HÜSEYİN ÜNSAL YÜCEL

Mehmet Yiğit, koronavirüsle ilgili Diyanet İşleri Başkanlığı'nın da bir dizi tedbir alığını ifade ederek, "Din İşleri Yüksek Kurulu'nun almış olduğu kararı geçtiğimiz Cuma günü bizlerde Keşan'da merkezi yayında, vaazımızda tüm vatandaşlarımıza duyurduk. Dünya Sağlık Örgütü tarafından küresel bir salgın olarak ilan edilen, henüz tedavisi bulunamayan koronavirüs nedeniyle Cuma namazıyla ilgili aşağıdaki açıklamanın yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur, Cuma namazı; Kitap, Sünnet ve icmâ ile sabit olup, cemaatle kılınan ve şartlarını taşıyan her mükellefin yerine getirmesi gereken farz bir namazdır. Bununla birlikte can ve mala yönelik tehlikeler ve hastalık gibi çeşitli mazeretlerin, Cuma namazına gitmemeyi mubah hale getirdiği bilinmektedir. Bu kapsamda hasta olup Cuma namazına gittiği takdirde hastalığının artmasından veya uzamasından endişe eden kimselerin Cuma namazı kılmakla yükümlü olmadığı kaynaklarımızda açıkça ifade edilmiştir. İslam’ın hayatın korunmasına yönelik aldığı önlem olarak bulaşıcı hastalık durumu da, aşağıda zikredilen şartlar çerçevesinde Cuma namazıyla ilgili bir mazeret olarak değerlendirilmiştir. Bu çerçevedei koronavirüs hastalığının görüldüğü ülkelerde yaşayan ve yüksek risk grubunda bulunan Müslümanlar mazeretli sayılacağından Cuma namazı yerine evlerinde öğle namazını kılabilirler. koronavirüs hastalarının veya şüphe nedeniyle gözetim altında tutulanların, Cuma namazı veya başka bir gerekçeyle insanların toplu halde bulunduğu mekânlara gitmeleri caiz değildir. Kamu sağlığını korumakla yetkili otoritelerce karar alınması halinde, hastalığın yayılmaması için karantina kapsamında tutulan bölgedeki kişilere Cuma namazı farz değildir. Bu kişilerin, söz konusu çağrıyı veya sınırlamayı ihlal ederek cemaate katılması caiz değildir. Bu kişiler, Cuma namazı yerine evlerinde öğle namazını kılmalıdırlar." dedi.

GEÇEN HAFTA GELEN UMRE KAFİLESİ KONTROL ALTINDA

Karantina öncesinde umre ziyaretine giden 41 kişilik grup olduğunu ifade eden Yiğit, şunları söyledi: "Bu arkadaşlarımız karantina uygulamasından önce döndüler. Yani geçen hafta döndüler. Başlarındaki din görevlisi arkadaşımıza 14 gün idari izin aldık. Bu arkadaşımız şu an evinde. Diğer umrecileri de arkadaşımız gerekli uyarıyı yaptı. Kimsenin dışarı çıkmamasını ve misafir kabul etmemelerini söyledi. İlçe Sağlık Müdürlüğümüz ile de görüştük. Onlarda kendilerini sürekli kontrol altında tutuyorlar. Şu an için herhangi bir sıkıntı yok."

PEYGAMBERİMİZE İLK GELEN AYETLERDEN BİRİ DE TEMİZLİĞİ EMREDİYOR

Mehmet Yiğit, koronavirüsün tüm dünyayı etkileyen bir salgın olduğunu dile getirerek, "Bizlerde bulunduğumuz şehirlerde, köylerde hepimiz insan olarak kendimize düşen tedbirleri almamız lazım. Devletimizin uygulamalarını hep birlikte izliyoruz. Hükümetimiz, devletimiz her kademede bütün kurumlarla bu konuda çalışıyor. İnsanın kendi temizliğine dikkat etmesi lazım. Dinimizde temizliğe çok önem veriliyor. Bizim dinimiz, 'imanın yarısı temizliktir' diyor. Abdest alırken sürekli elimizi, yüzümüzü, ayaklarımızı yıkıyoruz. Rabbimiz bunu emrediyor. Peygamberimize ilk gelen ayetlerden biri de temizliği emrediyor. Herkes bulunduğu ortamı, evini, işyerini ve vücudunu temizlemeli. Herkesin buna katkı sağlaması lazım. Böyle olursa başarırız ve virüs tehlikesinden kurtulmuş oluruz." diye konuştu.