Başlığa ilk bakışta bir eksik olduğunu rahatlıkla anlaşıldığını sanıyorum. Evet “Türk’üm”dür. Çünkü andımız Türküm, doğruyum, çalışkanım diyerek başlar. Andımız Türkiye dışında KKTC’deki ilköğretim okullarında her sabah okutuluyordu. Atatürk ilkelerini öğrencilere aşılamaya çalışan dönemin Milli Eğitim Bakanlığını yürüten Reşit Galip kendi yazdığı andı 23 Nisan 1933 sabahı çocuklara okutarak daha sonra Bakanlık genelgesi ile sürekli okullarda okunmaya başlamıştır. 1972 ve 1997 yıllarında değişikliklere uğramıştır. Rahmetli Erbakan andımızı kendine göre değerlendirdiği için 1 yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. Konuşmasında, “Bu ülkenin evlatları asırlar boyu mektebe başlarken besmele ile başlar. Siz geldiniz besmeleyi kaldırdınız. Ne koydunuz yerine Türküm, doğruyum, çalışkanım” sen bunu söyleyince öbür taraftan da müslüman evladı ya öyle mi, bende kürdüm daha doğruyum daha çalışkanım deme hakkı kazandı ve böylece siz bu ülkenin insanlarını birbirine yabancılaştırdınız” demişti. Belki de andımızın kaldırılmasıyla rahmetlinin ruhu rahatlamış oldu. Ne diyelim. Kurtuluş Savaşında koyun koyuna yatan şehitlerimizin başucunda Türk, Kürt, Alevi, Gacal, Pomak ibarelerinin yer almadığı gibi hepsinin nüfus kütüklerinde T.C. yazar. Atatürk “Bir gün ulusu sizin gibi beni anlamış gençliğe bırakacağımdan çok memnun ve mesudum” demiştir. Okuyun çocuklar.