“MHP’NİN GELENEĞİNDEN GELİYORUM”
Açıklamasına MHP’de, uzun yıllardır çeşitli görevlerde bulunduğunu ifade ederek başlayan İstek, şöyle konuştu: “Ülkü Ocağı başkanlığı yaptık, ilçe başkanlığı yaptık, ilçe yönetimlerinde bulunduk, partinin Ankara’da delegeliğini yaptık. Biz bu partinin geleneğinden gelen insanlarız. Hamdolsun bugüne kadar bir çizgi kırıklığı yaşamadık. Kendimizi milliyetçi, maneviyatçı, mukaddesatçı addediyoruz. Bu çalışmaları sürdürürken bir dava hareketi olduğumuzdan hiç taviz vermedik. Biz bunun geleneğinden geldiğimiz için teşkilatta görev istemeyiz, teşkilat görev verirse her zaman, her daim biz o görevi yaparız. Fakat benim düşüncelerim içerisinde belediye başkanlığı ile ilgili bir çalışma sürecine girmek, aday olmak gibi planlamam yok. Şu ana kadar hemen hemen her görevde bulundum. Kendimizin her zaman arzuladığı görevler olmadı. Verilen görevleri de layıkıyla yerine getirdik.”
“ADAYLIK İÇİN BİRKAÇ İSİM ÜZERİNDE ÇALIŞMALARIMIZ DEVAM EDİYOR”
Son günlerde Keşan’da MHP’den belediye başkan aday adaylığı için kamuoyunda konuşulan birçok isim olduğunu dile getiren İstek, Keşan’da şu ana kadar yerel seçimle ilgili yaşanan gelişmeleri şöyle değerlendirdi: “Evet birkaç arkadaşımın adaylık başvurusu kapıda. Biz aday olacak arkadaşlarımızın isimlerini belli bir süre daha parti içerisinde tutmayı, öncelikle onları bazı baskılardan uzak tutmak için daha sonra açıklamayı düşünüyoruz. Şu an için birkaç isim üzerindeki çalışmalarımız devam ediyor. Fakat MHP’nin herkes tarafından gözardı edilen bir durumu söz konusu. Onu da yeni siyasetçiler daha idrak edemiyorlar.
“CHP’DE ADAY OLAN SINIFI GEÇİYOR”
Elbette ki CHP’nin Keşan’da ciddi bir oy kitlesi var. Oradaki adaylar önce çıkacaklar. Aday adayı olacaklar çünkü % 50’yi aşan bir oy kitlesi var. Burada kendilerini garanti görüyorlar. Oradaki durum halk tarafından seçilmek değil, aday adaylarının içerisinden aday olmak önemlidir. Zaten aday olduğunuz zaman kendinizi sınıfı geçmiş gibi görüyorsunuz.
“AKP TABANSIZ”
Ancak AKP için bunun aynı söylenemez. AKP’nin bu sürece erken başlamasının nedeni çok uzun bir geçmişe sahip olmaması. Taban olmadığından dolayı farklı siyasi görüşlerde olan insanların biraraya gelerek kurduğu ve yaşattığı bir parti. Parti içerisinde aday adaylarının erken açıklanması gayet doğal. Zaten bu arkadaşlar zaman içerisinde birbirini tanıyacaklar, kiminle siyaset yaptıklarını görecekler, kiminle yola çıktıklarını görecekler. Birçok kişi parti içerisinde tanışacak. Çünkü böyle bir altyapı yok. Bundan dolayı yola erken çıkmaları ve siyasi çalışmalarını başlatmaları AK Partililer için uygun bir hareket olacaktır. Dayanışma için erken yola çıkmaları gerekiyordu.”
BİR AÇIKLAMA YAPSINLAR
AK Parti Keşan Belediye Başkan aday adayı Mustafa Mercan’ın, Mustafa Helvacıoğlu ile ilgili açıklamalarına da değinen İstek, “Odanın 2 binin üzerinde üyesi var. Ben de dahil, diğer üyeler odaya aidat ödüyoruz. Bu özel ve güzel kurumun, TOBB’un Keşan’ı temsil eden kurumunun böyle siyasetle ayağa düşmesi anlaşılır gibi değil. Keşan Ticaret ve Sanayi Odası içerisinde bulunan yöneticiler, lütfen bu konu hakkında sessiz kalmasınlar, bir açıklama yapsınlar. Oda üyesi olarak biz bunlardan rahatsızlık duyma noktasına geldik.
ÜYELER SİYASİ BASKI ALTINDA KALIYOR
Daha önce de KTSO içerisinden siyasete girenler oldu fakat hepsi görevinden ayrıldı, çıktı gitti. Gelen misafirlerini Keşan Ticaret ve Sanayi Odası’nda ağırlamadı. Açıklamalarını Keşan Ticaret ve Sanayi Odası bünyesinde yapmadı. Bu anlamda bir haksız rekabet olduğunu ve bunun ahlaka uygun olmadığını, Keşan Ticaret ve Sanayi Odası üyelerine yakışacak bir durum olmadığını ve üyelerin siyasi baskı altında kaldığını düşünüyorum. Adaylık düşüncesi olan Mustafa Helvacıoğlu, konuyla ilgili tek kelime etmiyor. Bunlar çok zor şeyler değil. Niyetiniz varsa sahaya çıkar açıklarsınız. İnşallah ne olacaksa hayırlısıyla, çabuk olsun. Yoksa Keşan Ticaret ve Sanayi Odası gibi bir kurum bundan zarar görüyor. Kurumun içerisine siyaset fazlasıyla bulaşmış oluyor. AKP’nin dahi bundan rahatsızlık duyduğu haberlerde çıkıyor. Net bir ifade ortaya koymak gerekir” dedi.
