AYGÜL KONAR

Psikolog Aslı Nilşah Lofçalı, yaptığı açıklamada, Var olan bir gerçek var. Salgın hastalık, evet bulaşıcılığı yüksek ama endişe ve korku duyarak biz bunu aşamayız. Bu durumu aşmak için Sağlık Bakanlığımızın dediklerine dikkat ederek, kurallara (maske, hijyen, mesafe) uymamız gereklidir. Aslında bu durumu krize çevirmek yerine fırsata çevirebiliriz” dedi.

BU SÜRECİNDE BİR GÜN SONA ERECEĞİNİ UNUTMAMALIYIZ”

Pandemi sürecinde kişilerin ruh halinin olumsuz yönde etkilendiğine ve bunun da günlük yaşantılara fazlasıyla yansıdığına değinen Psikolog Aslı Nilşah Lofçalı, Pandemi sürecinde bireyler psikolojik ve maddi zorluk olsun birçok etken ile mücadele etmek zorunda kaldılar. Fakat, pandemi var olan bir gerçek ve tüm dünya bu durum ile mücadele ediyor. Bu süreç tüm dünyada olduğu gibi bizi de etkisi altına aldı. Ama dünyaca bu salgın hastalığın sona ermesi için çaba içindeyiz. Eski zamanlardan beri toplumlar birçok farklı zorluklar içinde yer aldı ve tekrar toparlayıp ayağa kalktılar. Örnek verecek olursak birçok savaş, birçok salgın hastalık, kriz gibi insanlığı etkileyecek durumlar içinde bulundu. Hepsinde olduğu gibi bu sürecinde bir gün sona ereceğini unutmamalıyız. Var olan bir gerçek var. Salgın hastalık, evet bulaşıcılığı yüksek ama endişe ve korku duyarak biz bunu aşamayız. Bu durumu aşmak için Sağlık Bakanlığımızın dediklerine dikkat ederek, kurallara (maske, hijyen, mesafe) uymamız gereklidir. Aslında bu durumu krize çevirmek yerine fırsata çevirebiliriz. Bu süreçte zaman ayıramadığımız işlerimiz, ailemizle birlikte iletişim kurmak için uygun zaman olabilir. Çünkü ev dışında olduğumuz zaman iş temposunda koşturmaktan birçok kısıtlı vaktimiz vardı. Bu süreç uygun bir zamandır” ifadelerine yer verdi.

“PANDEMİ DÖNEMİ, GENÇLER DAHİL HEPİMİZİN KAYGI DÜZEYLERİMİZİ YÜKSELTTİ”

Artık çalışan insanların, kurallara uyarak iş yaşamlarında çalışmaya başladığına değinen Lofçalı, yaşanan bu süreçte işten çıkarılan elemanların, yeni mezun olan gençler ya da okula gidemeyen gençlerin ‘Ne olacak?’ sorusu ile karşı karşıya gelindiğini belirterek, şu tavsiyelerde bulundu: “Bu süreçte birçok firma eleman çıkararak küçültmeye gittiler, daha az eleman ile çok fazla verimlilik sağlamaya çalışıldı. Bu süreç işvereni olsun, çalışanları olsun hem maddi hem manevi etkiledi. Çalışanların verim ve motivasyonu düştü. Psikolojik olarak bu durumdan gençlerimizde etkilendi. Pandemi dönemi, gençler dahil hepimizin kaygı düzeylerimizi yükseltti. Doğal olarak, kaygı yüksekliği ile motivasyonumuzda düşüyor. Pandemi sürecinde fizyolojik olduğu kadar psikolojik dayanıklılıkta gerekmektedir. Bu zorlu durum ile başedebilen bireyler bu süreçte daha çok kazanım elde ederek çıkacaklar. Baş edebilmek için bireylerin olumsuzlukların içinden olumlu olanları görmeleri ve fırsata çevirmeleri gerekecektir. Birey olumsuz düşünerek kendi içine kapanıp, psikolojik olarak kendini düşürebilir. O yüzden önemli olan olumsuz düşüncelerimizi olumlu düşünceye çevirebilmektir. Şu an bir yeni mezun genç işsiz olabilir. Ama bunu olumsuz olarak görmek yerine bu süreçte online olan ücretsiz birçok seminerler ya da uygun fiyatlı online eğitimler mevcut. Birey bunlara katılarak kendini geliştirebilir. Ya da kendi mesleği ile ilgili makaleleri dergileri okuyarak bilgisine bilgi katabilir. Bunun yanında mesleğinde uzun süre çalışmış kişiler ile sosyal medya, teknoloji aracı ile konuşarak bilgi alışverişi yapabilir. Sonuç olarak herkesin mücadele ettiği bu sürecin sonu da olacak ve o zaman işe girdiğinde ya da işine döndüğünde kendini daha çok geliştirme fırsatı bulup, başlama imkanı sağlayabilir. Kişi bu süreçte psikoloik olarak kendini iyileştirebilir. Bununda dezavantajları, avantaja çevirmek mümkün olacaktır.”

