SONGÜL KONAR

“BİR KİŞİ YILDA ORTALAMA 440 ADET PLASTİK POŞET  KULLANIYOR”

1 Ocak 2019 tarihinden itibaren plastik alış veriş poşetlerinin en az 25 kuruştan satılmaya başlanması hakkında değerlendirmelerde bulunan Nanta: “Çevre kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanunda yer alan bu düzenlemenin amacı doğada yok olması onlarca yıl süren geri dönüşüme kazandırılması üretiminden daha pahalı olan plastik poşetlerin kullanımını azaltarak çevremize, doğamıza, sağlığımıza ve ekonomimize fayda sağlamaktır. Ülkemizde plastik poşet kullanımı yıllık yaklaşık 30 milyar-35 milyar adettir. Bir kişi yılda ortalama 440 adet plastik poşet kullanmaktadır. Plastik poşetlerin yapıları gereği sadece %1’i geri dönüştürülebilmekte ve 1 adet plastik poşetin geri dönüşümü ise yeni 1 adet plastik poşet üretmekten daha pahalıya mal olmaktadır. Yapılan bu düzenlemede, plastik poşetleri ücretsiz veren satış noktalarına, kapalı satış alanının her metrekaresi için 10 TL idari para cezası uygulanacaktır,” dedi.

“ÇEVRE GEÇMİŞTEN BİZE MİRAS DEĞİL, GELECEĞİMİZİN EMANETİDİR”

Mevzuattaki istisnalarla ilgili de konuşan Beyhan Nanta sözlerini şöyle sürdürdü: “Marketlerde ekmek, sebze, meyve, peynir, zeytin, hayvansal gıda gibi açıkta satılan gıdaların hijyenini korumak amacıyla kullanılan çift kat kalınlığı 15 mikron ve altında olan 500x350 milimetreden küçük poşetler kapsam dışında bırakılmıştır. Ayrıca, tekstil ürünü çok kullanımlık poşetler, petshoplardaki canlı balık vb. hayvan satışındaki ve bazı bitkilerin satışında kullanılan sapsız poşetler, kuru temizleme, lostra ve benzeri iş yerleri gibi sadece hizmet verilen fakat ürün satışı gerçekleştirmeyen yerlerde verilen poşetler, kargo poşetleri ve gümrüksüz mağazalarda kullanılan özel poşetler ile uzaktan satışlar dahil alanlarda poşet kullanımları ücretsiz olacaktır. Vatandaşlar olarak, bizlerde plastik poşetlere alternatif olarak dayanıklı torbalar (file, kumaş vb.) kullanarak çevreye daha duyarlı olabiliriz. Unutmayalım ki,  çevre geçmişten bize miras değil geleceğimizin emanetidir.”

“YER ALTI ÇÖP KONTEYNIRI SİSTEMİNİ ÖNERMİŞTİK”

Keşan Belediyesi’nin katı atık toplama sistemi hakkında, 24 Mayıs 2016 tarihinde eleştiriler ve önerilerde bulunduklarını hatırlatarak, sözlerine devam eden Nanta, şunları söyledi: “Dolup taşan çöp konteynırları görüntü kirliliği yarattığı gibi, uçuşan kağıt ve plastikler görülmekte, koku problemi oluştuğunu söylemiştik. Keşan Belediyesi acilen klasik çöp toplama sisteminden otomatik yer altı çöp konteynırı sistemini önermiştik. Yine katı atıkların ayrıştırarak toplanmasını ve geri dönüşüm, bertaraf  sisteminin derhal oluşturulmasının gerekliliğini  açıklamıştık. Özellikle trafik ve nüfus yoğunluğunun fazla olduğu caddelerde yer altı çöp konteynırı uygulaması ile beraber, hem çöp toplama saatlerinde meydana gelen trafik yoğunluğu ortadan kalkacak hem de çöplerin oluşturmuş olduğu görüntü ve çevre kirliliği ortadan kalkmış olacaktır. Ayrıca, yerin altında geniş bir ortamda çöpler toplandığı için daha fazla çöp depolanabilecektir. Bu modern sistemler sayesinde artık sokakta her köşe başında dolmuş taşmış çöp kutuları ve etrafında yayılmış dökülmüş pisliklerin görülmesi engellendiği gibi bu çöplerin yer altında toplanması ile hem çirkin görüntülerden hem pis kokulardan hem de böceklenme ve sinek toplanması sorunlarından da kurtulma sağlanacaktır. Yeraltı çöp konteynerleri sistem olarak yan yana yerleştirildiğinde de evsel atıklar, cam, metal, plastik ve ambalaj atıkları vb. atıkların doğrudan çöp atma aşamasından itibaren atık ayrıştırması sağlanarak toplanabilmesi ve geri dönüşüme kolaylıkla gönderilebilmesi sağlanacaktır. Yer altında çöpün biriktirilmesi yerden tasarruf da sağladığı için sokaklarda yaya ve araç geçişleri kolaylaşmaktadır. Bu sistemde üç dakikadan az bir zamanda çöp haznesinin boşaltılabilmesi zamandan da tasarruf sağlamaktadır. Ayrıca, bu sistemde belediye işçileri de yeraltı çöp haznesini el değmeden boşalttığı için hijyen ve iş sağlığı güvenliği de doğrudan sağlanabilmektedir.”