“SİYASET KURUMU YALAN DOLANDAN İBARET DEĞİL”
MHP’nin, ülkemizde 40 yılı aşkın bir süredir mücadelenin içerisinde olduğunu da kaydeden İstek, “MHP, bu siyasi çalışma dönemlerinde sokağa ilk çıktığında çok düşük kitlelere hitap ediyordu. Ama bu süre zarfında rahmetli Alparslan Türkeş’in çok azimli ve çok büyük çalışmaları, mücadeleleri ve net duruşları oldu. Her dönem milli birliğe, milli bütünlüğe partiden çok daha fazla değer vermiştir. Bu meselelerin, siyaset kurumunun yalan dolandan ibaret olmadığını, sahtekarlıkla siyasetin yan yana olmadığını, siyasetin aslında bir dava hareketi olduğunu öğretti. İnançlı, dürüst, namuslu insanların, namussuzlar ve sözüne itibar edilmeyen insanlardan daha cesur olmasını öğretti. Rahmetli Alparslan Türkeş bu konuda çok net duruş sergiliyordu. Biz bu sebepten dolayı MHP’nin bir dava, yol ve aksiyon hareketi olduğuna inandık. Bizim bir düşünce hareketi içerisinde çarkın dişlilerinden biri olduğumuzu kendimize inandırdık ve bu yolda çalışmalar yaptık” diye konuştu.
“İNANÇLA SAĞLANAN BAŞARININ HİÇ DE ZOR OLMADIĞINI 1999 SEÇİMLERİNDE GÖRDÜK”
Açıklamasında, inançla sağlanacak başarıların hiç de zor olmayacağını ve bunu 1999 yılında yapılan yerel seçimlerde gördüklerini belirten İstek, “1999 seçimlerinde biz MHP’yi bin 200 oydan, 7 bin oya getirdik. Bu Keşan’da 7 bin kişinin MHP’li olduğunu göstermiyor. Demek ki insanlarımızın ulusalcı çizgisi, milliyetçi düşüncesi o dönem bizim savunduklarımızla bağdaştı. Ortaya bir güven unsuru çıktı ve insanlarımız bunu destekledi. Fakat çeşitli dönemler yaşandı. Hukuki meselelere düştü. Süreç, 3 oy senindi, 5 oy benimdi derken farklı yerlere sürüklendi. Ama netice olarak MHP çalışma yaptığında bu başarıları elde edebilecek bir parti.
“BİZ TEŞKİLATLI BİR PARTİYİZ”
Bu nedenle sürece erken başlama gibi bir gayemiz yok. Çünkü biz teşkilatlı bir partiyiz. Biz çok kısa bir sürede sahaya çıkarak çalışmalarımıza başlayacağız. Çok kısa bir süre içerisinde, belki 15-20 gün içerisinde parti ilçe başkanımızın, meclis üyelerimizin de yapacağı açıklamalar olacak. Bu açıklamalardan sonra benim ne demek istediğim daha anlaşılır bir hale gelecek. Çok yakın bir sürede yoğun katılımla gerçekleştirilecek istişare, parti içerisindeki çalışmalar, seçim komisyonlarının hazırlanması, kurulması gibi organizasyonların tamamı çok kısa bir süre içerisinde başlayacak” şeklinde konuştu.
“İNSANLAR TÜRKÜM DEMEYE ÇEKİNİR DURUMA GELDİ”
Sözlerinin sonunda bugün Türkiye’de milliyetçiliğin ayaklar altına alındığı şeklinde söylemler gerçekleştirildiğini belirten İstek, “Bugün Türkiye’de, genelkurmay başkanlığı yapmış çok değerli komutanlarımız bir şekilde ceza alıyor. Bugün Türkiye’de gençlerimiz Gezi olaylarında sokağa çıkıyor, bir şeyler ifade etmek istiyor ama biber gazıyla, coplarla, tazyikli sularla geri gönderiliyor. Bugün gazetecilerimiz köşe yazılarında birşeyler kaleme alıyor, düşünceleri engelleniyor. Bugün milliyetçiler ve ülkücülerin haricinde <Türküm> demeye insanlar çekinir duruma gelmiş. O zaman bizim böyle bir saatte koltuk davasında olan, menfaat davasında olan bir teşkilat değil, yerelde veya genelde hangi koltuğun benim olacağı kavgasında olan bir teşkilat değil, biz bugün ülke birliğimizin, milletin bütünlüğünün, bayrağın tekliğinin, ülkeyi sevenler ve sevmeyenlerin mücadelesinde bir tarafız. Biz ülkeyi sevenler ve sevmeyenler arasında bir tarafız. Bizi senelerce faşizanlıkla suçladılar, sağ parti olarak gösterdiler, biz her türlü emperyalizm ve faşizmin karşısında olan bir siyasi hareketiz. Biz, Milliyetçi Hareket Partisi’yiz” dedi.
