Mercan: “Hayalim, Keşan’da  herkesi kucaklayan,

itibarı yüksek bir belediye tesis etmek”

 

AK Parti Keşan Belediye Başkan Aday Adayı Mustafa Mercan, dün, Keşan FM’de Yılmaz Özkaya’nın sunup yönettiği “Gündemde Öne Çıkanlar”  programına konuk oldu.

Saat 14.15’te başlayan programda ilk olarak kendisi hakkında bilgiler veren Mercan, şöyle dedi: “Öncelikle Keşan FM aracılığıyla tüm Keşan halkına sevgi ve saygılarımı gönderiyorum. Keşan’da ticaret, tarım ve hayvancılıkla uğraşan geniş bir ailenin üyelerinden birisiyim. 1969 yılında Keşan’da doğdum. Evliyim. Bir üniversiteyi bitirmiş oğlum, bir de üniversiteye başlayacak kızım var. Kendim zamanında Güzel Sanatlar Resim bölümüne kaydımı yaptırmamıştım. Üniversite tahsilimi bugüne bıraktım. Yöneticilik ve organizasyon konusunda İşletme bölümü okuyorum. Şimdi ise çocuklarımla beraber hâlâ öğrenci konumundayım.”

“SİYASETLE UĞRAŞMA ADINA İŞİMDEN AYRILDIM”

Daha sonra aday adayı olma konusuna değinen Mustafa Mercan sözlerini şöyle sürdürdü: “Benim aday adaylığı hikayem şu şekilde gelişti; 1-1,5 yıldan beri konu açıldıkça benim adım da zikredilmeye başlanmıştı. Ben de her zaman siyasetin ciddi bir iş olduğuna inanmışımdır. İşadamlarının veya Keşan’da yaşayan insanların, ülkede yaşayan insanların siyaseti mutlaka takip etmesi gerektiklerini her zaman söylemişimdir. Bazı gelişmeler oldu. Bakanımız bizi siyaset yapmaya çağırdığında, siyasetle ticaretin bir arada olmayacağı söyledi. Ama ben Keşan’da siyasetle ilgilenilmesi gerektiğini söyledim. Bu dönemde siyasette ve ticarette Keşan’da fırsatlar olduğunu düşündüm. İşlerimi beraber çalıştığım aile üyeleriyle değerlendirip bu işi daha ciddi yapma kararı aldım. Resmi olmayan aday adaylığımı başlatma sürecine girdim. Sadece siyasetle uğraşma adına işimden ayrıldım.”

“KENDİMİ HAZIR HİSSETTİĞİMDE SİYASETE GİRDİM”

Keşan’da siyasetin önemli olduğunu vurgulayan Mercan, daha sonra siyasi geçmişinden örnekler vererek şu konulara değindi: “Bir şeylere özleminiz varsa ve bu siyasetse bunun parti kanalıyla olması lazım. Ben daha önce Anavatan Patisi’nin Gençlik Kolları üyeliği, Gençlik Kolları Başkanlığı, Yönetim Kurulu Üyeliği ve başkan vekilliği gibi görevlerde bulundum. Tabii o dönemi kapattık, ticaretimize döndük. Ben Mercan Şirketler Grubu içerisindeki yöneticilik görevimden, siyasetle daha samimi olabilmem için elimi ayağımı çektim. Ben Keşan’ı çok seven burada yaşayan biri olarak AKP’ye üye oldum. İlk dikkatimi çeken; hususuydu. Ben ayrı bir yöntem seçmek istiyorum. Ben teşkilata, söylemiştim. Gerçekten de öyle yaptım. Ben kendi niyetimi anlatma çabası içersindeyim. Etrafımızın farkında olmalıyız. Keşan ticaret açısından gün geçtikçe gelişiyor. İpsala’da bizlere hizmet eden Hamzadere Barajı var, insanların denize girdiği Saros var, turizm sektörümüz var, üniversitelerimiz var. Bunların farkında olmamız lazım. İnsanların alışkanlıklarından vazgeçmesi lazım. 5 defadır oy veriliyor. İnsanların bu kararı gözden geçirmeleri lazım. Ben kimseyi eleştirmiyorum ama bizim gibi düşünen insanların da ayağa kalkmaları gerektiğini düşünüyorum.”

