AYGÜL KONAR

“İNSANLAR BİRBİRLERİNE KARŞI OLAN BORÇLARINDAN ÖTÜRÜ BÜYÜK SIKINTI DUYARLAR”

Türkiye’de yaşayan insanların alım gücünün her geçen gün düştüğünü ve icra sayılarının arttığının altını çizerek, sözlerine başlayan Gaytancıoğlu şunları söyledi: “Gündem Saros Gazetesi’nin 14 Aralık 2020 tarihli sayısında, ‘Keşan’da icra sayısı 20 bini aştı’ başlık haberi baz alarak, Edirne genelinde ne kadar icra dosyası olduğunu öğrenmek amacıyla, meclise soru önergesi verdim. Soru önergesine cevap geldiği zaman kamuoyuyla paylaşacağım. Keşan’da 2020 yılında, açılan icra dosya sayısının 3 binleri geçmesi, Türkiye’de 25 milyonlara yaklaşmasının altında yatan temel neden ise, hükümetin uyguladığı ekonomik politikaların çökmesidir. İnsanlar birbirlerine karşı olan borçlarından ötürü büyük sıkıntı duyarlar. Özellikle bizim kuşakta, insanlar birbirinden borç alırken ve öderken sözle yapılırdı, senet bile yoktu ama zamanında ödemeler yapılırdı. Ama yanlış politikalar nedeniyle, tüketim toplumu haline getirildik. İnsanların birbirine olan güvenleri kaybolmaya başladı ve işler çeke dönmeye başladı. Fakat, çeklerde karşılıksız çıkmaya başladı. İnsanlar, gelirinden fazla harcamaya başladılar. Örnek vermek gerekirse; bir asgari ücretli çay-simit tüketse, geliri sadece kendisine yetiyor. Yıllardır bu şekilde yaşamak zorunda kalan insanlar, borçlarını ödeyemez duruma geldiler. Uygulanan ekonomi politikaları neticesinde, borcunu ödeyemeyenlerin sayısı arttı. Pandemi öncesinde, bir şekilde idare ediliyordu ama pandemiyle birlikte insanlar, temel gereksinimlerini karşılamak zorunda kalıyorlar. İnsanlar öncelikle boğazlarını, elektriğini ve ısınma giderlerini düşünmek zorundalar. Bunlar zaten ciddi bir gider olarak karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla, borçlanma gibi bir durum yaşandığında, ödeyememe gibi durumlarla karşı karşıya kalıyorlar. Pandemiyle birlikte, icralara yönelim olmayacağı dile getirilse de, hükümet yine tersini yapmaya başladı. İcra dairelerindeki dosya sayıları artmaya başladı. İnsanlar kötü durumla karşı karşıya kalıyorlar.”

“TÜRKİYE HER ŞEYİ İTHAL ETMEYE BAŞLADI”

Yerli Malı Haftası’nın geçen hafta kutlandığını hatırlatan Okan Gaytancıoğlu sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye’de son süreçte, ithalatçı politikalar gündeme geldi ve üretim unutuldu. Geçen hafta Yerli Malı Haftası’ydı ama yerli malı üretimi azaldı. Türkiye her şeyi ithal etmeye başladı. İnsanların üretmemesi ve tüketimin yapılması özendirildi. Türkiye’de en zengin ve en fakir insanların arasındaki uçurum arttı. Gelir dağılımı bozuldu. Bundan ötürü de, icra ve haciz olayları yaşanmaya başladı. Türkiye’de çiftçinin traktörleri ve inekleri haciz ediliyor. Üretim araçları haciz edilemez. Yasalara dahi uymayan bir iktidar var. Pandemi dönemi bitene kadar icra ve haciz işlemlerinin durdurulmalı. Borçlar yeniden yapılandırılmalı. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ayarlarına biran önce dönmesi gerekiyor.”