“OLUMSUZ DURUMLARI FIRSATA ÇEVİRİRSEK YENİ BİR BAŞLANGIÇ OLABİLİR”

Pandemi dönemindeki sosyal izolasyonu, işsizlik ve bunlar gibi durumları olumsuz durumları fırsata çevirerek pandemi sonrasının son değil yeni bir başlangıç olabileceğini söyleyen Lofçalı, “Birey sosyal yaşam bir varlıktır ama bu süreçte maalesef sosyal izolasyon içinde olmamız gerek. Bu da çocuk, yaşlı, genç olsun tüm bireyi etkilemiş olur. Bu sosyal izolasyonumuzda ev çevresinde kalabalık ortam dışında kurallara uyarak kısa yürüyüşler, maskeli kısa konuşmalar, açık havaya çıkmak, ihtiyaçlar gidermek için ev dışına çıkma gibi durumlara başa çıkmayı öğrenmek, doğru yorumlamak önemlidir. Pandemi dönemindeki sosyal izolasyon, işsizlik ve bunlar gibi durumları olumsuz durumları fırsata çevirirsek pandemi sonrası bizim için son değil yeni bir başlangıç olabilir” diye konuştu.

“YÜZ YÜZE EĞİTİMDE NASIL BİR PLANI VARSA O PLANDA GİTMESİ ÖNEMLİDİR”

Pandemi sürecinde uzaktan eğitimin çocuklar üzerindeki etkilerini değerlendirerek, çocuklara psikolojik yönden destek olunması gerektiğini kaydeden Aslı Nilşah Lofçalı, “Online eğitim çocuklarımız için ve ailenin gözünde problem olarak görülebilir. ‘Biz şimdi bu çocukları nasıl derslere odaklandıracağız acaba, online derslerden anlıyor mu?’ gibi birçok soru onları rahatsız ediyor. Bu online eğitim sürecini iyi ve verimli atlatabilmek adına öncelikle çocuğumuzun online eğitim almayıp, yüz yüze eğitimde nasıl bir planı varsa o planda gitmesi önemlidir. Örneğin, çocuğumuz okul için kaçta kalkıyorsa o saatte kalkma, ödevlerini o saatte yapma, ders çalışma araları aynı sürede bırakılmalıdır. Belki biraz esneklik olabilir bazı durumlarda ama mümkün olduğu kadar bir plan oluşturulup, o plan doğrultusunda gidilmelidir. Çocuğumuz belki ev ortamının rahatlığını hissedecek ama okul ortamında olduğunu da ve sorumluluklarının olduğunu unutmamalıdır. Sonuç olarak, bu zorlu süreci herkes yaşıyor ve bu salgınında sonu olacak. Çözüme ulaşılacak. Ama bu süreçte olumlu düşünmek, psikolojik olarak dayanıklı olup krizi fırsata çevirmek çok önemlidir” şeklinde konuştu.