“HER ÜÇ KİŞİDEN BERİ AKP’YE OY VERİYOR”

Amacının siyasette rekabeti artırmak olduğunun da altını çizen Mustafa Mercan, her üç kişiden birinin AKP’ye oy verdiğini ve bunun da yadırganacak bir şey olmadığını belirterek, “Benim 2 yıldır AKP’ye yakınlaşmam yadırganıyor. Edirne’de her 3 kişiden 1 kişi AKP’ye oy veriyor. Bu garip karşılanacak bir şey değil. Keşan’da böyle bir yapı var ama ben bu yapıdan dolayı CHP’yi suçlamıyorum. Bizim gibi düşünen insanların cesaretsizliğinden dolayı böyle oluyor. Siyasete kalite getirmek gerekir. Eğer karşınızda ne kadar güçlü bir yapı olursa hizmet erbabı da o kadar güçlü olur. Benim amacım siyasette rekabeti arttırmak. Bunu da söylemleri bozmadan ve kimseyle kavga etmeden yapmalıyız. Ben önce partime güvendim, sonra kendime ve Keşan halkına güvendim. Kimisi >  derken biz büyüdük.” dedi.

“AKP İKTİDARI KEŞAN’A GELMELİ”

AK Parti Belediyeciliği’nin Keşan’a mutlaka gelmesi gerektiğine inandığını belirterek sözlerini sürdüren Mercan, şöyle dedi: “AKP iktidarının Keşan’a mutlaka gelmesi gerektiğine inanıyorum. Daha duyarlı, her şeyin daha iyisini talep eden insanlara hitap edecek bir belediye olması lazım. Kimseyi kötülemiyorum. Keşan’da 25 yıldan beri hizmette bir değişme olmadığını görüyoruz. Mutsuz ve karamsar insanların mücadele etmesi gerekiyor. Ben teşkilatı destekleyen çalışmalar yapmaya çalışıyorum. Ben bazı teklifler aldım. Ama hiçbirini kabul etmedim. Benim metodum alttan gelip insanlara dokunabilmektir. Ekiple gelenlerin metoduna da saygı duyuyorum. Keşan’da bir gücün verdiği bir rehavet var. Bu CHP’nin siyasilerine de işlemiş. Bunun sonucunda eksik çalışma, etrafını görmeme gibi şaşırtıcı sonuçlar doğuyor. Başbakanımızı etrafını görmemekle suçlayanlar, Keşan’da %54 oy alıp kendi etrafını görmüyorlar. Bu çok çarpıcı bir sonuç. Benim hayalim Keşan’da etrafını gören, herkesi kucaklayan, itibarı yüksek bir belediye tesis etmektir. Belediye hamidir, şehrin emin yöneticisidir. Benim ilk hedefim böyle bir yönetim. Güvenilir bir belediye. Dediğim gibi gücün verdiği bir rahatlık var. Ben evlatlarımın Keşan’da daha iyi bir konumda yaşamasını istiyorum. Ben gezdiğim yerlerde diye sordum. Bana ortalama %70’i <10 seneden fazla kalır> diye yanıt verdiler. İnsanlar tahmin edebiliyorlar. Bu yüzden artık refleksleri terk edip oy kullanmaları lazım. Keşan’ın 25 senenin yorgunluğunu atması gerekiyor. Ben bu işe gönüllü girdim gönüllü devam ediyorum. Keşan’a bir katkım olursa ne mutlu bana.”

Mustafa Mercan, radyo programı sırasında, AK Parti’nin yaptırdığı anketlerden de sözederek, anketlerde, aday adayı olabileceği konuşulan Keşan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mustafa Helvacıoğlu ile başa baş denebilecek bir sonuç çıktığını da dile getirdi.

