CHP Keşan İlçe Başkanlığı Gençlik ve Kadın kolları, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı nedeniyle dün, bayram töreninin ardından kahvaltı verdi. Kahvaltıya, CHP Edirne Milletvekili Kemal Değirmendereli, Belediye Başkanı Mehmet Özcan, CHP Keşan İlçe Başkan Vekili Serdar Dinçer, CHP Edirne İl Kadın Kolları Başkanı  Çiğdem Gegeoğlu, CHP Keşan İlçe Yönetim kurulu üyeleri, Keşan Belediye Başkan aday adayları Mustafa Bezbaş, Şenol Yalı, Ufuk Kanışkan, Aladdin Öztürk ile çok sayıda partili ve vatandaşlar katıldı.

Teras Düğün Salonu'nda gerçekleştirilen ve CHP Keşan İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Didem Çakmak'ın sunduğu etkinlik, saat 11.00 sıralarında Gençlik Kolu Başkanı Uğurcan Şentürk'ün açış konuşmasıyla başladı.

ŞENTÜRK: GENÇLİK,

CUMHURİYETİ

YOK ETMENİZE İZİN

VERMEYECEK

Konuşmasına, “Bu topraklarda yaşayan her dilden ve her inançtan yurttaşların emperyalist işgale ve saltanata son vererek kurdukları Cumhuriyetin 90. yılını kutlamaktayız.” diyerek başlayan Şentürk, bugün, halk egemenliğiyle ilgisi bulunmayan, halk iradesinin gasp edildiği, savaşların ve sömürünün kol gezdiği yeni dünya düzeni koşullarına uyarlanarak, işbirlikçiler eliyle emperyalist egemenliğe teslim edilmiş bir hükümetin ülkemizi yönetmekte olduğunu söyledi.

Tüm resmi söyleme, şaşaalı gösterilere rağmen, ekonomik, siyasi, askeri, sosyal, her alanda emperyalist tahakkümün ve işbirlikçi yönetimlerin egemenliğindeki bir Cumhuriyetin 90. yılını kutlamanın, halk için heyecan verici olmadığını kaydeden Uğurcan Şentürk, Oysa ki Büyük Önder ve Cumhuriyetimizin kurucusu M. Kemal Atatürk 29 Ekim 1923 yılında yaptığı konuşmada, 'Bizlere ve gelecek nesillere düşen en önemli görev; Türkiye Cumhuriyeti’nin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü savunmak, Atatürk ilke ve inkılaplarını koruyup kollamak, iç ve dış tehditlere karşı duyarlı olmaktır.' vasiyetini bırakmıştır.

Bu vasiyete karşılık biz de buradan gençliğimizi karartan AKP’ye sesleniyoruz. Bilim adamlarını, gazetecileri, yurtsever askerleri toplama merkezlerinde öğütüp yok etmeye çalışsan da Mustafa Kemal Atatürk’ün en büyük eseri olan Cumhuriyeti yok edemeyeceksin. Başta gençlik olmak üzere bu millet sana izin vermeyecektir. Son dönemlerde yaşadığımız Taksim Gezi Parkı Direnişi göstermiştir ki, gençler olmadan hiç bir gelişme kaydedilemez. Evet, dijital bilişim devrimi yaşanmaktadır ve bunu da en iyi bilen gençlerdir. Gençler dinlenmeli, varlıkları kabul edilmeli, fikirlerine önem verilmelidir.” şeklinde konuştu.

ÜRKMEZ: KADINLAR

MÜCADELEDEN ASLA

VAZGEÇMEYECEKTİR

Şentürk'ün ardından CHP Keşan İlçe Kadın Kolu Başkanı Ürfet Ürkmez, bir konuşma yaptı.

Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinin Başbakanlık genelgesiyle, düşük profilli kutlandığı bir yıl daha yaşadıklarını dile getiren Ürkmez, Bu nedenle bayramımızın anlamlı kılınması için bir kez daha biraradayız. Cumhuriyet tarihi boyunca böyle bir iptal uygulaması görmeyen güzel ülkemiz, yaşanan bu iptaller ile iktidarın mahcubiyetini bir kez daha görmektedir. Ancak Cumhuriyet için verilen Kurtuluş Savaşı mücadelesinde büyük bir rol oynayan kadınlarımız, her ne kadar hak ettiği değeri görmeseler de, mücadelesinden asla vazgeçmeyecektir.diye konuştu.

