Ülkenin sahip olduğu doğal, kültürel ve sosyal mirasını yok etme tehdidi olarak görülen bu projenin, bölge çıkarlarına olduğu gibi ülke çıkarlarına da hizmet etmediğine inandıklarını belirten Özcan, “20 yılda ancak tamamlanabilecek olan, ülkemiz borçlandırılarak verilen kredilerle yapılıp, üretilen enerjiyi ülkemize yine parayla satacak olan, idari ya da teknik hiçbir personelini ülkemiz çocuklarından istihdam etmeyen denize deşarj ettiği zehirli su ile bacasından çıkan radyasyon yüklü gazlar ile toprağımıza gömülerek sularımızı zehirleyecek radyoaktif atıkları ile insanlarımızı ve tüm yaşamı yok edebilme potansiyeline sahip bu projeye bölgemiz ve ülkemizin ihtiyacı olmadığına inanıyoruz.” dedi.
Bilimsel ve hukuksal raporlar ortada iken Danıştay da dahil olmak üzere bölgede böyle bir çalışmanın yapılmasının çeşitli derece yargı kurumları tarafından men edilmiş olmasına rağmen Ergene Havzası su toplama rezerv alanlarını ve birinci derece tarım topraklarını zehirleyecek bu girişime halktan aldıkları güçle karşı olduklarının altını çizen Mehmet Özcan, şunları söyledi: “Hukuki zeminde var olan tüm gücümüzü kullanarak buna karşı mücadele edeceğimizi yüksek sesle deklare ediyoruz.”
Toplantıya Özcan’ın yanı sıra; Kırklareli, Edirne, Tekirdağ ve ilçelerinin belediye başkanları katıldı.