Mercan ayrıca, Keşan’da AK Parti’nin belediye başkan adayını belirlemede, Sağlık Bakanı Edirne Milletvekili Mehmet Müezzinoğlu’nun büyük etkisinin olacağını da kaydetti.






 

Bezbaş: “Keşan’ın AK Parti belediyeciliğine değil, liderlik yeteneği

olan iyi bir CHP’li belediye başkanına ihtiyacı var, o da benim”

 

CHP Keşan Belediye Başkan Aday Adayı, Keşan Final Dergisi Dershanesi Kurucu Temsilcisi ve Medya Keşan Gazetesi sahiplerinden Mustafa Bezbaş, dün, Keşan FM’de yayımlanan “Gündemde Öne Çıkanlar” programına konuk oldu.

Yılmaz Özkaya’nın sunup yönettiği program saat 14.45’te başladı. Programa, kendini tanıtarak başlayan Bezbaş, ticari hayatının Keşan’ın gözü önünde olduğunu belirerek, “Ben Mustafa Bezbaş, kendisi için yaşamayan, bir gün toplumun ona görev vereceğini düşünerek, hareketlerini ona göre organize eden, kendini ona göre yetiştiren Keşanlı bir köy çocuğuyum.” dedi.

Şimdiye kadar siyasi parti gözetmeden Keşan için birçok çalışma yaptığını ifade eden Mustafa Bezbaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğitimci olarak dışarıdaki seminerlerde gördüklerimi Keşan’a katmaya çalıştım. Ben geçen dönemde de aday adaylığı teklifi aldım ama o zaman aday adayını genel merkez belirliyordu. O zamanki milletvekili Rasim Çakır bana, Keşan halkının gönlünde olduğumu ve bu teklif karşısında ne düşündüğümü sordu. Abdülaziz Çıkıkçı da buna şahittir. Ben de kendisine Mehmet Özcan’ın başarılı bir belediye başkanı olduğunu, hizmetlerinin devam ettiğini ve henüz yorulmadığını söyledim. Ancak şimdi o zaman geldi. Mehmet Özcan yoruldu. Arkadaşlarımdan da bana bu yönde teklifler geldi ve bu yola çıktım. Tabii ki, zor bir süreç. Bu nedenle, arkadaşlarımın ve ailemin onaylarını aldım ve aday adayı oldum.”

“ADAY ADAYLIĞINI ERKEN AÇIKLAMAK DEZAVANTAJ DEĞİL”

Özkaya’nın “Siyasette aday adaylıklarının erken açıklanması bir dezavantaj mı?” şeklindeki sorusunu da yanıtlayan Mustafa Bezbaş, Keşan Belediye Başkanlığına aday adayı olacağını 2 yıl kadar önce deklare etmeye başladığını hatırlatarak, Bu konu dezavantaj olmadı. Eleştirileri dinledim ve kendimi ona göre değiştirdim. 60 bin nüfuslu bir şehrin bir numarası olmaya adaysanız, kendinizi toplumun istediği yönde değiştirmelisiniz. Ben de bunu yaptım. Güzel tepkiler alıyorum. Sade vatandaşın tepkisi çok güzel. Şu anda, programladığımız çerçevede çalışmalarımı yapıyorum. Keşan’da temayül yoklaması yapılacağı belirtiliyor, ben de ekibimle buna yönelik çalışıyorum. Şu ana kadar CHP’de faaliyet gösteren bir isim olmadığım söyleniyor. Mehmet Özcan da CHP’de faaliyet göstermedi ama seçildi. Üstelik ben sürekli CHP içinde olduğum için o kitleyle biraradayım. Partide resmen bulunamayışım, dershanedeki görevim nedeniyle yasal olarak siyasi parti üyesi olamadığımdan  kaynaklandı, bu yüzden partimden istifa ettim ancak partimle irtibatımı hiç kesmedim.”

