Edirne Arı Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Erdoğan Altınordu, Medya Keşan’a yaptığı açıklamada, içinde bulunulan ilkbahar ve yaklaşan yaz mevsimi nedeniyle arıcıların yapması gereken hazırlıklar konusunda bilgi verdi.

Havaların ısınmaya başlamasıyla birlikte, arıları yaz düzenine geçirme zamanının geldiğini belirten Altınordu, ilkbaharda alınacak basit önlemlerle sorunun çözülebileceğini belirterek, “İlkbaharda alacağımız basit önlemler, arı kolonisinin üretim dönemini emniyetli bir şekilde geçirmesini sağlar. İlkbaharın ilk günlerinde arıcının kovanlar üzerinde yapacağı çalışmaların, o seneki bal verimi üzerinde çok büyük etkileri olur. Bilinçli bir arıcı ilkbahar bakımını ihmal etmeyerek, arılıktaki problemleri en baştan çözer ve bal toplama mevsiminde arılarını en verimli şekilde çalıştırır.” dedi.

“ARICININ HEDEFİ ARI SAYISINI ARTIRMAK”

Arı ve kovanlarının ilkbahar bakımlarının, bal verimi ile doğrudan ilgili bir çalışma olduğunun altını çizen Erdoğan Altınordu, “Verimi yüksek ürün almak isteyen arıcının hedefi, bal toplama mevsimine kadar kovandaki arı sayısını mümkün olduğunca çok artırmak olmalıdır. Bal toplama mevsiminde bu sayıyı 80 ile 100 bin yapabilen arıcı o sene istediği miktardaki balı alabilir. Bu sayı ne kadar düşük olursa arının getireceği ve depolayacağı bal da o kadar az olur. Arazide nektar akımının yoğunlaştığı günler olarak tanımlayabileceğimiz büyük bal toplama mevsimi, ortalama olarak 10 ile 30 günlük bir süreyi kapsar. Bu dönemde bitkilerin oluşturduğu nektar miktarı en üst seviyeye çıkar. Bu süre yıl, iklim, mevsim ve coğrafi koşullara göre değişir. Arılar günlük ihtiyaçlarından artan balı ancak bu mevsimde kovanlara depolayabilirler.” şeklinde konuştu.

“HAVALAR ISINMADAN KOVAN AÇILMAMALI”
Altınordu
, sözlerini şöyle sürdürdü: “Arılar ilkbaharın sıcak günlerinde özellikle dışkılamak için dışarı çıkma fırsatını kaçırmaz. Etrafta çiçekler açmaya başladığı zaman artık kovana polen de taşımaya başlarlar. Fakat geceleri soğuk ve gündüzleri de sıcaklık değişken olduğu için, havalar iyice ısınıncaya kadar kovanı açmak doğru değildir. Çünkü böyle bir hareket yavruların üşümesine neden olacağı gibi, kovan ısısını düşürdüğü için kovan içindeki bal tüketimini de artırır. Ayrıca soğuk havalarda kovan kapağının açılması arıları paniğe sevk eder ve çok hırçınlaştırır. Bu yüzden havalar ısınıncaya kadar kovanı dıştan muayene ederek ve arıların hareketlerine bakarak problemleri tespit etmek gerekir.

Ana arının varlığı, besin durumu, kovan mevcudu, hastalık durumu kontrolleri yapılmalı.”

“HASTALIK KONTROLLERİ ÖNEMLİ”

Arı kovan mevcudunun ve hastalık kontrollerinin de önemine değinen Erdoğan Altınordu, sözlerini şöyle tamamladı: “İşçi arılar kovana birer ikişer girip çıkıyorlarsa, kovanın arı mevcudu az ve dolayısıyla zayıf sayılır. Ama işçi arıların canlı bir şekilde üçer beşer girip çıkması o kovanın güçlü olduğunu gösterir. Ayrıca akşam arılar yerlerine girdikten sonra, kovana kulağımızı dayayıp bir elimizle tıklatınca, güçlü kovanlar çok hızlı tepki verir ve güçlü bir vızıltı çıkarır. Güçsüz kovanların vızıltısı ise çok zayıftır. Hastalık durumu kontrollerinde ise; kovandaki arıların herhangi bir hastalığa yakalanıp yakalanmadığı da uçuşları gözlemlenerek tahmin edilebilir. Dıştan muayene esnasında problem tespit edilen kovanlar işaretlenerek, içten muayene esnasında ilk önce bunlara bakılmalıdır.”