Saat 10.00 sıralarında başlayan kahvaltıya,  AK Parti İlçe Başkanı Hüseyin Boyalık, Edirne İl Genel Meclisi'nin AK Partili üyesi Adnan Vural ve partililer katıldı. Kahvaltıdan sonra gerçekleşen sohbette konuşan Hüseyin Boyalık, Altunay’ın Keşan’da olmasından dolayı son derece memnun olduklarını ifade ederek şunları söyledi: “Keşan’a bu kadar ilgi ve alaka göstermenizden yönetim kurulu arkadaşlarımız, kadın kollarımız olarak ziyadesiyle hoşnut oluyoruz. Yönetime geldiğimizden beri 2019’a giden yolda Keşan’a hizmetteyiz. Bu yolda da sizden çok faydalanacağımızı her beyanatımızda söylüyoruz. Bu konuda bize gösterdiğiniz ilgi bizleri fazlasıyla memnun ediyor. Geldiğiniz için ve bizlere gösterdiğiniz ilgiden dolayı teşekkür ediyoruz. Sizlerin belediye bilgisinden siyasi bilginizden daha fazla istifade etmek istiyoruz. Geldiğiniz için teşekkür ediyoruz.”

BAŞKANLIKTAN ENDİŞE EDENLER BELEDİYELERİ İNCELESİNLER

Sonrasında konuşan Cahit Altunay, Kahvaltı davetinden ötürü teşekkür ederek, “Öncelikle geçmiş bayramınızı tebrik ediyorum. Allah kazasız belasız nice bayramlara sağlık içinde bizleri ulaştırsın diye dua ediyorum. Tabi Hüseyin başkanın söylemiş olduğu ‘Keşan’a gelişiniz veya yardımda bulunuşunuz’ falan ben buranın evladı buranın çocuğuyum. Dolayısıyla burası benim memleketim, doğup büyüdüğüm ortaokulu okuduğum ilçe. Böyle bir yerde, varsa bir bilgi ve deneyim paylaşımını yapmak konumundayız. Ancak şunu net olarak söyleyeyim. Biz uzun zaman çeşitli görevlerde bulunduk. Bu görevlerin en aktifini bugün gerçekleştiriyorum. Bana göre çok önemli bir görev yapıyoruz. Çünkü belediye başkanlığı İstanbul’da bizim son zamanda konuştuğumuz başkanlık siteminin gerçekleştiği yerlerdir. Belediyeler adeta başkanlıkla yönetiliyor. Kendinizin karar alma süreçlerini, bizzat uygulayan, bütçe kullanan, talimat veren, istediği kişiyi göreve getirebilen bir yapıya sahip. Aslında başkanlıktan endişe edenler belediyeleri incelesinler orada başkanlığı bulacaklar.” şeklinde konuştu.

UYUMLU BİR KADRONUN OLDUĞUNA ŞAHİTLİK EDİYORUM

Altunay, sözlerine şöyle devam etti: “Dolayısıyla şimdi Keşan’la ilgili şunu söyleyeyim. Burası ile alakalı ne Edirne için ne de Keşan için benim özelde hiçbir siyasi düşüncem asla olamaz. ‘Neden sık geliyor acaba, neden toplantılara katılıyor’ Sorusunun da cevabını burada vermiş olayım. Şimdi biz sürecimizi dolduruyoruz. Eğer bir dönem daha görev alacaksak bulunduğumuz yerde alırız. Onun dışında asla olmaz. Eğer varsa bir bilgi birikimi onu hemşerileriyle paylaşmak kadar da doğal bir şey olamaz. Eğer yapabileceğim bir şey varsa da doğup büyüdüğüm yere katkı sağlamak benim için çok ulvi bir görevdir. Bunu da yapmak boynumun borcudur. Burada şunu görüyorum. Zaman zaman kadrolar değişti. Yönetimler farklılaştı. Ama iddia ediyorum bugün il yönetimiyle, ilçe yönetimiyle uyumlu bir kadronun olduğuna şahitlik ediyorum.”

KEŞAN’IN KALKINMASI AÇISINDAN CİDDİ KATKI SAĞLAYACAK

Saros körfezi ile ilgili yapılan çalışmalar hakkında bilgisi olduğunu ifade eden Altunay, “Enez’den Gelibolu’ya geçecek sahil yolu, Karadeniz sahil yolu ne kadar önemliyse bir o kadar önemlidir. Hele ki Cumhurbaşkanının açıklamış olduğunu ‘Çanakkale 1915’ adını koyduğu köprünün de önümüzdeki 18 Mart’ta artık kazmanın vurulacağını ifade ettikleri bugünlerde buralarda ona uygun projeler üretmek konumundayız. Artık buradan ciddi trafik akışı sağlanacak ve İstanbul’a gidişler bile buradan gidip Osman Gazi köprüsüyle son bulacak. İnsanlar gezmeyi ve seyahati seviyor. Bu güzergâh üzerinde yapılacak her tesis, olabilecek geniş yollar, olabilecek diğer atılım mekanizmaları Keşan’ın kalkınması açısından ciddi katkı sağlayacak. Bir organize sanayi bölgesi çalışması var. Köylerden göçü engelleyebilecek yapıda. Yeri çok güzel seçilmiş. Kasabaya yoğunlaşmayı engelleyecek. Büyük bir istihdam demektir. Bir o kadar esnafın ekmek yemesi demektir. Yeni merkezi alanların açılması demektir.”

