İl Genel Meclisi Başkanı Abdülaziz Çıkıkçı, dün yaptığı açıklamada, Antalya’da gerçekleştirilen 14. İl Özel İdaresi Semineri’ni değerlendirdi.  

15-20 Aralık tarihleri arasında İl Genel Meclisi Üyeleri Derneği’nin Antalya’da düzenlediği seminere katıldıklarını hatırlatan Çıkıkçı, “İl Genel meclisi başkan ve üyelerine yönelik seminerde yasalar, yeni çıkarılan yönetmelikler hakkında bilgi verildi. Çok sayıda konuşmacı ve yöneticiler katıldı. Faydalı bir seminer oldu. Güncel sorunları tartışma şansımız oldu. Bütün şehre dönüşen yerleşim birimleriyle özel idarelerin açık olduğu yerleşim birimleri arasındaki farklılıkların üzerinde tartışmalar oldu. Geriye kalan vilayetlerin büyük şehre dönüşmesinin uygun olmayacağı üzerinde duruldu. Büyük şehre dönen vilayetlerde sorunların arttığı ve dönüşümün uygun olmadığı kanaati hemen hemen herkeste vardı. Hükümete yakın kişiler bu durumu açık dille söylemeseler de serzenişleri bu yönde. Programın ikinci gününde ben de konuşma yaptım. Konuşmamda büyük şehre dönüşen yerlerle ilgili düşüncelerimi dile getirdim. 51 vilayetteki il özel idarelerinin kapanmaması gerektiğine dikkat çektim. Son çıkan 5302 sayılı yasadaki sorunları ifade ettik. Demokratik gibi gözükse de bir takım hamlelerin yapılması gerektiğini çok net bir şekilde dile getirdik. Her ne kadar 5302 sayılı yasadan önce meclisin başkanı vali olsa da yasadan sonra meclis başkanı il genel meclisi üyelerinden seçilse de bunun biraz göstermelik olduğunu ifade ettik. Belediyeler ile il genel meclisi arasındaki farklılıkları seminerde ortaya koyduk. Genel sekreterlik makamının tartışılması gerektiğini çok net bir şekilde ortaya koydum. Bugün vali adına görev yapan genel sekreter amir konumundayken, il genel meclisi başkanı sadece meclisi yöneten bir adam. Başkanın bu konumdan çıkartılmasının gereğini açıkça söyledim ve bu konuşmam destek gördü. Özellikle kırsal kesimlerdeki yıkımları gündeme getirdik. Özellikle Maltepe’deki süt toplama merkezinin kamu yararından ötürü öncelik olarak görülmesinin doğru olmadığını ifade ettim. Edirne Valimiz Dursun Ali Şahin salona bağlandı. Köy yerleşik alanlarındaki binaların bu kadar önceliği almasını doğru bulmadığımızı, köy yerleşik alanı dışarısındaki mafyavari binaları kapsaması gerektiğini söyledik. 3 günün sonunda bir değerlendirme yapıldı. Çok akademik isimlerin yer aldığı bir seminerdi. Biz de seminerden faydalanarak döndük.” dedi.

ÇOK İYİ ORGANİZE OLMAK LAZIM

Abdülaziz Çıkıkçı, gazetecilerin, “Edirne’nin de bütün şehir olması gündemde. Bu konuda sizin görüşleriz nelerdir?” şeklindeki sorusunu cevaplandırarak,  şunları söyledi: “Şuanda ülke genelinde 30 şehir bütün şehir oldu. Kalan 51 vilayette il özel idarelerinin kapatılması söz konusu olacaksa tümü kapanacak. Biz şuanda özel idarelerinin kapatılmaması tarafındayız. Kapatılması doğru olmayacak. Kapanan 30 vilayetin temsilcileri de il özel idarelerinin kapatılmasının doğru olmadığını söylüyor. Tekirdağ örnek. Şuana kadar bütün şehir belediyesinin kırsal kesime ulaşmada zorluk çektiğini görüyoruz. Edirne’de de aynı sorunlar olacaktır. Edirne’de güneyden kuzeye 180-190 kilometre. Çok iyi organize olmak lazım. Ancak şuana kadar organize sağalanmış değil.”