Edirne Barosu Keşan Temsilcisi Atalay Tutal, dün yaptığı açıklamada, “Hakimler ve savcılar kanunu ile bazı kanun ve kanun hükmünde kararnamelerde değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi”yle ilgili bilgilendirmede bulundu.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Adalet Komisyonu’nun kabul ettiği metin hakkında incelemede bulunan Tutal, öncelikle ceza yargılamasına ilişkin hükümleri değerlendirerek, “Teklifin 40. maddesi ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, ceza mahkemesinin birden fazla dairesi olan yerlerde daireler arasındaki iş dağılımını belirleme yetkisi verilecektir. Bu madde ile ÖYM’lerin yerini İCM’ler alması ihtimali doğmaktadır. Teklifin 41. maddesi ile Ceza Muhakemesi Kanunu'nun, ‘Şüpheli veya Sanıkla İlgili Arama’ başlıklı 116. maddesinde yapılan değişiklikle, ‘yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda somut delillere dayalı kuvvetli şüphe varsa; şüphelinin veya sanığın üstü, eşyası, konutu, işyeri veya ona ait diğer yerler aranabilir’ ifadesindeki ‘somut delillere dayalı kuvvetli’ ibaresi, ‘makul’ olarak değiştirilecektir. El koymanın kapsamı genişletiliyor. Teklifin 42. maddesi ile Taşınmazlara, hak ve alacaklara el koymanın kapsamı genişletilerek ve TCK'da ‘Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar’ başlığında sayılan; ‘Anayasayı ihlal’, yasama organına karşı suç, hükümete karşı suç, hükümete karşı silahlı isyan, silahlı örgüt, silah sağlama ve suç için anlaşma soruşturmalarında da el koyma kararı verilebilmesi öngörülmektedir.” dedi.

TELEKOMÜNİKASYON YOLUYLA İLETİŞİMİN TESPİTİ KOLAYLAŞTIRILIYOR

Atalay Tutal, telekomünikasyon yoluyla iletişimin tespitinin kolaylaştırıldığını ifade ederek, şunları söyledi: “Teklifin 43. maddesi ile şüpheli veya sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişimin tespitinin; soruşturma aşamasında hakim, kovuşturma aşamasında mahkeme kararına istinaden yapılacağı öngörülmüş ve başkaca delil elde edilememesi şartına bağlı olmaktan çıkarılmaktadır. Ayrıca CMK 135’te yer alan katalog suçlara ‘Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak’ ile ‘Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar’ eklenecektir. Teknik araçlarla izlemenin kapsamı genişletiliyor. Teklifin 44. maddesi ile Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Teknik araçlarla izleme başlıklı 140. maddesinde yer alan katalog suçlara, ‘Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak’ ile ‘Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar’ eklenecektir. Müdafiin dosya incelemesine kısıtlama getirilecek. Teklifin 45. maddesi ile Müdafiin soruşturma dosyasının içeriğini incelemesi veya belgelerden örnek almasına kısıtlama getirilmesi öngörülmüştür. Müdafiin dosyanın içeriğini incelemesi veya belgelerden örnek alma yetkisi soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecekse savcının istemiyle hâkim kararıyla kısıtlanabilecektir. Bu kısıtlama ancak; ‘kasten öldürme, cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, devlet suçlarına karşı suçlar ve casusluk, silah kaçakçılığı, zimmet, kaçakçılıkla mücadele’ kapsamındaki suçlara ilişkin soruşturmalarda geçerli olacaktır. Asliye cezada savcı duruşmaya çıkmayacaktır. Teklifin 46. maddesi ile 31 Aralık 2019 tarihine kadar, asliye ceza mahkemelerinde yapılan duruşmalara Cumhuriyet savcısının bulunmayacağı ve katılma hususunda Cumhuriyet savcısının görüşünün alınmaması öngörülmüştür.

