Geçtiğimiz hafta sonu İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenlenen Mobilya Fuarı’nı (İSMOB) ziyaret ederek burada stant açan oda üyesi Kayahan Mobilya’yı ziyaret eden Keşan Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Helvacıoğlu, fuar dönüşü markalaşma ve yeni dünya ticareti ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Fuarların iş hayatına vizyon kattığını belirten Helvacıoğlu, ticari başarının formülünü ise “yenileşmek” olarak tanımladı.

Mobilya sektörüne sadesehpa.com adresiyle hizmet vermeye hazırlanan Keşan TSO üyesi Kayahan Mobilya’nın fuarda açtığı standa yaptığı ziyarette bölge adına oldukça gururlandığını dile getiren Helvacıoğlu, Kayahan Mobilya’nın mesleğinde fark yaratmış, yenilik yapmış ve işletmesine vizyon kazandırmış olmasının bölge adına örnek bir işletme davranışı olduğunu söyledi ve uluslararası pazarda yer almaya çalışan işletme yetkilisi Tuncay Kayahan ve ekibini tebrik etti.

Helvacıoğlu konu ile ilgili değerlendirmesinde şunları kaydetti:

“İşlerin ve piyasaların durgunluğunu bahane etmememiz gerekiyor. Her sektör kendi alanındaki yenilikleri yapmak zorunda. Ticari ligde mücadele edeceksek ya bir marka olacağız ya da bir markanın bayii olacağız. Her gün “Ben işime ne katarım” diye düşünme içinde bulunmalıyız. Yenilenme ve buna bağlı olarak işletmelerimizin dinamik yapıda olmaları ticari potansiyeli arttırmanın en önemli faktörüdür.

VİZYON VE ZENGİNLİĞE GİRİŞİMCİLİK İLE SAHİP OLABİLİRİZ

Keşan coğrafyasının, ticarete artılar kattığı son nüfus verilerinde de açıkça görünmekte. Çevremizdeki tüm ilçeler nüfusta göç verirken Keşan’da ciddi bir nüfus artışı olması, bölgenin her alanda çekim merkezi olduğunu göstermektedir. Tarım başta olmak üzere, turizm ve ticaret başlıklı ekonomik yapımızı ‘Altın yumurtlayan tavuğa’ benzetmek gerekir. O tavuğa yeterli gıdayı verirseniz ömür boyu altın yumurtlar. O halde tarım, ticaret ve turizm başlıklı sektörlerimize marka, yenilik ve vizyon katarak bölgemizi zenginleştirmek mecburiyetindeyiz. Bu vizyon ve zenginliğe girişimcilik ile sahip olabiliriz. Dolayısıyla fuarlar da bu gelişmişliğe vesile olan en önemli etkinliklerdendir.

YENİ DÜNYA TİCARETİNİN GEREĞİ; YAPILAMAYANI YAPMAK, DÜŞÜNÜLMEYENİ DÜŞÜNMEK

Fuarları gezen ve gören iş hayatında da iyi bir gözlemci oluyor. Çünkü dünyada satış yöntemleri değişti. Mesela 10 yıl önce simit nerede satılırdı? Tablada. Şimdi sarayda satılıyor. Simit yeniden mi icat oldu? Hayır. Sadece satış yöntemi değişti. Simitlerin saraylarda satılıp milyon dolar ciro elde edileceğini hangimiz hayal edebilirdik. Bakın şimdi Amerika’ya ihraç ediliyor. Dünyaya taşındı. İşte bu, yapılmayanı yapmak, düşünülmeyeni düşünmektir. Yeni dünya ticaretinin de gereği budur. Eskiden iş yapmanın kuralı şuydu: ‘Komşun ne iş yapıyorsa sen de onu yap’, önümüzde hep başarılı bir örnek olur, onu takip ederdik. Şimdi esas başarıyı kimsenin yapmadığını yapmak getiriyor.”

AVRUPA VE BALKAN PAZARINI GÖZÖNÜNDE BULUNDURMALIYIZ

Değerlendirmelerinin sonunda ihracat konusuna da değinen Mustafa Helvacıoğlu, “İhracat konusunda ille de ürettiğimizi satmak zorunda değiliz. Bayisi olduğumuz firmaların ürünlerini yurt dışına satmaya aracı olabiliriz. Yakınımızdaki Avrupa ve Balkan pazarını gözönünde bulundurursak, cesaret ve girişimciliğimizle bu işte de öncü olabiliriz. Kısacası ekonominin durgunluğunu fırsata çevirmek için yapılabileceklerin çok olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.