BAZEN DEZAVANTAJLAR ÇOK FAYDA SAĞLIYOR

Doğalgaz sıkıntısıyla Keşan’ın hava kirliliğinde birinci gösterilip gazetelerde manşet olduğunu dile getiren Altunay, “Ben o zaman bir şey söylemiştim. Gazeteci arkadaşlar buraya geldiğinde sordu,‘En kirli havayı soluyoruz. Neler diyeceksiniz.’ şeklinde. Bende çok şanslınız demiştim. Bu bir nimet, bir yer ön plana çıkıyorsa hizmet oraya çabuk yetişir. Gaziosmanpaşa’da yıllardır oturuyorum. 1977’den beri, Recep Tayyip Erdoğan belediye başkanı olduğunda İstanbul ölçümlerinde en kirli hava orada çıkmıştı. Kadıköy veya Bakırköy değil de ilk kazma Gaziosmanpaşa’da vuruldu. Oralar soba yakarken biz doğalgazı kullanıyorduk. Şimdi Keşan aynı konumda demiştim. Ve çalışmaların başladığını öğrendim. Bazen dezavantajlar çok fayda sağlıyor.”

SADECE ÜSTÜNÜ KAPAT BİR PAZAR ALANI YAP DEĞİL

Belediye olarak gerçekleştirdikleri projeleri anlatan Altunay, projeler tasarlayıp bunları gerçekleştirmenin önemini vurgulayarak “2 sene sonra televizyonların alt yazılarında İstanbul’da bir ilki okuyacaksınız. İstanbul’da sokağında pazar kurulmayan tek ilçe Sultangazi diye geçecek. Tüm mahallelerin içinde kapalı pazar konseptini kuruyoruz. Bu sadece üstünü kapat bir pazar alanı yap değil tabi ki böyle bir pazar yok bizde tamamen tam teşekküllü bir bina ve kotlu yerler seçilmiş en alttan girdiğinizde pazara giriyorsunuz. Üst kottan girdiğinizde pazarı, otoparkı görmüyorsunuz. Bir yaşam merkezine giriyorsunuz. Her pazar bir otoparktır ve her otoparkın üzerinde bir yaşam alanı vardır.”

ZENGİNDEN ALIYORUZ VE FAKİRE VERİYORUZ

Belediyelerin neler yapabilecekleri hakkında konuşan Altunay, “Elden Ele Yardım Merkezimiz var. Zenginden alıyoruz ve fakire veriyoruz. Sistemimizi kurduk. Önce kendim gezdim, toplantılar yaptım, iş adamlarına anlattım. Zenginlerden gelen yardımları depolarımıza koyuyoruz. Bu gelen malların hepsine belli bir puan veriyoruz. Fakirlere ihtiyacını belirlediğimiz oranda belli bir puan dolu kart veriyoruz. 6 ay süresince kullanabiliyor. Bu kişiler geliyor. İçeride kendine göre uygun ne varsa puanlarına bakıyor. İhtiyacına göre içeriden alıyor ve çıkarken verdiğimiz karttan ödemesini yapıyor. Kimseyle de muhatap olmak zorunda kalmıyor. Alınan üründe kimin malıysa o kişide sistem üzerinden internetten kimin aldığını kime gittiğini görüyor. Bu sayede güven de sağlanıyor.”

3 ÜNİVERSİTENİN DE BİNALARINI BİZ YAPIYORUZ

Türkiye’nin 1 numaralı üniversitesi ile anlaşma yaptıklarını belirterek toplamda 3 üniversitenin ilçelerinde yer alacağını kaydeden Altunay, son olarak şunları belirtti:“Şuanda 3 üniversitenin de binalarını biz yapıyoruz. Yurtlarını biz yapıyoruz. Bunlar yapılırken otellerde geliyor. Her şeyini biz temin ediyoruz. Bunu belediye olarak yapıyoruz. Bizim işimiz değil hiç duydunuz mu? Belediye üniversite yapıyor diye. 100 milyonluk yatırıma giriyoruz belediye olarak. Ama birde ilçenin kazancını düşünün bir sene sonra okullar bittiğinde 10 bin üniversite öğrencisi gelecek oraya bunun ekonomik, sosyal ve kültürel kazancını düşünün burada ev tutacaklar, bakkaldan alışverişini yapacaklar veya sinemaya gidecekler. Öğrencinin girdiği yer kalkındığı için bunu yapıyoruz.”