. Çünkü o süreçte, burada vekil olarak kalan arkadaşımız, milli eğitim olarak bizden herhangi bir izin istenmediğini söyledi. Bu nedenle okulun bilgisi de yok. Keşan Lisesi Müdürü’yle de görüştüm, kendisinin de haberinin olmadığını öğendim. Öğretmeni de şu ana kadar davet edip görüşmüş değilim. Buradan çıkaracağımız sonuç şu; kişi tamamen kendi isteğiyle davranmış. Her birimizin, siyasi ekipler içerisinde arkadaşlarımız var. O da arkadaşının yaptığı teklifi kabul etmiş.”
YASAYI DEĞİL, ŞAHSİ GÖRÜŞÜNÜ DİLE GETİRDİ
Yüksel, açıklamasının devamında, konunun ilgili kanun uyarınca suç olup olmadığını belirlemek yerine, kanunun açık hükümlerini değil de kendi kişisel görüşlerini belirtmeyi uygun buldu. Feryaz Yüksel, sözlerini şöyle sürdürdü:“Şu anda 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre suç mudur, değil midir? O çok ayrı bir konu. Yasanın belirlediği kuralların karşısına çıkanlar, bunun bedelini daha baştan kabul etmiş demektir. Ama benim, şahsi görüşüm. Keşan’a 75 milyon insanı temsilen bir Sağlık Bakanı gelmiştir. Sağlık Bakanı’nın gelmiş olduğu bir ilçede her şeyin profesyonel olması istenir. Milli Eğitim’den böyle bir istekte bulunulduğu takdirde, o günün şartlarında değerlendirme yapılır.”
“ÖĞRETMEN, KENDİ TASARRUFUNU KULLANMIŞ”
Bu açıklamalar üzerine söz alan basın mensupları; “Kişisel görüşlerinizi değil, hukuki durumu istiyoruz. Konunun hukuki boyutu nedir?” şeklinde soru yöneltince, Yüksel, “Şu anda arkadaşımız, kendi sosyal ilişkisi nedeniyle kendi tasarrufunu kullanmış.” şeklinde karşılık verdi. Sorularını devam ettiren gazeteciler; “Örneğin siyasi partiler ya da sendikalarla ilgili faaliyetlere katılan öğretmenler hakkında, sizler hemen harekete geçerek soruşturma açıyorsunuz. Sonuçta Keşan’a gelen kişi bakan da olsa, katıldığı faaliyet, bir siyasi partinin toplantısı. Arkasında bir siyasi partinin bayrağının bulunduğu kürsüde sunuculuk yapan devlet memuru nasıl böyle bir faaliyette bulunur?> şeklinde bir başka soru yöneltti. Feryaz Yüksel, bu soruya da sendikal faaliyetlerin ulusal çapta eylemlere dönüştüğünde, kendilerine yukarıdan emir gelerek, katılanların belirlenmesinin istendiğini ifade etmekle yetindi.
“ŞİKAYET SÖZ KONUSU OLURSA İŞLEM YAPACAĞIZ”
Yüksel, ilgili şahısla görüşmeden bir suçlama yapamayacağını ifade ederek, “Zorlayıcı nedenler ortaya çıkarmak suretiyle, olumsuzluklar peşinde değilim. Ama bir şikayet söz konusu olunca bir araştırmasını yaparız. Ama bu tamamen özel bir durum. Cumartesi - pazar bunlar özel günler. Ben de olayı sizden duyunca şaşırdım.” dedi.
DİĞER MEMURLARIN DA ÖNÜ AÇILIR
Medya Keşan Muhabiri’nin, “Hocam, Keşan’da birçok siyasi parti faaliyetleri cumartesi ya da pazar günleri yapılıyor. Bu işin önünü bu şekilde açarsanız, o toplantılara da devlet memurlarının ya da özeldeki öğretmenlerin katılmasına da bir şey diyemezsiniz.” şeklindeki görüşlerine istinaden fikir beyan eden Feryaz Yüksel, “Şu anda Keşan İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün içerisinde olmadığı bir program var mı? Tamamen birinci derecede sorumlu olmadığımız halde, birçok meselenin içerisinde biz varız. Milli Eğitim şu anda büyük bir camia. Profesyonelliğin suçlusu olmaz!” şeklinde konuştu.
Daha sonra karşılıklı diyalog haline dönüşen açıklamalarda Medya Keşan Muhabiri; “O zaman sizden siyasi partiler, profesyonel sunucu talep ederlerse, görevlendirme yapacak mısınız?” dedi. Yüksel de “Konu başlığına göre değişir. Suçlu benmişim gibi hareket etmeyin. Bunun yorumunu kamuoyuna bırakmak lazım. Büyütülecek bir durum yok. 852 öğretmeni idare eden milli eğitime bunu mal etmeyin. İşlemlerden kişiler kendileri sorumludur. Şikayet olursa işlem yaparız.” Şeklinde cevap verdi.
TOPU KAYMAKAMA ATTI
Basında çıkan haber ve fotoğrafların soruşturma açılması için yeterli olup olmadığı konusunda bir başka soruya hedef olan Feryaz Yüksel, bu sefer de kendilerinin bir işlem yapamayacağını belirterek şöyle dedi: “Bu gibi hadiselerde basın konuyu gündeme getirir ve kaymakam bey de bizden
KEŞAN LİSESİ’NDEKİ BÜSTÜN YAZILARI ÇALINMIŞ
Feryaz Yüksel, daha sonra basın mensuplarının diğer sorularını yanıtladı. “Keşan Lisesi Bahçesi’ndeki Atatürk Büstü’nün yazılarıyla imzasının neden silindiği” şeklindeki soruya, okulları koruyamadıklarını ve yazıların çalınmış olduğunu söyledi. Okullara özel güvenlikçi alınmasının da hem maliyet açısından hem de onların barınacağı yer hazırlamanın zorluğu bakımından gerçekleştirilemediğini dile getiren Yüksel, okulları koruyamadıklarının altını çizdi.
OKUL SÜTÜ