HABER MERKEZİ

Moderatörlüğünü Cavit Deniz’in yaptığı ve saat 13.45’te başlayan programın konuğu gazetemiz Yazı İşleri Müdürü Bülent Saylam oldu. Programda, dinleyicilerin görüşlerine yer verildi.

Programda ilk olarak konuşan Deniz, “Bu programda Keşan’da yerel gündemin öne çıkan başlıkları üzerinde değerlendirmelerde bulunacağız. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Keşan ziyareti, Keşan Pazaryeri Kompleksi, Ticaret Odası seçim süreci, hava kirliliği, Gıda OSB ve yeni hastanenin açılışı konularını ele almaya çalışacağız. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun Keşan Pazaryeri Kompleksi’nin açılışı ile ilgili yaptığı Keşan ziyaretini ele alırsak neler söylemek istersiniz?” dedi.  

Atatürk’ü anarak sözlerine başlayan Saylam, “10 Kasım’ı geçirdik ben Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü 79. Ölüm yıldönümü nedeniyle bir kez daha anıyorum. Kemal Kılıçdaroğlu’nun gelişini ben çok yakından izledim. Açılışa katılanların oturacakları koltuk sayısı az olduğundan dolayı konukların oturmasında sıkıntılar oldu. Bunlar açılışlarda olan şeylerdir. Organize olurken o kısım düşünülmemiş. Belediye Başkanı makamındaki atmosferi sadece fotoğraflardan görebildik. Başkanın odasında çevre il ve ilçelerden gelen belediye başkanları ilçe başkanları samimi pozlar verdiklerini gördüm. Dikkatimi çeken şu oldu; Genel Başkan konuşmasında daha genel gündeme değindi. Bir dizi açılış yapmak üzere yaklaşık 1 saatlik programın ardından Keşan’dan ayrıldı. Edirne, Uzunköprü açılışlarını basından takip ettiğimiz üzere Uzunköprü Belediye Başkanı Enis İşbilen’in 3. dönem sözü gibi bir söylemi oldu Genel Başkan’ın, ardından Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan’a da önümüzdeki yıllarda hizmet edeceğiz sözü ile Recep Gürkan ve Enis İşbilen’in önümüzdeki dönem yerlerini garantilediğini okuduğumuz haberlerden anlıyoruz. Keşan’da büyük bir kalabalık ve coşku vardı. Bir çiftçi kürek hediye edecekti ama çiftçinin eylem biçimi yanlıştı. Derdini anlatamadığı için polisler tarafından saldırı zannedildi.  Aslında o küreği Genel Başkan Kılıçdaroğlu’na verip Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Fakıbaba’ya götürmesini istedi. Bir protesto gösterisiydi ama amacına ulaşamadı.” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gelişi hakkında değerlendirmede bulunan Cavit Deniz de şunları söyledi: “Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun gelişi ile ilgili birkaç cümle değerlendirme yapmam gerekirse katılım olarak bin 600- bin 800 kişi arası bir katılım olduğunu tahmin ediyorum. Ben bu katılımın yetersiz olduğu düşüncesindeyim. Çünkü esnaf ve pazarcı anlamında katılımcı olmadığını tespit ettim. Bence Cumhuriyet Halk Partisi’nde ya bu işi bilen kadrolar yok ya Cumhuriyet Halk Partisi Keşan’da heyecanını yitirmiş veya Cumhuriyet Halk Partililer Belediye ile olan ilişkilerinde heyecanlarını yitirmişler. Açılış yapmak için Genel Başkan geliyor ve 8 dakika konuşuyor. Erdoğan Gümülcineli Cuma günü İlçe Başkanlığı için adaylığını açıklayacak sanıyorum ki bu konulara değinir.”

PAZARYERİ SORUN ÇÖZMEDİĞİ GİBİ SORUN OLDU MU?

Pazaryeri ile ilgili konuşan Deniz, şöyle dedi: “İkinci konumuz pazaryerinin işleyişine ilişkin değerlendirmelerimize geçeceğiz. İlk olarak esnafın ve pazarcıların görüşlerini dinleyelim. Sebzeci esnafının söylediklerinden yola çıkacak olursak; üstü kapalı olmalı diyor, üreticilerin 60-70 kilogram mal getirme hakkı olduğu halde ton ifade ediliyor, yüksek araçların giremediğini söylüyorlar ve giriş-çıkışların çoğaltılması gerektiğini, çevreden örnek alınması gerektiği noktasında da eleştirilerde bulundular. Halkın önüne konulan pazaryeri sorun çözmediği gibi sorun oldu mu?”