“KEŞAN’IN NEFES ALDIĞI ORMAN ALANLARINDAN BİRİ BELEDİYE ELİYLE KATLEDİLDİ”

Keşan Belediyesi’nin radyolink yolu üzerinde, 4 Haziran 2016 tarihinde yapılan açıklamada orman alanı içinde yaptığı doğa katliamını gündeme getirdiklerini ifade eden Beyhan Nanta, sözlerini şöyle sürdürdü: Belkoop ve Atakent sitelerinin karşısındaki bu alanda, belediyenin çöp araçlarının inşaat molozu, kül ve her türlü evsel atığı dökerek bu alanı çöplüğe dönüştürdüğünü tespit etmiş bu çevre katliamını derhal durdurmasını istemiş, bozulan doğal alanın derhal iyileştirilmesini istemiştik. Ancak, o günden bu güne bu alanda yeterli iyileştirme yapılmadı ve Keşan’ın nefes aldığı orman alanlarından biri belediye eliyle katledildi.”

“KATI ATIK TESİSİNİ MEVZUATA UYGUN İŞLETİLMEDİĞİNİ ELEŞTİRMİŞTİK”

17 Ağustos 2016 tarihinde, Keşan Belediyesi’nin katı atık tesisini mevzuata uygun işletilmediğini eleştirerek, önerilerde bulunduklarını ifade eden Nanta: Katı atık bertaraf ve depolama tesisinin çevresinin dışarıdan görülmeyecek şekilde tamamen kapatılması ve çöplerin uçuşması önlenmesi gerektiği çöplerden sızan suyun uygun şekilde toplanarak arıtmaya verilmesi ve çöplerde kokuşmanın önlenmesi amacıyla, gerekli tedbirlerin alınması zorunluluğu, tesisin başarılı bir şekilde işletilmesi amacıyla sürekli kontrol altında tutulması ve koku vb. ölçümlerin yaptırılması gerekliliği ifade edilmiştir. Keşan Belediyesi katı atık tesisinde ise, sadece depolama yapmak yerine geri dönüşümünde  sağlamalıdır. Örneğin kompostlaştırma yaparak gübreye dönüşümü sağlanarak, park ve bahçelerdeki yeşil alanların ve bitkilerin gübre ihtiyaçları üretilebilir,” şeklinde konuştu.

“TRAFİK DÜZENLEME…”

Keşan Belediyesi’nin trafik düzenleme çalışmalarını 12 Ocak 2017 tarihinde eleştirdiklerini belirten Beyhan Nanta: Keşan Belediyesi araç trafiğine kapatılan caddeler ile trafikte büyük bir kaosun meydana gelmesine neden olmuştur. Ayrıca, İnönü Caddesi esnafı ara yollarında kapatılmasıyla dükkanına mal sevkiyatı yapamaz hale getirilerek büyük bir mağduriyet yaşamaya başlamıştır. Bankalar Caddesinde ve Dr. Tayyip Akalın Caddelerinde araç parkları ve düzensiz kaldırımlar nedeniyle, trafik akışı da sağlanamadığından Dr. Tayyip Akalın Caddesi ve İnönü Caddesi esnafı müşteri kaybetmekte ve yeni mağduriyetler yaratılmaktadır. Keşan Belediyesi plansız-programsız gerçekleştirdiği bu uygulamadan acilen vazgeçmelidir. Bunun yerine İnönü Caddesi ve Bankalar caddelerinde, rahat ve keyifli alışverişler için kaldırımlarının genişletilmesi banklar, bitkiler, estetik tasarımlı çöp noktaları ve engelli yolları da, düşünülerek çağdaş ve modern bir görünüm kazandırılmalı trafik akışı da tek şeritten sağlanmalıdır. Böylelikle Cumhuriyet Meydanı’ndaki trafik kaosunun da önüne geçilebilir. Belediye bu hatasından geri dönerek trafiğe kapattığı yolları açmış ancak önerilerimizin çoğunu dikkate almamıştır,” dedi.

“ASFALTLAMA ÇALIŞMALARI…”

5 Temmuz 2017 tarihinde yapılan açıklamada, Keşan Belediyesi’nin asfaltlama çalışmalarını eleştirdiklerini belirten Nanta, şöyle devam etti: Atatürk bulvarındaki yapılan asfaltlama çalışmaları teknik normlara uygun olmadığı tespit edilmiş ve gerekli ikazlarda bulunulmuştur. Yol çalışmaları teknik normlara uygun şekilde gerekli temel malzemesi serilerek, daha sonra sıkıştırılarak ve nihayetinde asfaltlanarak yapılması gerektiği belirtilmiştir.”

