<p class="MsoNormal"><span style="font-size:10.0pt;font-family:"Helvetica","sans-serif"; mso-bidi-font-family:"Times New Roman"">Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölüm Başkanı Prof. Dr. <b>Engin Beksaç</b>, Keşan Anadolu Öğretmen Lisesi Tarih Öğretmeni <b>Melda Ernez</b>, öğrenciler <b>Hazal Dizdaroğlu</b> ve <b>Gizem Özkan</b>’dan oluşan proje ekibi tarafından hazırlanan <i>“Geçmişten Günümüze Uzanan Kültürel Bir Rota, Via Egnatia ve Keşan”</i> adlı tarih projesinin son derece başarılı bir çalışma olduğunu söyledi. <o:p></o:p></span></p> <p class="MsoNormal"><b><span style="font-size:10.0pt;font-family:"Helvetica","sans-serif";mso-bidi-font-family: "Times New Roman"">Beksaç</span></b><span style="font-size:10.0pt;font-family: "Helvetica","sans-serif";mso-bidi-font-family:"Times New Roman"">, konuyla ilgili olarak, Keşan Kültür Merkezi’nde Medya Keşan Gazetesi’ne yaptığı değerlendirmede, projeyi akademik açıdan değerlendirdiğini ve önemli bulduğunu belirterek, şunları söyledi: <i>“Via Egnatia ya da bilinen adıyla Kral Yolu’nun varlığı çok önceden biliniyordu. Her şeyden önce bu projeyi hazırlayan ekibe çok teşekkür ediyorum. Bu proje Keşan için hayati önemi olan bir proje. Via Egnatia üzerinde en önemli noktalardan biri Keşan. Via Egnatia yani Kral Yolu aslında tam olarak İpsala’dan geçiyor ve İpsala-Keşan yoluyla doğuya doğru uzanıyor ve Keşan yakınlarından, tahminen Seydiköy civarından dönüş yaparak Malkara yönüne doğru bir rota çizerek İstanbul’a kadar uzanıyor. Via Egnatia M.Ö. 2. Yüzyıl’da şekillendiği zaman, ikinci bir Kral Yolu daha Edirne üzerinden açılıyor. Yani Keşan’daki Via Egnatia daha eski bir yol. İpsala’nın kurulması ise M.Ö. 4. Yüzyıl’a denk geliyor. O sıralarda Keşan bölgesinde ise Kuzey’den bağımsız bir devlet mevcut. Keşan’da krallıklar var ve yolun buradan geçmesi son derece mantıklı.”<o:p></o:p></i></span></p> <p class="MsoNormal"><b><span style="font-size:10.0pt;font-family:"Helvetica","sans-serif";mso-bidi-font-family: "Times New Roman"">“KEŞAN, TARİHTEN YOKSUN BİR İLÇE DEĞİL!”<o:p></o:p></span></b></p> <b><span style="font-size:10.0pt; font-family:"Helvetica","sans-serif";mso-fareast-font-family:"Times New Roman"; mso-bidi-font-family:"Times New Roman";mso-ansi-language:TR;mso-fareast-language: TR;mso-bidi-language:AR-SA">Engin Beksaç</span></b><span style="font-size:10.0pt; font-family:"Helvetica","sans-serif";mso-fareast-font-family:"Times New Roman"; mso-bidi-font-family:"Times New Roman";mso-ansi-language:TR;mso-fareast-language: TR;mso-bidi-language:AR-SA">, değerlendirmesinde, Keşan’ın tarih boyunca yolların kavşağında olduğunu ve bugüne kadar bu özelliğini koruduğunun altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü: <i>“Bu nedenle Via Egnatia Keşan’ı ön plana çıkartabilecek önemli bir proje ve gerçekten de profesyonelce hazırlanmış. Bu sadece bir öğrenci işi değil. Tarih öğretmenleri de ustaca çalışmış. Kendileri geçen hafta gelip projeyi bana sunup, görüşlerime başvurdu. Aslında Keşan’da, Via Egnatia’yla bağlantılı bir başka yol daha var. O da Gelibolu üzerinden gelip, Sazlıdere’ye ulaşan, Gökçetepe’den dönüş yapıp Paşayiğit, İbriktepe, Altınyazı güzergahıyla Edirne’ye gidiyor. Keşan, bu yolun da kavşak noktasında. Keşan bu özelliğiyle tarih boyunca kimliğini korumuş. Keşan tarihten yoksun bir ilçe değil! Ortaçağ açısından Trakya’nın belki de en önemli ilçesi. Bulduğumuz kaleler bunu gösteriyor. Traklar’dan sonra Roma döneminde, Keşan’a yoğun olarak bir emekli asker yerleştirmesi yapıldığını görüyoruz. Askerlere toprak vererek yerleşimlerini sağlayıp Keşan’da güçlü bir savunma hattı oluşturdular. Keşan aynı zamanda çok büyük bir arkeolojik geçmişe sahip.” </i></span> <br /> Sonay Can