HERKESİN BÜYÜK UMUTLAR İLE BEKLEDİĞİ BİR PAZARYERİYDİ

Bülent Saylam konu ile ilgili şunların altını çizdi: “Sorun oldu. Aslında ilk başlangıç çok heyecanlıydı herkesin büyük umutlar ile beklediği bir pazaryeriydi. Hatta Belediye Başkanımızın şöyle bir sözü var 12 Ocak 2013’te; ‘Nasıl hayatınızda önemli günler varsa örneğin evlendiğiniz gün, ilk çocuk sahibi olduğunuz gün gibi heyecanlıyım.’ diyor. 30 Ekim 2012 tarihinde pazaryeri ihalesi gerçekleştiriliyor. Trakya’nın en büyük projesi diyoruz, o ihaledeki bedeli ben söyleyeyim 23 milyon 8 yüz 60 bin TL artı KDV şeklinde, 27 Aralık’ta bir sözleşme imzalanıyor Köşk Düğün salonunda, sözleşmedeki şu ayrıntıyı söylemek istiyorum; o gün konuşmaların yapıldığı kürsüde arkada duran pazaryeri projesinde ortasında havuzu vardı, üstü kapalıydı, şu an gerçekleştirilen pazaryerinin arasındaki fark bu. Pazarcı esnafımızın da ilk olarak dile getirdiği pazaryerinin kapalı olmaması. Ben Belediye Başkanına dostça bize gelen sıkıntıları dile getirdim, ilk olarak engelliler için Belediye’ye girişte sıkıntı var, buraya asansör istiyorlar. Bir sıkıntı da şu büroların dar olması. Başkanımız o gün biraz kızdı; ‘Bitince görürsün.’ dedi. Benim amacım bize gelen sıkıntıları ulaştırmaktı. Açılış yapıldı, engelli asansörü var mı? Yok.”

PORTATİF ÇÖZÜM OLMAZ MI?

Çözüm bulunması adına konuşan Deniz, “Pazar arabalarının indirilmesi için portatif çözüm olmaz mı acaba, Cumartesi günleri oraya koyup kaldırılacak şekilde, Belediye istese bunu yaptırabilir. Yaşlı insanlar aldıkları ürünü Rasim Ergene Caddesi’ne indiremiyorlar. İnsanların günlük sıkıntısını pratikte çözemeyecekseniz, orada neden oturuyorsunuz? Bende bu soruyu soruyorum.” dedi.

İNSANLAR KAPALI OLMASINI İSTİYOR

Programda halk pazarında tezgah açan tuhafiye esnafının görüşlerinin dinlenmesinin ardından Saylam, şunları söyledi: “Tuhafiyecilerden alınan görüşlerde de ortaya çıkan ortak sorun kapalı olmaması, insanlar kapalı olmasını istiyor. İpsala’dan da memnun değiller. İpsala’nın üstü kapalı ancak yanları açık. Şu anlaşılıyor ki tamamen kapalı bir pazaryeri istiyor esnafımız. Bizim buranın soğuğu sert, rüzgarı çok. Tuhafiyeciler de mallarının oraya buraya uçmasını istemiyorlar. En önemlisi de insan gibi ticaret yapmak istiyorlar.”

BÖYLE BİR SÖZ VAR

Pazaryeri Kompleksinde dükkanı olan esnaftan alınan görüşlerinin dinlenmesinin ardından Saylam, “11 Şubat 2017’de pazaryeri açıldı. O gün Başkanımız ve Başkan Yardımcısı Salim Şevik ile birlikte esnafı gezdi. Başkanımız şöyle diyor; ‘Hem esnaftan hem vatandaştan olumlu tepkiler alıyoruz. Pazaryerinde eksiğimizin olduğunu biliyoruz. Bu soruna da arkamızı dönecek değiliz. Bu kadar büyük ve komplike tesisi yaptırdıysak üstünü de kapatmasını çok iyi biliriz.’ Böyle bir söz var. Verilen sözler kapsamında üstünün kapatılması öncelikli olan.” dedi.

Cavit Deniz de şu ifadeleri kullandı: “Esnaf diyor sigortamız atıyor ve bu sorun akşama kadar çözülmüyor. Orada bir site yönetimi var. Site yönetiminin kimlerden olduğunu bilmiyorum diyor. Ben söyleyeyim; mutlaka Cumhuriyet Halk Partili’dir.  Dışarıda aramaya gerek yok. Bu arkadaşımızın pazaryeri site yönetimine yönelik eleştirisi ve yakınması karşısında, orada burnunun dibinde olanları gidip görmemesinin de pek mümkün olmayacağı düşüncesindeyim. Biz nedense kendimizden olanı koruma kollama gibi bir yanılgı içerisindeyiz. Hizmet etme anlamında başarısız olanın siyasal amblemi, düşüncesi ne olursa olsun önemli olan birinci derecede insana hizmet etmektir.”

