BÜLENT SAYLAM

MEB, DANIŞTAY’IN ‘ANDIMIZ’ KARARINA DERHAL UYMALIDIR!”

ıklamasına, MEB, Danıştay’ın ‘Andımız’ kararına derhal uymalıdır!” diyerek, başlayan Yazla, şunları söyledi: “Türk Milleti’nin doğru, çalışkan ve Atatürk’ün izinde olduğunu yarının geleceği olan çocuklarımızın zihnine yazan ‘Öğrenci Andı’, 5 yıldır sürdürdüğümüz hukuk mücadelesinin ardından okullara geri dönmesi sağlanmıştır. Ümmet toplumundan ulus toplumuna geçişin sembolü olan ‘Öğrenci Andı’nı, bir yönetmelik değişikliğiyle kaldırmasıyla başlayan hukuk savaşında üst yargı, son noktayı koymuştur. Kararda, ‘Türk Devletini ve Milletini ebediyete kadar yaşatacak, çağdaş uygarlığın ve medeniyetin ortağı ve öncüsü yapacak, toplumun ve kişilerin refah, huzur ve mutluluğunu sağlayacak yeni nesillerin yetiştirilmesi olan milli eğitim sistemimizin temel amaçlarını gerçekleştirmesini içeriği itibariyle sağlamaya yardımcı olabilecek nitelikteki öğrenci andının kaldırılmasına ilişkin değişikliğin haklı ve hukuksal temellere dayandırılmadığı anlaşıldığından dava konusu düzenlemede hukuka uyarlık görülmemiştir.’ ifadelerine yer verilmiştir. Ancak, sendika adı altındaki bazı yandaş yapılar Danıştay’ın bu kararını tanımayacaklarını tüm illerde basın açıklaması yapacaklarının kamuoyuna duyurdular. Kendilerinden talebimiz Andımıza olan bu karşı duruşun okul temsilcileri tarafından da öğretmenler odalarında anlatılmasıdır.  Andımızdaki hangi kelime ya da kelimelerden rahatsız olduklarını bir de okul temsilcileri öğretmenler odalarında anlatsınlar. Yok anlatamıyorlar ise ya da aynı düşünceye sahip değillerse kendilerine tavsiyemiz bu yapıdan derhal ayrılmalarıdır.

“ANDIMIZA SAHİP ÇIKMAK BİR BİLİNÇ GEREKTİRİR

Erol Yazla, sözlerine şöyle devam etti:Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin mayasını, özünü oluşturan Türklük vurgusu bir ‘ırkı’ ifade etmemektedir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bütün dünyanın faşist ırk milliyetçiliğine teslim olduğu dönemde ırkçılığı mutlak bir kararlılıkla reddettiği tarihi belge ve hukuki metinlerle sabittir. Aynı dönemlerde uygulamaya sokulan ‘Öğrenci Andı’nın ırkçı vurgular içerdiği, ‘dayatmacı, ayırımcı, dışlayıcı’ olduğu iddiasına itibar edilmesi mümkün değildir. Şunu da iyi biliyoruz ki, andımıza sahip çıkmak bir bilinç gerektirir.”

“ATATÜRK’ÜN AÇTIĞI YOLDA, GÖSTERDİĞİ HEDEFE,

HIÇ DURMADAN YÜRÜYECEĞİMİZE ANT İÇİYORUZ!”

Yazla sözlerini şöyle tamamladı: Danıştay kararına karşı duruşla yerli ve milli olduklarını iddia edenlerin samimiyetlerini de daha net görmüş olduk. Ortak kültür birliğine dayalı Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucu iradesi ve özüyle çelişen bu çarpık bakış açısını şiddetle kınıyoruz. Kararın, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından acilen uygulanmasını ve öğrenci andının tekrar mevzuata girmesini talep ediyoruz. Tüm gerici uygulamalara karşı her türlü mücadeleyi verip, Cumhuriyet ruhunun çocuklarımıza aşılanmasına engel olmak isteyen her güce karşı dimdik duracağımızı ilan ediyoruz.

Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün eğitim çalışanları olarak, açtığı yolda, gösterdiği hedefe, hiç durmadan yürüyeceğimize ant içiyoruz!