“BAŞKA BİR GÖREV KABUL ETMEM”

“2004 yılında da 5 adaylı bir seçimde 3 aday seçimi kaybedince belediye meclisi üyesi oldu. Bu seçimde de aynı durum olursa, aday seçilecek kişinin listesinden belediye meclisine girer misiniz?” şeklindeki soruya da net cevap veren Bezbaş, “Ben belediye başkanlığı makamına talibim. Eğer aday seçilemezsem kesin olarak başka bir yere aday olmam. Başka bir görev kabul etmem. Ama ihanet de etmem. Eksikliği kendimde arar, ailemi alır sade bir vatandaş olarak partimi destekler, seçim sürecinde çalışırım. Başkana bir ekip kurma hakkı vermek lazım. Doğru yöntem budur.” dedi.

“CHP ÜYESİNİN FİKRİNİ ÖNEMSİYORUM”

Temayül yoklamasında süreç nasıl işleyecek?” şeklindeki soruya da cevap veren Mustafa Bezbaş, şöyle dedi: “Bize gelen son bilgilere göre, ilçemizde süreç şöyle işleyecek: Temayül yoklamasında mevcut belediye başkanları dışarıda bırakılacak ve diğer aday adayları arasında oylama yapılacak. Seçilen kişi belediye başkanıyla yarışacak. İki kişi arasında anket yapılacak. Artık objektif kriterler var. Ben Keşan’da siyaset yapacağım. Buradaki kişiler isterlerse ben seçileceğim. Ben CHP üyesinin fikrini önemsiyorum. Bakalım üye seni beğeniyor mu? Bu yüzden, temayül yoklaması yapılması gerekir”.

“20 BİN OY ALACAĞIMI SANIYORUM”

“Mehmet Özcan %54 oy alarak seçilmişti. Siz bu çıtayı yükseltebilir misiniz?” sorusuna, 20 bin oy alabileceğini belirterek yanıt veren Bezbaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Oran ne olur bilemem ama 20 bin oy alabileceğimi sanıyorum. Yerel seçimlerde aday çok önemli. Benim Keşan’da 3 bin tane hısım akrabam var. Sırtımı dayadığım bir topluluk var. Toplum adına elimden gelen her şeyi yaparım.. Ben hayalleri olan, insanlık için çalışan biriyim.”

“SOSYAL BELEDİYECİLİK YAPACAĞIM”

“Eğer seçilirseniz, Keşan Belediye Başkanı Mustafa Bezbaş, ne yapar?” sorusunu da yanıtlayan Mustafa Bezbaş, şunları söyledi: “Ben sosyal belediyecilik yapacağım. CHP’li belediyelerin yaptığı çok güzel sosyal işler var. Eskişehir Belediyesi dünyanın en önemli belediyelerindendir. Müthiş bir başarı bu. Sosyal belediyecilik yapılıyor. İzmir Belediyesi de başarılı. Mustafa Sarıgül gibi sevilen ve sayılan, toplumun istediği kişilerin önüne set çekemezsiniz. Mustafa Sarıgül aday gösterilecek ve İstanbul Belediyesi’ni alacak. Büyük insanların gelişleri de büyük olur. Keşan’da yapılacaklara gelince, ilk olarak Halk Ekmek’in işlettiği bütün yerler belediyeye geri dönecek. Bunları belediye işletecek. Yapabileceklerimizi söylüyorum. Belediye bunları işletecek ve kar edecek. Bunları Keşan halkına döndürecek. Keşan’ın iyi bir yöneticiye ihtiyacı var. Halk ekmek işletecek, elde ettiği gelirle 5 tane otobüs alacak. İnsanlara şehitlikleri, camileri gezdireceğiz. Keşan halkı gezemiyor, biz gezdireceğiz. Ben konuya böyle bakıyorum. Eğitimci olduğum için burs konusunu da çok önemsiyorum. Ben öğrencilere burs bulacağım. Zenginlerin kapısında yatacağım ama parasızlık nedeniyle okuyamayan kalmayacak. Yaptığımız yüzeysel bir tespite göre Keşan’da hiç çocuğu olmayan 300 aile var. Belediye başkanı olarak onlara gideceğim, ‘okuyan öğrencileri sahiplenin, onlar sizin evladınız olsun’ diyeceğim. Keşan’ın ciddi anlamda yüksek öğrenim yurduna da ihtiyacı var. Bunu yapacağım. Keşan yüksek okullarla kalkınır. Toplumsal hayat renklenir. Bize bundan sonra ağır sanayi olmaz. Birinci sınıf tarım toprakları üzerinde yaşıyoruz. Burası turizmle ve eğitimle kalkınır. Turizme gelince Erikli Sahili çok önemli. iddialarına katılmıyorum. Erikli’de çok ciddi iş potansiyeli var. Bunu engellememek lazım. Ayrıca, belediye olarak vatandaşın cenazesiyle ilgili her şeyi biz üstleneceğiz, vatandaşlarımıza acısını yaşamak kalacak. Ben bir dönem için adayım. İki dönem istemiyorum. Ancak halk beni çok başarılı bulur da bir dönem daha devam etmemi isterse devam ederim ama asla 2 dönemden fazla yapmam. Belediye başkanı olduğumda bizden sonra gelecek kadroları yetiştireceğim. Gençlerin özgüven kazanıp bizlerden sonra görevi devralmaları için çalışacağım.”