KIRMIZI LİSTE AÇIKLAMASINI YAPTI

Ticaret ve Sanayi Odası seçimleri için aday olacak yeni bir liste çıkması ile ilgili de konuşan Saylam,  “Geçen haftanın başında Pazartesi günü kırmızı reklamı başladı ve Cumartesi günü de kırmızı liste açıklamasını yaptı. Ticaret Odası seçimleri için ikinci liste de böylelikle ortaya çıktı. TSO seçimlerinde diğer bir durum da, Necmettin Balcı’nın genç adayların bu işe öncü olmalarını ve öncü olacak gençlere de destek vereceğini söyleyen bir açıklaması” dedi.

Seçimler ile ilgili konuşan Deniz, “Değerlendirdiğimizde çeşitli partiden insanların kırmızı listede bir araya geldiğini görüyoruz. Ticaret ile siyaseti karşı karşıya getirmek Keşan’a kaybettirir. Ticaret dünyasının kendi içinde birbiri ile rekabeti tatlı ve hoş görü içinde yürütebilmesi esastır. Diğer türlü Keşan’da mevcut olan durum olumsuz etkilenebilir. Her iki listeye de başarılar diliyoruz. Sayın Helvacıoğlu her türlü çalışmamı 150 kişilik grubumla her türlü yaparım, dedi. Ancak 150 kişilik grubundan bir takım kopmaların olduğunu ve kırmızı listede göründüğünü tespit ediyoruz.” dedi.

KEŞKE DOĞAL GAZ DAHA ÖNCE GELSEYDİ

Hava kirliliği ve Gıda OSB’ye de değinen Saylam, şöyle dedi: “Hava kirliliği, Keşan ile eşdeğer anılan bir cümle ama ben buraya gelirken dikkatimi çekti özellikle Anafartalar Caddesi’nden geliyordum. Doğal gaz bacalarını gördükçe hava kirliliği ile ilgili bir düşüşün yaşanacağını ön görüyorum. Diğer senelerin ortalamasına baktığımızda büyük bir değişimin olduğunu görüyoruz. Keşke doğal gaz daha önce gelseydi de hava kirliliğinin Keşan ile anılmasını yaşamasaydık.  Biz 3 gündür, kendi sosyal sitemizden Medya Keşan olarak anket yapıyoruz. Sorduğumuz soru şu; Gıda OSB hakkında bilginiz var mı? Çıkan sonuç şu; yüzde 12’ye yüzde 88. Yani halkın bilgi sayısı çok düşük.”

KEŞAN HALKI HASTANENİN AÇILMASINI BEKLİYOR

Keşan’da yapımı devam eden devlet hastanesi ile ilgili Saylam, “28 Ağustos 2016’da İktidar Partisi Keşan İlçe Başkanı Hüseyin Boyalık, hastane 19 Kasım 2016 yılında açacağız diye açıklaması var. Edirne İl Sağlık Müdürü ile bir söyleşi yapılmış o da diyor ki; Keşan’daki yeni hastane Ağustos ayında açılacak. Sayın Hüseyin Boyalık’ın meşhur bir sözü var bilgi kirliliği diye şu anda bilgi kirliliği var, kendisi en son 19 Temmuz 2017’de 90 gün sonra bitecek demişti, 90 gün de 19 Kasım 2017’ye tekabül ediyor. Keşan halkı hastanenin açılmasını bekliyor.” dedi.

Hastane hakkında Cavit Deniz de şunları ekledi: “Radyomuzu arayan bir kardeşimiz var; ben diyor hastane inşaatından mağdur olan bir esnafım, ben oraya yemek hizmeti verdim, çeklerim geri dönmüyor, siyasilere gidiyorum siyasiler sahip çıkmıyor, benim gibi mağdur edilmiş birçok esnaf var, onların alacakları var, hastanenin açılacak haberleri yerine siyasiler benim gibi bölge esnafına sahip çıksa da biz bu alacaklarımızı tahsil etmede bize yardımcı olsalar. İleri demokrasilerde hak arama geriler. Hatta mevcut hastanenin uzman doktor ihtiyaçlarının giderilmediği aşikar. Ben hep söylüyorum, Keşan’ın siyasal kadrolarının yetersiz olduğunu yerel ve genel anlamda iyi yönetilmediğini her programda söylüyorum.”

Program dinleyicilerin görüşleri ve değerlendirmeler ile devam etti.