Cumhuriyet Halk Partisi Keşan İlçe Başkanı Erdoğan Gümülcineli, geçtiğimiz Cumartesi günü yaptığı açıklamada, 15 Temmuz’un unutulmaması gerektiğini ifade ederek bu tarihi hafızalarda canlı tutacak isimlerin Keşan’da da belirli yerlere verilmesi gerektiğini söyledi.

15 Temmuz’da ülkenin, Cumhuriyetiyle, demokrasisiyle sosyal ve toplumsal ciddi bir tehlike atlattığını belirten Gümülcineli, “15 Temmuz unutturulmamalıdır. Bu günü sürekli hafızalarda canlı tutacak çalışmalar yapılmalı, bazı yerlere veya kavşaklara bu günün adı verilmelidir. CHP’li olarak tüm inancımızla şunu söylemek isteriz ki bu darbe girişimi TSK’ya ve Türk Milleti’ne karşı yapılmıştır. Darbelerden, CHP, aksine hep darbe yemiş, çok ağır bedeller ödemiştir. Ama bazı din taciri örümcek kafalılar sessiz kalarak sinsice beslenmiş ve semirmişlerdir. Yıllardır ordu içinde ve kamu kurumlarında semirmesine katkı sundukları bu asalak gerici çeteyle kol kola yürüyenler silahlı kuvvetlerdeki birçok subaylar da işbirliği içinde kumpas kuranlar bu cuntanın gizli işbirlikçileridirler. 15 Temmuz dinci-gerici bir kalkışmadır. Yani dini siyasete alet eden siyasi emelleri için dini kullanan terör örgütünün kalkışmasıdır. Ancak bu durum emperyalizmden ABD’nin Yeşil Kuşak Doktrini’nden bağımsız düşünülmemelidir.” dedi.

HALKIMIZ LAİK CUMHURİYETE SAHİP ÇIKMIŞTIR

Bugün için IŞID, Taliban, El Nusra, Müslüman Kardeşler neyse FETÖ terör örgütünün de aynı olduğunu belirten Gümülcineli, şöyle devam etti: “Burada unutulmaması gereken şudur: Dini siyasallaştıran, siyasi emelleri için kullanan sözüm ona dini eğitim kisvesiyle vakıf kuran, yurt açan, evler kiralayan, merdiven altı kurs açan tüm parti cemaat tarikatların gelecek açısından aynı potansiyel tehlikeyi içinde barındırıyor olduğudur. CHP’ye, 19 Ağustos günkü yazısında bazı eleştirilerde bulunmaya çalışan şahıs da bazı apartmanlarda kendi veya yakınları adına daireler kiralayarak öğrenciler barındırdığı, bu faaliyetini hangi ad veya resmi statü altında yaptığı merak konusu olmaktadır. Dinin siyasallaştırılıp kullanılması ve bu anlayışın devletin tüm kurumlarına sirayet etmesi cemaat, tarikat, mezhep çatışmalarını beraberinde getirir. Bu duruma en güzel örnek Afganistan, Mısır, Yemen, Libya, Lübnan, Suriye’dir. 15 Temmuz’daki dinci gerici darbe girişiminin başarısız olmasını ülke olarak M. Kemal Atatürk’e ve kurduğu cumhuriyete, laikliğe, tam bağımsızlıkçı anlayışına borçluyuz. Halkımız laik cumhuriyete sahip çıkmıştır.”

SONUNA KADAR DESTEKLİYORUZ

Laikliğin öneminin 15 Temmuz’da bir kez daha ortaya çıktığını söyleyerek devam eden Gümülcineli açıklamasını şu şekilde tamamladı: “Laiklik olmazsa 15 Temmuzlar potansiyel olarak hep var olacaktır. 15 Temmuz gecesi CHP grup başkan vekillerimiz başta olmak üzere bir grup milletvekilimizle beraber parlamentoda grubu olan diğer partilerin milletvekilleriyle demokrasiye, milli egemenliğe yapılan darbe girişimi akşamı Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde cesaretle demokrasi nöbeti tutmuşlardır. Dini, siyasi emelleri için kullanan her parti, cemaat, tarikat Türkiye için tehdittir ve tehdit olmaya devam edeceklerdir. Bunların unutulmaması için 15 Temmuz dinci gerici kalkışmayı hafızalarda canlı tutacak isimlerin Keşan’da da belli yerlere verilmesi düşüncelerini sonuna kadar destekliyoruz.”