Geçen Salı günü yapılan Vali Dursun Ali Şahin’in de katıldığı doğal gaz bilgilendirme toplantısında katılım oranının % 60’tan % 15’ indiği haberini Keşan’ın bütün yerel gazetelerinde okumuşsunuzdur. Toplantı sonrasında İl Özel İdaresi’nin açmış olduğu doğal gaz katılım ücretini ilk önce Belediye Başkanı Mehmet Özcan, Keşan Belediye Meclisi’nin CHP’li üyeleri sonrasında da Keşan TSO çalışanları ve Keşan Lokantacılar, Kahveci ve Otelciler Esnaf Odası üyeleri ödedi. Tabii ödemeyi ilk başlatanlar yukarıda adı geçenler değil (Hepsinin ismini yazamam çünkü şu tarih itibariyle 150 kişi katılım ücretini ödemiş) katılım ücreti ile ilgili süreç 2013’ün şubat ayından beri devam ediyor. Bakanlar Kurulunun 22.02. 2013 tarihli 4347 sayılı kararın 2. maddesi aynen şöyle diyor: “Mevcut doğal gaz dağıtım bölgeleri lisans kapsamı dışında kalan merkez nüfusu 10.000'in üzerindeki ilçelerden, ilçe merkezindeki toplam elektrik abone sayısının asgari %60'ına tekabül eden elektrik abonesinin, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından belirlenen abone bağlantı bedelini ilgili il özel idaresince belirlenecek bir banka hesabına yatırmış olan ilçelere doğal gaz ulaştırılmasını teminen inşa edilmesi gerekli şehir besleme hatları (bağlantı hatları) için gereken yatırımlar, Boru Hatları ile Petrol Taşıma Anonim Şirketi (BOTAŞ) tarafından gerçekleştirilir.” Yani öztürkçesi parayı veren doğal gazı alır. Bakanlar Kurulu’nun 22.02.2013 tarihine kadar ücretsiz olan doğal gaz bu tarihten itibaren 335 TL+ % 60 oran tespitiyle yerini alıyor. Yerini alıyor bir yandan Necdet Budak ilk olarak girişimlerinin kendi döneminde olduğunu fakat milletvekilliği görev süresinin bitmesinden sonra doğal gazın getirilmesi işinin takip edilmediğini burada herkesin suçu olduğunu söylüyor. Doğrudur, diyelim takip ettik, Bakanlar Kurulu kararından önce başvurduk gerçekten bize doğal gaz gelebilecek miydi? Bu sorunun yanıtı ben bilmiyorum.

Budak, hepimiz suçluyuz derken kamu kurumlarını, siyasi parti temsilcilerini, belediyeyi bu konuda hafif sitemkâr bir üslupla eleştiriyor. Bu durumda şu soru geliyor akıllara 2013 Şubat’a kadar kimler bu koltuklardaysa onlar sorumlu. Hava kirliliğinde her seferinde şikâyetçi olan AK Parti İlçe başkanlığı sorumlu, CHP Keşan İlçe Başkanlığı sorumlu, MHP, DSP, SP, ÖDP, EMEP, TKP sorumlu. Kamu kurumları ve Belediye sorumlu. Hadi iş takip edilmedi bu sorumlular tarafından, şimdi hazır katılım oranı %15’e inmişken, bu sayı da 4.500 gibi bir rakama denk gelirken, eski AK Parti İlçe Başkanı Hakan Çevikel’in şıkça hatırlattığı AK Partili 8.000 üyenin hepsi değil yarısı bu katılım bedelini öderse Keşan’a doğal gaz gelme prosedürü aşılmış olacak. Tabii ki ben bu konuda dikkat çekmek için AK Parti’yi örnek gösteriyorum. Bu işi çözecek iktidar onlar bu yüzden bu örneği veriyorum. 

Bir de şu vana olayı var bu vana bırakıldı mı bırakılmadı mı? Aklımızda o kadar soru var ki yanıtlanması gereken. 26.07.2013 tarihli Çorlu’da çıkan Devrim Gazetesi’nde yer alan haberde; Çanakkale ve Tekirdağ’dan geçen BOTAŞ (Boru Hatları ile Petrol Taşıma A.Ş.) tarafından yapılması planlanan “Çorlu Önerler-Keşan (Gelibolu) Doğalgaz Boru Hattı” projesi ile ilgili olarak hazırlanan ÇED Raporu, İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu tarafından incelendiği, İnceleme ve Değerlendirme Komisyonunca raporun nihai kabulü yapıldıktan sonra çalışmalar başlatıldığı, ÇED süresince il ve ilçelerde halk için toplantılar da yapıldığı söyleniyor. Bu haberle ilgili fotoğrafları da yayınlayıp tüm yorumu size bırakıyorum.

Bu fotoğraflara baktıkça ise aklıma ilk şu yorum geliyor:

“Belki de doğal gaz yola çıktı, gelmesi çok yakın!”

Saygılarımla…