DANIŞTAY HAKKINDAKİ HÜKÜMLER

Danıştay üyeliği için kıdem şartının düşürüldüğünü dile getiren Tutal, “Kanun teklifinin 8. maddesi ile Danıştay üyesi seçilebilmek için hâkimlik ve savcılık mesleğinde yirmi yıl çalışmış olmak şartı on yedi yıla düşürülmektedir. Danıştay’ın içişlerinde katılımcılık azaltılıyor. Kanun teklifinin 9. maddesi ile Danıştay tetkik hakimlerinin görev yerlerini belirleme yetkisi ve 11. madde ile üyelerin dairelere ayrılması yetkisi Başkanlar Kurulundan alınarak Başkanlık Kurulu’na verilmektedir. Kanun teklifinin 12. maddesi ile İdari İşler Kuruluna seçilecek üyelerin Genel Kurulca değil Başkanlık Kurulu’nca seçilmesi benimsenmektedir. Kanun teklifinin 14. maddesi ile iş yükü bakımından zorunluluk doğması durumunda, vergi dava dairelerinin birini idari dava dairesi olarak, idari dava dairelerinin birini vergi dava dairesi olarak görevlendirebilme yetkisi Başkanlar Kurulu’ndan alınarak Başkanlık Kurulu’na verilmektedir. Kanun teklifinin 15. maddesi ile özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde Başkanlar Kurulu’na ait olan dava daireleri arasındaki iş bölümü yetkisi Başkanlık Kurulu’na verilecek ve Genel Kurul’un onayı da kaldırılacaktır. Kanun teklifinin 18. maddesi ile Başkanlar Kurulunun kararlarına karşı Genel Kurul’a başvurma olanağı kaldırılacak ve bu kararlar aleyhine başka bir yargı merciine başvurulamayacağı hükme bağlanacaktır. Kanun teklifinin 18. ve 19. maddeleri ile a) üyelerin görev yerlerini, dairelerin iş durumunu ve ihtiyaçlarını göz önünde tutarak belirlemek, b) zorunlu hallerde daire başkanı ve üyelerin dairelerini değiştirmek. c) Danıştay tetkik hâkimlerinin çalışacakları daireleri, kurulları ve görecekleri işleri belli etmek ve gerektiğinde yerlerini değiştirmek. d) daireler arasında iş bölümünü belirlemek. Yetkileri Başkanlar Kurulundan alınarak Başkanlık Kurulu’na verilmektedir. Kanun teklifinin 19. maddesi ile Başkanlık Kurulu’nun kararlarının kesin olduğu ve bu kararlar aleyhine başka bir yargı merciine başvurulamayacağı kararlaştırılmaktadır.” diye konuştu.

DANIŞTAY’DA İKİ YENİ DAİRE KURULUYOR

Atalay Tutal, Danıştay’da iki yeni dairenin kurulacağını kaydederek, şunları aktardı: “Kanun teklifinin 10. maddesi ile idari daire sayısı 2’ye, toplam daire sayısı 17’ye çıkarıldı. Danıştay’a 37 yeni üye ve 2 yeni başkan kadrosu tahsis edilmektedir. Danıştay üyeleri için ‘Hukuk ve SBF/İİBF’ yükseköğrenim şartı kalkıyor. Kanun teklifinin 11. maddesi ile Danıştay Kanunu’nun 14/3. maddesi yürürlükten kaldırılmıştır. Buna göre ‘dava dairelerinde görev yapacak üyelerin yükseköğrenimlerini, hukuk veya hukuk bilgisine programlarında yer veren siyasal bilimler, idari bilimler, iktisat ve maliye alanlarında yapmış olmaları gereklidir’ ifadesi Kanundan çıkartılmaktadır. Vergi dava daireleri kurulu yeniden yapılandırılıyor. Kanun teklifinin 12. maddesi ile Danıştay Kanunu’nun 17. maddesinde yer alan ‘Vergi Dava Daireleri Kurulu, vergi dava dairelerinin başkanları ile üyelerinden oluşur’ hükmü yerine ‘vergi dava dairelerinin başkanları ile her vergi dava dairesinden iki yıl için Başkanlık Kurulu tarafından görevlendirilen üç asıl ve üç yedek üyeden oluşur.’ hükmü getirilmektedir. Danıştay yeniden yapılandırılıyor. Kanun teklifinin 21. Maddesi ile kanunun yürürlük tarihinden itibaren 15 gün içinde 39 yeni Danıştay üyeliği için seçim yapılacaktır. Seçimin tamamlandığı tarihten itibaren 15 gün içinde Başkanlık Kurulu, dava daireleri arasındaki işbölümünü ve Danıştay daire başkanları, üyeleri ve tetkik hâkimlerinin hangi dairelerde görev yapacağını yeniden belirleyecektir. Bu süreçte başka dairelerde görülmekte olup da dairesi değiştirilen dava dosyaları mevcut halleriyle ilgili daireye gönderilecektir. Danıştay’a verilen 39 yeni üye ile birlikte üye sayısı 207’ye çıkacaktır.

