Yarın büyük gün. Sen vatandaşsın. Aksak demokrasimizde sadece seçimlerde hatırın soruluyor. Orada da ya geçim sıkıntın yüzünden ya devlette bir işin olduğundan velhasıl bir ihtiyacına binaen oyunu, iradeni satın almaya çalışanlar çıkıyor. Soru sorman, ya da sorgulaman istenmiyor.

Yarın çok büyük bir gün. Ülkenin kaderi vereceğin oyda. Karşındaki cevap vermekten kaçınsa dahi sormak en doğal hakkın.Ve soru sormak için de hesap sormak için de son şansın. Sor bence, mesela;

-16 yıldır iktidardasınız, Cumhuriyet tarihindeki tüm hükümetlerin 2,5 katı, yani 2,1 trilyon dolar kaynak kullandınız, bu para ile dişe dokunur, işsizliği önleyecek bir tane projeyi bile neden hayata geçirmediniz? Üstüne üstlük Cumhuriyet döneminde kıt koşullarda yapılan kamu yatırımlarını neden haraç mezat 70 milyar dolara sattınız?

-İMF’ye 23 milyar dolar borç ödedik (çoğunu zaten siz harcadığınız halde)derken, neden dış borcu 453 milyar dolara, toplam borcu 2017 sonu itibarı ile 510 milyar dolara çıkardınız? Yapılan köprüler, havaalanı ve hastaneler yap işlet devret ve geçiş artı hasta garantili yapıldığına göre, bu meblağlar borç bakiyesinde görünmediğine göre bu paralar kimlerin cebine gitti? Neden geçmediğimiz yol ve köprülere, gitmeyeceğimiz hastaneye vatandaş olarak vergilerimizle para ödemekteyiz? 

-Ayyuka çıkmış yolsuzlukların hesabı neden sorulamıyor. Ne Zarrab olayındaki ayakkabı kutularının ne de sıfırlanamayan paraların hesabı neden sorulamıyor? Yüzlerce yolsuzluk iddiasının üzerine neden gidilemiyor? Şehirlerimizi Bülent Arınç’ın deyimiyle parsel parsel FETÖ’ye peşkeş çeken, milletin kaynaklarını heba eden belediye başkanları neden sadece istifa ettirildi? Neden yargı önüne çıkarılmadı?

-‘Ben bu yola çıkarken bir tek yüzüm var. Bir gün duyarsanız ki zengin olmuşum, bilin ki çalmışımdır’ diyenlere sormayacak mısın? Şu an hala servetin o yüzük mü? Değilse nereden geliyor bu değirmenin suyu? Aile efradınız bu 15 yılda zengin oldu mu? Oldu ise nasıl oldu?

-1999 depremi önceki hükümetin sonu olmuştu. Getirilen deprem vergisi paraları ne oldu? İstanbul depreme hazır mı? Deprem toplanma alanlarını bile ranta kurban edip, ‘İstanbul’u mahvettik, ben de sorumluyum’ itirafı yeterli mi? Hesap verilmesi gerekmiyor mu?

-Kendi kendine yeten bir ülke iken tüm tarım ürünleri ve hayvan ithalinin yanında saman dahi ithal edecek kadar tarım ve hayvancılığı bitirmeyi nasıl başardınız?

- FETÖ ile kol kola, önce 2010 referandumu ile yargıyı ele geçirip ordunun güzide subaylarına, yurtsever aydınlarına Ergenekon ve Balyoz kumpaslarının kurulmasına neden ortak oldunuz? Hepinizin FETÖ’ye övgüleri tazeliğini korurken, zamanında sizi FETÖ’ye karşı uyaranları pişkin pişkin nasıl suçlayıp mahkemelerde süründürdünüz? Aldatıldım demek yeterli mi? Millete hesap vermeyecek misiniz?

-2015 Haziran seçimlerinde çoğunluğu kaybedince birden terör hortlayıverdi. O dönemde MHP ile hükümet kurmayıp neden yeniden seçime gittiniz? Birbirinize ağıza alınmayacak hakaretler ettikten sonra ne oldu da aynı kayığa bindiniz?

-Neden FETÖ’nün siyasi ayağının açığa çıkmasını engellediniz? Hem FETÖ, hem terör, hem de 15 Temmuz darbe girişiminin mecliste adamakıllı soruşturulmasını neden engellediniz?

-Kaçınızın çocuğu askerde bırak şehit olmayı, yaralandı, tedavi gördü? Kaçınızın çocuğu sahte çürük raporları ile askerden kaçtı? Neden şehitler arasında ayrım yaptınız? Kelle dediğiniz askerlerden döneminizde kaç şehit verildi?

-Neden yeşile, doğaya düşmansınız? Ranta kurban ettiğiniz doğal güzelliklerimiz içinizi sızlatmıyor mu?

-Eğitim sistemini çökertip, sınav yolsuzlukları ile çocuklarımızın geleceğini neden çaldınız?

-Sizin çocuklarınızın neyinde boncuk vardı ki, hepsi 20’li yaşlarda zengin oluverdi? Bu lüks ve şatafat niye?

Sor be kardeşim. Sen vatandaşsın. Şimdi senin günün. Bir daha ne zaman sorabileceksin, Allah bilir. İstediğini sor ama çocuklarının geleceğini satma. İkna olursan o zaman git istediğine oyunu ver. Parayla değil, gönül ve vicdan rahatlığıyla.