CHP Edirne Milletvekili ve Genel Başkan Başdanışmanı Doç.Dr. Okan Gaytancıoğlu’nun TBMM’de kabul edilen Maarif Vakfı Kanunu ile ilgili bir açıklama yaptı. Gaytancıoğlu’nun açıklaması şöyle:

MİLLİ EĞİTİMİN SARAY’A BAĞLAMA DÜŞÜNCESİNİN ÜRÜNÜDÜR

“Eğitim, devletin ve toplumun her kesiminin ortak sorumluluğudur. Ancak AKP iktidarında öğrenim ve eğitim süreci siyasi etkilerden arındırılamamıştır ve bir devlet politikasına dönüştürememiştir. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ön gördüğü gibi fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür, bağnazlıktan uzak, insan haklarına saygılı, demokrat, sevecen ve rasyonel düşünen, bilimin, sanatın, kültürün ve uygarlığın değerlerinden ve aydınlığından yararlanan bir neslin yetişmesi için eğitim sistemi çok önemlidir. Ancak AKP İktidarı eğitim sisteminde yaptığı değişiklikler ile eğitim sistemini adeta yapboza döndürmüştür. Son olarak Mecliste kabul edilen Maarif Vakfı Tasarısı ise Milli Eğitimin Saray’a bağlama düşüncesinin ürünüdür.

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINA PARALEL BİR YAPI OLUŞTURMAKTAN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR

8 maddelik ‘Maarif Vakfı’ yasasına göre merkezi İstanbul’da olan bir vakıf kurulacaktır. Bu vakıf yurt dışında okul öncesi eğitimden, üniversite eğitimine kadar tüm eğitim süreçlerinde burs verecek; okul, eğitim kurumu ve yurt gibi tesisler açacak, yurt içinde de dâhil olmak üzere bu kurumlarda görev alabilecek eğitmenleri yetiştirecek ve tüm bu süreçlerle ilgili araştırma, geliştirme çalışmaları yapacak, yayınlar, metotlar geliştirecektir. Bu durum Milli Eğitim Bakanlığına paralel bir yapı oluşturmaktan başka bir şey değildir.

VAKIF ARACILIĞI İLE KURULACAK OKULLARDAKİ EĞİTMENLERİ KENDİSİ YETİŞTİRECEK

Bunun yanında atanamayan binlerce öğretmenimiz büyük sıkıntı içinde mağdur olurken işsiz öğretmenlerimizi atamayı düşünmeyen iktidarın vakıf aracılığı ile kurulacak okullardaki eğitmenleri kendisinin yetiştirecek olması iktidarın eğitime, eğitimciye bakış açısının aynası niteliğindedir.

HİÇBİR ŞEKİLDE GÖREVLERİNDEN ALINAMAYACAKTIR

Vakfın Mütevelli heyeti, yönetim kurulu ve denetim kurulundan oluşacak vakıfta, 12 üyeli mütevelli heyeti karar organı olacak. Mütevelli heyeti üyelerinin 4’ü Cumhurbaşkanı ve 3’ü Bakanlar Kurulu tarafından atanan 7 daimi üye ile 2’si Milli Eğitim Bakanlığı temsilcisi olmak üzere, Dışişleri ve Maliye bakanlıkları ile YÖK temsilcilerinden oluşacak. Buradaki daimi sözcüğüne dikkatinizi çekmek istemiyorum. Mütevelli heyeti üyeleri 72 yaşına kadar görevlerinin başında kalabilecek, hiçbir şekilde görevlerinden alınamayacaktır.

PEKİ, BU PARALAR SAYIŞTAY DENETİMİNE TABİ OLACAK MIDIR?

Bunun yanı sıra Milli Eğitim Bakanlığı’nın uygun gördüğü, yurt dışındaki kamuya ait varlıklar Bakanlar Kurulu kararıyla, bedelsiz olarak vakfa devredilecektir.

Maarif Vakfı için Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinden 1 milyon lira aktarılacaktır. Peki, bu paralar Sayıştay Denetimine tabi olacak mıdır?

ÇAĞDAŞ VE NİTELİKLİ EĞİTİM ŞARTTIR

Ne yazık ki tüm bu belirttiğim konular ve birçok nedenlerden dolayı AKP iktidarında eğitim sistemi siyasetin güdümüne girmiş, gericileşmiş, ticarileşmiş, çocuklarımız aydınlık bir gelecek yerine katanlığa sürüklenir hale gelmiştir. Oysa Gelecek nesillerimiz için çağdaş ve nitelikli eğitim şarttır. Görülmektedir ki AKP iktidarı bu eğitimi çocuklarımıza verememekte, eğitimi TÜRGEV, İlim Yayma Cemiyeti, ÖNDER, Zehra Vakfı, Ensar ve Birlik vakıflarına bırakan zihniyetini sürdürmeye devam etmektedir.

EĞİTİM AYDINLIĞIN YOLUDUR

Türkiye’yi her yönüyle, özgür, bağımsız, gelişmiş, modern ve lider bir ülkeye dönüştürmenin tek yolu AKP zihniyetinden arındırılmış bir eğitim sistemidir. Bir kez daha vurgulamak isterim ki eğitim aydınlığın yoludur. Gelecek de her yönüyle aydınlık gençlerindir.

Gaytancıoğlu, söz konusu yasayı Milli Eğitim de çift başlılığa neden olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesine taşıyacaklarını belirtti.