YARGITAY HAKKINDAKİ HÜKÜMLER

Yargıtay’da da yeni daireler kurulduğunu belirten Tutal, “Kanun teklifinin 22. maddesi ile Yargıtay’da daire sayısı 38’den 46’ya çıkarılmaktadır. Yargıtay’a 129 yeni üye atanacak, böylece Yargıtay’ın üye sayısı 516 olacaktır. Yargıtay’ın içişlerinde katılımcılık azaltılıyor. Kanun teklifinin 23. maddesi ile dairelerin hukuk veya ceza dairesi olarak belirleme yetkisi Büyük Genel Kurul’dan alınmaktadır. Yargıtay cumhuriyet başsavcısı yardımcılarının atanmasında görüş bildiremeyecek. Kanun teklifinin 24. maddesi ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı Başyardımcısı ve yardımcılarının görevlere ve bu görevlerden başka görevlere atanmalarında Cumhuriyet Başsavcısının görüş bildirme yetkisi kaldırılmaktadır. Yargıtay üyeliği için kıdem şartı düşürülüyor. Kanun teklifinin 25. maddesi ile Yargıtay üyesi seçilebilmek için hâkimlik ve savcılık mesleğinde yirmi yıl çalışmış olmak şartı on yedi yıla düşürülmektedir. Tetkik hakimlerinin HSYK’ca atama ve görevden alınmasında Yargıtay’ın görüşü sorulmayacaktır.Kanun teklifinin 26. maddesi ile tetkik hâkimlerin ataması HSYK’ca yapılacak ve Yargıtay’ın görüşü sorulmayacaktır. Yargıtay yeniden yapılandırılacaktır. Kanun teklifinin 28. maddesi ile kanunun yürürlük tarihinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay üyeliği için HSYK tarafından seçim yapılacak olup seçimden sonra Birinci Başkanlık Kurulu yeniden belirlenecek ve oluşan yeni Birinci Başkanlık Kurulu dairelerin iş bölümüne ilişkin karar alacaktır. Bu karar Resmi Gazete’de yayımlandıktan sonra Birinci Başkanlık Kurulu daire başkanları, üyeleri ve tetkik hakimlerinin hangi dairelerde görev yapacağını yeniden belirleyecektir.” dedi.

