Eğitim Sen Edirne Şubesi Eski Başkanı Emekli Öğretmen Nevzat Uğur, dün yaptığı açıklamada, Keşan Öğretmenevi ve Akşam Sanat Okulu’nun, lokal salonu, çay ocağı ve yazlık bahçesi işletmeciliğinin bugün ihaleye çıkarılacak olması ile ilgili değerlendirmede bulundu.

ÖĞRETMENEVLERİ ÖĞRETMENLERİN MAAŞLARINDAN YAPILAN KESİNTİLERLE YAPILDI

Bu ihalenin ardından önümüzdeki süreçte özelleştirmenin olduğuna inandıklarını belirten Uğur, şöyle konuştu:  “İhale sonucu hizmet bırakılıp, bu hizmet başkaları tarafından verilecektir. İhale gerçekleştirildikten sonra durum, şimdiki gibi olmayacaktır. Olması da mümkün gözükmüyor. Öğretmenevleri genel anlamda baktığımızda Keşan, bu genelin sadece bir parçasıdır. Çünkü bu tüm Türkiye genelinde gerçekleştirilecek bir faaliyet gibi gözüküyor. Oralarda daha çok kimlerin, hangi kesimin hizmet aldığı, hangi kesimlerin uğradığı, hangi kesimlerin tatil yapıp dinlendiği yerler olduğunu görüyoruz. Hükümetin öteden beri müthiş bir özelleştirme furyası devam ediyor. Ulusal basından izlediğimiz kadarıyla bu ihaleleri sosyal tesislere kadar uzatacaklarını görebiliyoruz. Dolayısıyla bunlar da bir sosyal tesistir. Ekonomik anlamda belirli kesimlerin hizmet aldığı yerlerdir. Öğretmenevlerinin bir de tarihleri vardır. Benim bildiğim kadarıyla ve benim görev yaptığım yerdeki öğretmenevi, öğretmenlerin maaşlarından yapılan kesintilerle yapılmıştı. Bu sanırım tüm Türkiye için geçerliydi, Keşan için de geçerliydi. Yani öğretmenevleri bir anlamda öğretmenlerin kendi mallarıdır. Bu binalar ihale ve ardından gelecek özelleştirmelerle birer birer elden çıkarılmak istenmektedir.”  

AYNI HİZMET ŞİMDİKİ FİYATTAN MI VERİLECEK? 

Hizmet alımına gidildiğinde ve tesisler müstecire verildiğinde işlerin değişeceğini kaydeden Uğur,   alan kişilerin haklı olarak kâr etmek için çalışacağını dile getirerek, şunları söyledi: “Böyle olunca da bu kişiler mevcut piyasaya göre kendini ayarlamak ve piyasaya göre fiyatlandırmak zorunda kalacaktır. Eğer piyasanın altında bir fiyatlandırmayla bu işi devam ettirmeye çalışırsa haliyle barınma şansı ve bu hizmeti sürdürme şansı da olmayacaktır. Bu gün piyasaya bakacak olursak oraya giden kesim daha çok eğitim camiasından insanlardır. Bundan sonra müstecire verildiğinde bir sınırlama konulabilecek mi? Yani müstecire verildiğinde buraya sadece eğitimciler gelebilecek şeklinde bir sınırlama getirilecek mi? Ben bunu pek mümkün görmüyorum. Burası herkesin girip çıkabileceği ve süreç içerisinde kontrolün bile elden çıkabileceği bir mekan haline gelebilir. İkincisi müşteri konumunda olan insanlar hizmeti bugüne kadar olduğu gibi aynı fiyatlardan mı alacak? Aynı hizmet şimdiki fiyattan mı verilecek? Eğer değişiklikler yapılacaksa, öğretmenevlerinin konumları da değişmiş olacaktır.