ENEZ MEKTUBU - Ulaş DEMİRAY

Ekonomi gazetecileri Derneği’nin “TÜRKİYE EKONOMİYİ KONUŞUYOR TOPLANTILARI”nın ikincisi 30 Ekim Pazar günü Enez’de yapıldı. Önceki yıllarda da birkaç örneğini gördüğümüz bu gibi toplantılardan daha farklı olarak, ilk defa bölge dışından gazetecilerin katıldığı ve katkı verdiği toplantıya ilgi güzeldi. Düzenleyenleri, katkı verenleri Enez’i Enez’de konuşmanın gerektiğini düşünenleri kutlarım.

***

2 bölümde yapılan panellerden ilkinin konusu Saros Bölgesi’nin Tarımsal Kalkınma sorunları olmasına rağmen bölgesel tarım sorunları yerine daha çok tarımın genel sorunları konuşuldu. Osmaniye’ye kadar uzanan genel sorunlar ve örneklerden çeltik ziraatinin bölgeye olan etkileri, doğaya ve dolayısıyle turizme verdiği zararlar, yine turizmle bağlantılı olarak ekolojik ve bölgesel alternatif tarım imkanları, balıkçılığın sorunları, katma değer katacak işlenmiş ürünler için atölyeler, trollerin kıyı balıkçılığına verdiği zararlar, hayvancılığın hızla gerilemesi vs. gibi bölgeye özgü sorunlara vakit kalıp da hemen hemen hiç değinilmedi. Buna rağmen yine de sohbet türünde de olsa yararlı bir  bölümdü..

***

Buna benzer, hatta daha geniş katılımlı, valilerimizin de önderlik ettiği toplantıları daha önce de Enez’de yaşadık. Ama ne yazık ki sadece kalabalık toplantılar düzenlemek yetmiyor. Her seferinde aynı konuları konuşarak bir yere varılmıyor. Bu toplantıların yararlı olabilmesi açısından bakıldığında, ilgimi çeken en önemli önerilerden birisi Sayın Mustafa Helvacıoğlu’nun öncelikle “SAROS ALAN YÖNETİMİ” nin oluşturulması fikri idi. Bölge yerel yönetimlerinin, üniversitelerin, ilgili STK ların oluşturacağı böyle bir ALAN YÖNETİMİ ile alınan kararlar çerçevesinde bilimsel ve gerçekçi çözümler üretilebilir, yaşama geçirilebilir.

***

Vurgulamak istediğim diğer iki önemli husustan birisi yine HELVACIOĞLU’ndan geldi. Özellikle Enez-Edirne arasının 190 Km. olduğunu hatırlatan Başkan bu idari yapılanmanın olumsuz etkisini açıkça dile getirdi. Bu mesafenin Enez’e bürokrasinin ve Edirne bürokratlarının yeterli ilgi gösteremediği gerçeğini daha açık konuşmak gerektiğini hepimize hatırlattı. Diğer önemli husus da Kartopu Derneği olarak önceki toplantılarda da açıkça belirttiğimiz bir tesbiti Dernek Başkanı İsmet ESENGİN yine dile getirdi.. Esengin, Saros ve Enez’in sorunlarının aynı toplantılarda konuşulmasının yanıltıcı olduğunu, Marka değeri olan ya da olması gereken Enez’in Saros Körfezi zenginliklerinden çok daha başka zenginlikleri ve aşılması gereken çok fazla sorunları olduğundan hareketle “Enez’e Özel” toplantılar ve yapılması, projeler üretilmesi gerektiğini vurguladı. Nitekim Saros yerine daha çok Enez’in konuşulduğu bölümde bazı çevrelerin Saros’da bir KIYI YOLU yapılması önerisi bile gündeme gelmedi.. Böyle bir yolun 2 nci konut gibi sadece yerel yönetimlere yük getirecek projeleri özendireceğini, bu iş için binlerce ağaç katledileceğini, köylerin gizemli ve özgün özelliğini temelli kaybedebileceğini, toz ve eksozla çevreye sürekli bir kirlilik yaratacağını, böylelikle, SAROS’da  ikinci bir FSRU felaketini kendi ellerimizle yaratabileceğimizi konuşabilmeliydik.

***

“Enez yerinde saydıkça hiçbir vali, hiçbir milletvekili ben Edirne ‘de görev yaptım diye övünmemelidir” diye çok kereler yazdım.  Dün bir kez daha düşündüm ve anladım ki Edirne, hala Enez’in öneminin, güzelliklerinin, özelliklerinin farkında değil. Bir vali geliyor, onları “Hoş geldin”  ve “Güle güle” derken Enez’de görebiliyoruz. Sn. Vali CANALP bu konuda Enez’e çok önemli bir eşik atlattı. Bir kırılma noktası yarattı. Enez artık bir gümrük kapısı. Bir dokunuşla bir ilçenin, bir yörenin kaderi nasıl değişecek? Bunu hep beraber göreceğiz. Diyeceğim o ki bu tür toplantıların muhatabı valiler başta olmak üzere yerel yöneticilerdir. Özellikle iktidar milletvekilleridir.  Keşan’a AĞIR CEZA MAHKEMESİ kurulacağını müjdesini vererek siyaset yapanlar ise Trakya’nın kadersizliğidir.

Bu güzel toplantıdan esinlenerek daha yazacak çok şey var. Şimdilik bu kadar…31.10.2021