HAKİM VE SAVCILAR HAKKINDAKİ HÜKÜMLER

Atalay Tutal, idari hakime sınavsız hukuk fakültesi imkanı sağlanacağını ifade ederek, şunları söyledi: “Kanun teklifinin 7. maddesi ile idari yargıda beş yıl süreyle görev yapmış hâkim veya savcılar ile Cumhurbaşkanı tarafından seçilmiş Danıştay üyelerinden hukuk fakültesi mezunu olmayanlara talepleri halinde hukuk fakültelerine sınavsız yerleştirilme hakkı tanınmaktadır. Hakimliğe kabul yaşı ve avukatlıktan geçiş yeniden belirleniyor. Kanun teklifinin 29. maddesi ile hakimlik sınavına giriş için 35 yaş koşulu tekrar belirlenirken, avukatlıktan geçişte bu sınır 45 yaş olarak korunmuştur. Avukatlıktan hâkimliğe geçiş için 5 yıllık tecrübe koşulu 3 yıla indirilmektedir. Hakim ve savcılara zam yapılıyor. Kanun teklifinin 30. maddesi ile hâkim ve savcılara (15 bin) gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarda aylık ek tazminat ödenmesine karar verilmektedir. Buna göre hakim ve savcılara bin 154 TL zam yapılacaktır. Hakim ve savcılara zati silah hakkı tanınacak. Kanun teklifinin 31. maddesi ile hakim ve savcılar, Emniyet Genel Müdürlüğü'nce Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun uyarınca temin edilen yerli veya ithal tabancaları zati silah olarak satın alabilecektir. Hakim ve savcılara ‘Resmi Kimlik’ verilecek. Kanun teklifinin 32. maddesi ile hâkim ve savcılara verilen mesleki kimliğin tıpkı Avukatlık Kimliği gibi resmi belge olarak kabul edilmesi hükme bağlanmaktadır. Hakim ve savcılara disiplin affı getirilecek. Kanun teklifinin 33. maddesi ile adli yargı hâkim ve savcılar ile idari yargı hakim ve savcılara, 14 Şubat 2005 tarihinden 1 Eylül 2013 tarihine kadar verilen uyarma, aylıktan kesme, kınama ve kademe ilerlemesini durdurma cezalarının bütün sonuçları ile affedilmesi ve af kapsamına giren disiplin cezalarının verilmesini gerektiren fiillerden dolayı, ilgililer hakkında disiplin inceleme, soruşturma ve kovuşturması yapılmaması; devam eden disiplin inceleme, soruşturma ve kovuşturmaları işlemden kaldırılacak, kesinleşen disiplin cezaları uygulanmayacağı öngörülmüştür. Derece yükselmesinin durdurulması cezaları ile teklifte belirtilen istisnalar dışında kalan yer değiştirme ve meslekten çıkarma cezaları hakkında 60 gün içinde HSYK Genel Kurulu'na başvurma hakkı tanınmıştır. Genel Kurul başvurunun reddine karar verebileceği gibi, önceki kararın kaldırılmasına veya eyleme uyan alt disiplin cezasına karar verebilecektir.

ADLİ YIL AÇILIŞ TÖRENİ KALDIRILIYOR

Başarısız sayılan hakim ve savcı adaylarına yeni sınav hakkı tanınacağını kaydeden Tutal, “Kanun teklifinin 39. maddesi ile hakim ve savcı adaylarına verilen meslek öncesi eğitim sonunda yapılan yazılı sınavlarda başarı gösteremediği için genel idare hizmetleri sınıfında bir kadroya atanan veya adaylığına son verilenlere, Kanun teklifinin 48. maddesi ile de hâkim ve savcı adaylığı dönemi sonunda yapılan yazılı sınavda başarılı olduğu hâlde Kurul tarafından mesleğe kabul edilmeyenlere yürürlük tarihinden itibaren bir ay içinde, yeni bir yazılı sınava alınmaları talebiyle, Akademiye başvurma hakkı verilmektedir. Adalet Bakanlığı’na yurtdışı teşkilatı kurulmaktadır. Kanun teklifinin 34 ila 37. maddeleri ile 49. maddesi hükümleriyle Adalet Bakanlığı’na yurtdışı teşkilatı kurulmaktadır. Adli yıl açılış töreni kaldırılacak. Kanun teklifinin 27. maddesi ile yargıtay adli yıl açılış töreni Kanundan çıkarılmaktadır. Noterler hakkında da değişiklikler yapılmıştır. Kanun teklifinin 1 ila 6. maddeleri ile Noterlerin çalışmasında kolaylık sağlamak ve elektronik ortamda belge hazırlanmasını temin etmek üzere değişiklikler öngörülmüştür. Ayrıca Noterlik Kimliğinin tıpkı Avukatlık Kimliği gibi resmi belge olarak kabul edilmesi hükme bağlanmaktadır.” diye konuştu.