BÜLENT SAYLAM

Gevrek, “Dernek olarak ekmeğe zam istemekten utanır hale geldik. Ama maalesef gelişen ekonomik şartlar bizi zam talep etmeye mecbur ediyor” dedi.

BUĞDAY TABAN FİYATINI BEĞENEN DE VAR BEĞENMEYEN DE

Gevrek, açıklamasına şöyle başladı: “Yeni buğday taban fiyatı açıklandı. Köylü kimisi memnun, kimisi başka fiyat bekliyordu. Beklenen fiyat 8 – 8.5 TL arası idi. Ama Ziraat Odası baştan bu fiyatı söyledi. Şimdi de 7 TL’lik fiyatı iyi fiyat olarak değerlendirdi. Bu açıklama basında yer aldı. Bu ekmeğe nasıl yansır tabi her açıklanan fiyat ekmeğe una fark getiriyor. Biz de sıkıntıya düşüyoruz. Uncu hemen zammını yapıyor, ama biz ekmeğe istediğimiz aman zam yapamıyoruz. Sadece bu tek undan da kaynaklanmıyor. Doğal gaz, elektrik, akşam mazota 2 TL zam geldi. Artık fırıncılar olarak arabayla ekmek getiremeyecek durumlara giriyoruz. Bugün diyorlar mazotun litresi 30-35 TL’ye çıkacak.”

DENİZLERE VE KÖYLERE NASIL EKMEK GÖTÜRECEĞİZ?

Denize veya köylere ekmek nasıl ekmek götüreceklerini düşündüklerini söyleyen Gevrek açıklamasına şöyle devam etti: “Bugün denizlere gittiğimizde aracımız 350 TL yakıyor.1000 tane ekmek koysan tanesine 35 kuruş mazottan yansıyor. Nasıl gidecek nasıl geleceksin? Un fiyatları ne oldu? Buğday 7 TL olduğu gibi TMO’nun bizlere verdiği un eskiden 185 TL idi, şimdi o un 350 TL oldu. TMO’nun desteklemediği un 475-500 TL arası oldu. Bu ne oluyor fırıncıyı sıkıntıya sokuyor.”

ÇOĞU ARKADAŞIMIZ FIRINCILIĞI BIRAKMAYI DÜŞÜNÜYOR

Çoğu fırıncının fırıncılığı bırakmayı düşündüğünü kaydeden Gevrek, “Çünkü biz zam alana kadar aradan 1-2 ay geçiyor. 2 ayda da dünya kadar zarar ediyoruz. Kimi arkadaşımız evini satıyor kimi arkadaşımız arabasını satıyor. Çekle un satışı da kalktı, şimdi hepsi peşin paraya döndü. Ama biz kurumsal işletmelerden 3 ayda bir ödeme alıyoruz. 1 ay ekmek veriyoruz, 2 ay sonra parasını alıyoruz. Zaten 3 ay sonra un 500 TL ise oluyor 700 TL, Eskiden 90 gün çekle un alıyorduk. Un almak istediğimizde parayı yatırdıktan sonra unumuz geliyor. Vade kalktı her şey peşine döndü. Biz peşin alamıyoruz. Ben bu yıl denize ekmek getirmeyi bırakıyorum. Neden bırakıyorum, ekmeği bugün vereceğim Eylül, Ekim de parasını alacağım. Nasıl o zamana kadar un alacağım. Benim denizlere gitmem için 500- 600 bin TL’lik un almam lazım. Ondan sonra denizlere gidebileyim.” dedi.

TİCARET YAPMAMIZ ZORLAŞIYOR

Gevrek, ticaret yapmalarının zorlaştığını belirterek, açıklamasına şu ifadelerle devam etti: “O bakımdan sıkıntı çekilecek. Bu sene denizler bol bol ekmeği bulamayacak. Birçok arkadaşımızın da denizleri bırakacağını düşünüyorum. Şartlardan dolayı ekmek üretmek zor. Belki yeri gelecek bakkallara da çıkmayacağız. Tezgah satışlarına dönebiliriz. Bu ekonomik şartlardan dolayı inanın ki zam istemeye bıktık. Müşteri de zannediyor zammı biz yapıyoruz. Aslında herkes biliyor bütün maliyetlerin ne olduğunu.”

EKMEĞE ZAM İÇİN TALEPTE BULUNDUK

Keşan Fırıncılar Derneği Başkanı Ayhan Gevrek, açıklamasını şöyle sonlandırdı: “Zam için talepte bulunduk, fiyatın 4 TL olması için ama daha çıkmıyor. Zam bugün verilse zammın uygulamaya geçmesi 1 ayı buluyor. Şirket olanlar Ticaret ve Sanayi Odası’na veriyor, şahıs olanlar Keşan Lokantacı kahveci ve Lokantacılar Odası’na veriyor zam taleplerini. Orada komisyonlar kuruluyor, 6 kişiden oluşan komisyon toplanarak karar çıkıyor. Önceden 2 yılda bir zam istiyorduk. Ama şimdi bulsak her ay zam isteyeceğiz.

ZAM İSTEMEYE UTANIYORUZ

Utanıyoruz artık zam istemeye, işin içinden çıkamıyoruz, mecbursun istemeye. Bu şartlar altında bu kadar fırıncı nasıl dayanacak ve ayakta kalacak. Ya kapayacak, ya üretimi azaltacak. En azından hizmet vermeyi kesecek.”