TÜM KADINLARIMIZI CHP’YE DAVET EDİYORUM

Türkiyede hâlâ 4,5 milyon insanın okuma - yazma bilmediğinin, bunların 3,7 milyonunun kadın olduğunun ve tabloya bakıldığında Cumhuriyetin ilk yıllarına duyulan özlem ve imrenmeye hâlâ devam edildiğinin altını çizen Ürkmez, şöyle devam etti: Türkiyede, son yıllarda yaşanan geriye doğru gidişten en çok etkilenen kesim kadınlardır. Türkiyede kadının durumu ortadayken Başbakan’ın verdiği tek öğüt 'Çok çocuk yapın' olmaktadır. Bu anlayış da bugünün iktidarının kadınları birey olarak görmediğini ortaya koymaktadır. Artık bu fırtınada geriye tek bir CHP kaldı. Mevcut şartlarda kadınlara seçme ve seçilme hakkını veren parti Cumhuriyet Halk Partisidir. Bütün kadın kollarınca demokrasi adına, özgürlük adına, kadın erkek eşitliği adına atılan bu adımda tüm kadınlarımızı CHPye davet ediyorum.

Biz kadınlar, haklarımıza sahip çıkmak için daha ne bekliyoruz? Anlaşılan odur ki, hiçbir toplum kendi haklarına sahip çıkmadığı sürece, ona hakkını teslim edecek bir merci yoktur. Bir Atatürk’ümüz daha olmayacağına göre, kadınlar olarak el ele verip haklarımıza sahip çıkalım.”

Cumhuriyet'in; dili, bayrağı, marşı ve başkenti, temel nitelikleri ile ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü ifade ettiğini bildiren Ürkmez, “Bu nedenle bu değerlerimizin sonsuza kadar korunacağının unutulmaması gerekir.”  dedi.


SERDAR DİNÇER:

BİZLER TÜRKİYE’NİN

GELECEĞİZ

 

Kahvaltılı toplantıda CHP Keşan İlçe Başkan Vekili Serdar Dinçer de bir konuşma yaptı.

Dinçer, Bizler bu çeşitli kahvaltıları yiyebiliyorsak, özgürce bu topraklarda yaşayabiliyorsak, Çanakkale Savaşı'nda bir somun ekmekle öğününü geçiren ve canını hiçe sayan Atalarımız sayesindedir. Bizler bunların bilincindeyiz. Ancak, bazıları için bunlar masal zannediliyor. Masal gibi anlatılıyor. Fakat onlar gerçek ve bizlerin tarihidir. Bizler Türkiye'nin geleceğiyiz. Her birimizin yüzünde Atatürk'ün yüzünü göreceklerdir diye konuştu.


BAŞKAN ÖZCAN:

GELDİKLERİ

GİBİ GİDECEKLER

Etkinlik Keşan Belediye Başkanı Mehmet Özcan'ın konuşmasıyla devam etti.

Ülkedeki son devlet yapısının Türkiye Cumhuriyeti olduğunu ve bu son devletin esas mayasının da Cumhuriyet Halk Partisi olduğunu belirten Özcan, Biz oldukça, Cumhuriyet Halk Partisi oldukça, Türkiye Cumhuriyeti ilelebet devam edecektir. Zor günler geçirdiğimiz gerçektir. İktidarlar da ilelebet burada kalacak değiller. Atatürk'ün İstanbul işgalinde yabancı gemiler için kullandığı bir laf var; 'Geldikleri gibi giderler.' diye. Bunlar da geldikleri gibi gideceklerdir” dedi.

CHP Edirne Milletvekili Kemal Değirmendereli de konuşmasına, Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında gördüğü coşku ve katılımdan duyduğu memnuniyeti ifade ederek başladı.

Değirmendereli, şöyle konuştu: “Bugün bir kere daha bu insanların çocuğu olmaktan, bu insanların Ankara'da temsilcisi olmaktan gurur duydum. Bayramda beni en çok etkileyen, okullararası şiir yarışmasında birinci olan ufacık çocuklarımızın, ulusal bilinci, o kalın kafalılara ne kadar ince ince anlattığı inanılmaz şiiri oldu. O çocuklarımızı görünce Cumhuriyetimizin dimdik ayakta olacağına, hiçbir bağnaz kafanın bunu yıkmaya meydan bulamayacağına bir kere daha inandım.”

Kahvaltılı toplantı, hep bir ağızdan marşların söylenmesiyle sona erdi.