“KEŞAN’A LİDER LAZIM”

Daha sonra AK Parti Belediyeciliği’nin Keşan’a hiçbir şey veremeyeceğinin altını çizen Bezbaş, “AK Parti Belediyeciliği Keşan’a hiçbir şey veremez. Keşan’ın AK Parti belediyeciliğine değil, liderlik yeteneği olan iyi bir CHP’li belediye başkanına ihtiyacı var, o da benim! Ben dershaneci biriyim çok çalışıyorum. Öğle yemeği saatim yok. Belediye başkanı olunca da böyle çalışacağım. Sağlık Bakanımız var. Ne yatırım geldi? Getirseydi Malkara’ya getirirdi. Benim Malkara’da da dershanem var, o yüzden gidip geliyoruz, Malkara’da yollar Keşan’ın 3 katı bozuk. Bağcılar’da da durum aynı. Bence görevini layıkıyla yapanlar ve yapamayanlarla yarı yapanlar var! Mehmet Özcan ilk dönem çok iyi çalıştı. Ancak ikinci dönem yoruldu. Ben hizmetlerimi kendi başıma yapmayacağım. yok! Ben her şeyi bilen adam değilim. Bilenden hizmet alırım. Ayrıca yapacağım her şeyi halka sorarım.” şeklinde konuştu.

“Ben yaptım, oldu” anlayışının AK Parti Hükümeti tarafından sıklıkla uygulandığını belirten Bezbaş, örnek olarak, 66 aylık çocukların okula başlatılmasını verdi. Bu anlayış yüzünden 450 bin çocuğun geleceğiyle oynandığını, bir kuşağın yok olduğunu vurgulayan Mustafa Bezbaş, “Bu çocukların %80’i okuma yazmayı öğrenemedi. Bu yüzden de travma yaşadı, aileleri rapor almak zorunda kaldı. Bir kuşak yok oldu. Sonra da geri adım atmak zorunda kaldılar. Bu acı örnek, ‘ben yaptım, oldu’ anlayışının ne kadar yanlış olduğunu bir kez daha gösteriyor.” diye konuştu.

AK Parti hükümetinin, Keşan ve çevresini de yakından ilgilendiren ayçiçeği konusunda çiftçiyi görmezden geldiğini de vurgulayan Bezbaş, Türkiye’nin, Dünya’nın en büyük yağ ithalatçılarından biri olduğunu belirterek, “Başbakan, Suriye’den gelenler için 2 milyar dolar harcadığını söylüyor. Oysa ayçiçeğine kilogramda 50 kuruş destek verse, üretim göz önüne alındığında 500 milyon lira eder. Yapılan harcamaların yanında çerez parası!” dedi.