Bir dileğimiz olacak mı diye, falcı falcı dolaşanı duydum, nişanlandıktan sonra hocaya gidip “Yıldızname”ye baktıranı da. Hatta düğüne kalmış bir hafta, hoca “Yıldızınız tutmuyor, kesin ayrılacaksınız” dediği için direkten döneni bile duydu bu kulaklar…
Görüyorum ki; kaderimiz de, yirmi birinci yüzyıla uyum sağlamak zorunda, Yeni trend astroloji. (Falcılar out, astroloji in)
Sosyal medya da bir kadın, paylaşımda bulunmuş, “Kısmetimi arıyorum lakin falanca burçlar uzak dursun” diye. Bazı kara balıkları da, görücüye çıkmış, alık alık burçlarını meth eylemişler. Şimdi astrolojiyle azıcık ilgili biri olarak arkadaşa şunu söylemek isterim.
Bacım, işin burçlara kaldıysa, o iş yaş. Neden mi? Dilim döndüğünce açıklayayım:
Koç: Liderdir, bencildir, devamlı pohpohlaman gerek.
Boğa: Aşka giden yol midesinden geçer, yirmi dört saat mutfaktan çıkamazsın.
İkizler: Ağzında bakla ıslanmaz. Gece ettiğin kavgayı sabah kaynanandan dinlersin.
Yengeç: Çok hassastır. Ha küçük çocuk, ha o. Ağlarken sümük silmen gerekebilir.
Aslan: Dişisi de, erkeği de candır. Bulursan kaçırma…
Başak: Çok titizdir. Elinde toz bezi ve çamaşır suyu ile gezeceksen sen bilin.
Terazi: Kararsızlığın daniskasıdır. Hovardadır, hemen kaç.
Akrep: Kuşkucudur, kuruntuludur, kafayı yedirtir.
Yay: Gamsızdır, işine geldiği gibi yaşar. Yanacak samanlığın varsa, sen bilin.
Oğlak: İş koliktir. “Ofiste de yaşarım, o yokken dosyalara sarılırım” diyorsan, peki.
Kova: Kuşlar kadar özgürdür. Ne sevdiği belli ne sevmediği…
Balık: Hayal dünyasında sörf yapabilirsen ne ala.
***
Bak ben gelenekselciyim. Kısmetlerine çomak sokmamak için, burçları naif anlattım. Bana sorarsan o saydığın burçlar alsınlar ellerine çiçek ve çukulatayı gelsinler; bir gör, tanı derim.
Uzun lafın kısası, burçlara göre kısmet arıyorsan olmaz bacım! Olmaz.
Yap kendine bir kayfe, kır dizini otur evinde yav…
