SONGÜL KONAR

Gaytancıoğlu, seçim çalışmalarında İstanbul, Şile sorumlusu olduğunu ve Şile’nin oyunu en çok artıran ikinci ilçe olduğunu kaydetti. Gaytancıoğlu, değerlendirmesinde İstanbul’daki seçim sonuçlarının ülke geneline de olumlu yansıyacağını ifade etti.

“CHP DEMOKRASİYE OLAN İNANCINI HALK İRADESİYLE BİRLEŞTİRECEK”

Seçim çalışmalarında insanlara tek tek dokunulduğunu ve İmamoğlu başkanlığında İstanbul’un nasıl yönetileceğini anlattıklarını ifade ederek açıklamasına başlayan Gaytancıoğlu, şunları söyledi: “31 Mart seçimlerinde CHP adayı Ekrem İmamoğlu zaten seçimi kazanmıştı. 17 gün süren itiraz süreci, mazbata tesliminden sonra 18 gün başkanlık yapması ve ardından seçimin iptal olması ve tekrar seçim yapılacağı kararı halkın vicdanını yaralamıştı. Biz de CHP milletvekilleri olarak 39 ilçede birer kişi bulundurmak ve aynı zamanda meclisi de boş bırakmamak suretiyle, sahada çalışmalarımızı yürüttük. 30 günlük ciddi bir çalışma yaptık. Ben Şile sorumlusuydum. Şile, bu seçimlerde oyunu en çok artıran ikinci ilçe oldu. İnsanlara tek tek dokunduk. Ekrem İmamoğlu’nun mağdur olduğunu ve İmamoğlu başkanlığında İstanbul’un nasıl yönetileceğini anlattık. Halkımız bize çok ciddi bir destek verdi ve güvendi. Elde ettiğimiz sonuç ile İstanbul’un çehresi değişecek. Önümüzdeki ilk genel seçimlerde de CHP demokrasiye olan inancını halk iradesiyle birleştirecek ve başarılı olacak. Biz buna yürekten inanıyoruz. Tabi ki de genel seçimler hemen yapılsın istemiyoruz. Cumhuriyetimizin temel değerleri oluşsun diye uğraşıyoruz.”

“EKONOMİMİZ CANLANACAK”

Gaytancıoğlu, betona dayalı politikalar yerine üretime dayalı politikaların geleceğini, İstanbul önderliğinde tüm ülkede bahar havası eseceğini belirterek açıklamasını şöyle tamamladı: “İstanbul seçimlerinin sonucu, tüm ülkeye yansıyacak. Tüm ülkede bir bahar havası esecek. İstanbul’un önderliğinde tüm iller rahatlayacak. İsraf önlendiği zaman tüm belediyelerde üretilen her şey İstanbul’da pazarlanacak. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin, Antalya gibi büyük şehirlerimizde de üretilen ürünler İstanbul’da pazarlanacak. Ekonomimiz canlanacak. AKP’nin betona dayalı politikaları yerine üretime dayalı politikalar gelecek.”