Keşan TSO (Ticaret ve Sanayi Odası) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Helvacıoğlu dün düzenlediği basın toplantısında Keşan’da 2012 yılı ekonomisini ve ticari olayları değerlendirdi.
Keşan TSO Toplantı Salonu’nda gerçekleştirilen ve saat 14.00’te başlayan toplantıda, Helvacıoğlu, 2012’de Keşan’ın iyi bir dönem geçirdiğini savundu.
“TARIM VE TURİZM, TİCARETİMİZİ BESLİYOR”
2012 yılının son günlerine bakarak genel bir kritik yapıldığında ticareti tek başına değerlendirmenin uygun olmayacağını ifade eden Helvacıoğlu şunları söyledi: “Ticareti besleyen önemli 2 unsur vardır. Bunlar da tarım ve turizmdir. Ticaret 2012 yılında Keşan’da iyi bir dönem geçirdi. İşletmelerin kendine çeki düzen vermesi ve temkinli bir iş hayatına bürünmesi verimli sonuçlar doğurdu. 2012 yılında bölgemizde 200’e yakın işletmenin açıldığını 100’e yakın işletmenin de kapandığını görmekteyiz. 2012 yılı geçtiğimiz yıla göre işletme sayılarında %20-%25 arasında bir büyüme yaşamıştır. İşletme sayılarının artmasının nedeni de bölgenin otoyolların yakınında olmasıdır. Bu otoyolların da genişleme çalışmaları tam olarak bittiğinde ise Keşan’da açılan işletme sayısı daha da artacaktır.”
“YUNANİSTAN’DAKİ KRİZİ, FIRSATA ÇEVİRMELİYİZ”
Yunanistan’da yaşanan krizin bölgemize fayda sağlayacağına inancını belirten Mustafa Helvacıoğlu, “Yunanistan da yaşanan ekonomik krizi bölgemiz fırsata çevirerek ekonomisini canlandırmıştır. Keşan esnafı özellikle eski alışkanlıklarından vazgeçerek yenilenme sürecine son sürat girmiştir. Keşan’ın büyük bir sorunu olan otopark sorununun da belli zamanlarda okul bahçelerinin otopark olarak kullanılması ve özel otoparkların artmasıyla biraz da olsa çözüldüğünü düşünüyorum.” dedi.
“PAZARYERİ ESNAFI, 3 YIL DİŞİNİ SIKACAK”
Cumartesi günleri kurulan Keşan halk pazarının, bölgenin en büyük pazarı olduğunu ve 3 yıl sonra bu pazarın daha modern hale gelerek daha da büyüyeceğini vurgulayan Helvacıoğlu, “Pazar yeri inşaatı başladığında esnafımız 3 yıl kadar bir sıkıntı yaşayacaktır. Bu süre içinde esnafımızın dişini biraz sıkması gerekecek. Çarşı düzeni bozulacak olan pazaryerinde Keşan esnafının biraz da kendi başına önlemler alması gerekecektir. Ticareti besleyen tarım için Hamzedere Barajı’nın etkilerini görmeye başladık. Sulu tarımın bölgemizde ilerlemesi ticarete büyük katkılar sağlayacaktır. Bu katkı sağlanma süreci hızlandığında da işletmelerimizden büyük ataklar yapmasını da bekliyoruz. Özet olarak 2013 yılı 2012 yılından daha kötü olmayacaktır. Biz buna inanıyoruz.”
“KEŞAN’IN 50 YILLIK GÖRÜNTÜSÜ DEĞİŞECEK”
Basın mensuplarının, siyasetçilerin pazaryeri inşaatı başladığında burada faaliyet gösteren esnafın 3 yıl kadar ticaretlerinde bir mağduriyet yaşayacaklarını savunduğunu hatırlatarak görüşlerini sorması üzerine Mustafa Helvacıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Keşan Belediyesi’nin inşaat süresince esnafın mağdur olmayacağı bir çalışma yaptığını biliyorum. Çünkü inşaat kademe kademe yapılacaktır. Bu nedenle de inşaatın boş kalan kısımlarında esnafın hala bir şekilde faaliyet göstereceğini düşünüyorum. Ben sadece sokaklara biraz daha taşma yaşanacağını düşünüyorum. Çünkü bu pazaryeri Keşan’ın menfaati için yapılan bir çalışmadır. Keşan’ın 50 yıllık görüntüsü değişecek. Bunun için tüm kurum, örgüt ve siyasetçilerin yaşanacak sıkıntılara yardımcı olmaları gerekmektedir. Bu Keşan ve bu süreç bizim. Birlik ve beraberlik içinde Keşan’ımızı birarada hareket ederek güzelleştirmeliyiz. Şu an Keşan’daki birlik ve beraberlik, her kurumun kendi başına hareket etmesinden dolayı ileride değildir. Bu nedenle tek tek basına değil, hep birlikte basının önünde konuşmalıyız. Keşan’ın tek tek konuşulduğunda bir yere gidemeyeceğini tüm Keşan görmüştür.”
“KEŞAN PAZARI, BATI TRAKYA’NIN DA PAZARI OLACAK”
Pazaryeri projesi sonunda Batı Trakya’dan pazar için gelen vatandaşlarda bir artış yaşanıp yaşanmayacağı konusundaki görüşlerinin sorulması üzerine de Helvacıoğlu, “Keşan’a kurulacak olan pazar Batı Trakya’nın da pazarı olacaktır. Çünkü Batı Trakya bize daha sıcak gelmektedir. Batı Trakya’da yaşayan soydaşlarımızın, günden güne zorlaşan ulaşım masrafları ve ekonomik durumları onların da uzak bölgelere gitme şansını azalttı. Bu bölgede kriz var ve yaklaşık 10 yıl daha bu kriz sürecektir. Biz de bu krizi kâra dönüştürecek hamleler yapmalıyız. Daha çok çeşit ve organize oluşumlar ile biz bu işin üstesinden gelebiliriz.” şeklinde görüş belirtti.
AYDIN İSTEK’İN GÖRÜŞLERİNE KATILIYORUM
Sonay CAN