“KEŞAN BELEDİYESİ’Nİ SOSYAL BELEDİYECİLİK ANLAMINDA ELEŞTİRDİK”

Beyhan Nanta sözlerine şöyle devam etti: “4 Ağustos 2017 tarihinde ise, belediyenin Atatürk Bulvarı’ndaki yolda yama çalışması yaptığı tespit edilmiştir. Keşan’da yollar yama tutmaz hale gelmiştir. 22 Ocak 2018 ve 15 Şubat 2018 tarihlerinde yaptığımız açıklamalar ile Keşan Belediyesi’ni sosyal belediyecilik anlamında eleştirdik. Engellilerin bireysel olarak şehir içinde sosyal yaşama katılmasının neredeyse imkansız olduğunu belirttik. Kaldırımların görme ve bedensel engellilere uygun şekilde düzenlenmesi ve toplu taşıma araçlarından yararlanabilir koşulların sağlanması gerektiğini açıklamıştık. Ayrıca, 65 yaş üzeri vatandaşlarımızın yine toplu taşıma araçlarından ücretsiz yararlanmalarının yasal bir zorunluluk olduğu hatta Keşan Belediyesi’nin hükümetten bir ödenekte aldığını ifade etmiştik. Çarşı içinde bir düzenleme yok, kaldırımlar uygun şartlarda değil aydınlatma yetersiz ve esnaf mağdur. Kadınlar çocuklarını alıp rahatça çarşıda dolaşamıyorlar, bebek arabalarını kaldırımda kullanmak mümkün değil dedik. Ayrıca, çocuk parklarımızda yeterli değil, merkezde   engelliler parkındaki 2 salıncak bu ihtiyacı karşılayabilir mi? Çocuk parklarının sayısının arttırılmasının gerektiğini ifade ettik. Ayrıca, çeşitli mahallelerde bulunan metruk binaların uyuşturucu müptelarının barınağı halinde olduğu ve bu yapıların tehlike saçtığını söylemiştik. Bu binalar ile ilgili bir çalışmanın yapılması gerektiği özellikle tarihi vasfı bulunan taş evlerin restore edilerek, şehrimize kazandırılması gerektiğini ifade ettik.”

“BELEDİYEYİ YOL, KAVŞAK, PAZARYERİ GİBİ KONULARDA ELEŞTİRDİK”

Keşan Belediyesi’ni 16 Nisan 2018 tarihinde yol, kavşak, pazaryeri gibi konular eleştirdiklerini hatırlatan Nanta: “Pazaryeri olarak yapılan binanın işlevsizliği, ihtiyaca hizmet etmediği,

Kurtuluş caddesindeki ağaç kesimleri kilitli parke taş yolların bakımsızlığı, üniversiteye giden yolda kaldırım, aydınlatma yok ve öğrencilerimiz mağdur durumda. Öğrencilerimizin güvenliği, rahat ulaşımı belediye tarafından ivedilikle sağlanmalıdır. Bizler eleştiride bulunduk ve önerilerimizi sıralamıştık,” dedi.

“SAROS KÖRFEZİ’NDE YAŞANAN EKSİKLİKLER…”

Saros Körfezi’nde yaşanan eksiklikler konusunda da, 19 Nisan 2018 tarihinde eleştirilerde bulunduklarını ifade eden Beyhan Nanta: “Erikli’de bir atıksu arıtma tesisi bulunmaktadır ancak bu tesis uygun şekilde işletilmemektedir. Tesisin kapasitesi de yeterli gelmemektedir. Dolayısıyla, nüfusun arttığı yaz günlerinde ve özellikle bayram tatillerinde, atık sular yeterince arıtılmadan Tuz Gölü’ne deşarj edilmektedir. Bu nedenle koku problemi, sinek problemi ve sahildeki su kalitesinin bozulması Erikli’nin devam eden sorunları olmaktadır. Ayrıca, daha önceden tuz üretiminin yapılabildiği eşsiz Tuz Gölü’nün de kirlenmesine neden olunmaktadır. Bu nedenle, Tuz Gölü de doğal çevresel vasfını yitirmiş tuz üretimi yapılamaz hale gelmiş sinek ve koku üreten bataklığa dönüşmüştür. Defalarca, Keşan Belediyesi’ne yaptığımız uyarılar nedense dikkate alınmamış hiçbir tedbir önlem alınmamıştır. Keşan Belediyesi Erikli atıksu arıtma tesisini modernize edip kapasitesini arttırmış olsaydı, yeni turizm sezonuna bölgemiz çok daha iyi şartlarda girebilirdi. Çevre sorunları yaşanmadan bir turizm sezonu geçirilebilirdi.  Keşan Belediyesi’nin yeterli çalışma yapmamasından ötürü bölgemiz ne yazık ki turizm açısından gereken gelişmeyi gösterememekte turizm pastasından hak ettiği payı alamamaktadır. Keşan’da amfi tiyatro ve bir etkinlik alanı olması gerektiğini ifade ettik. Ancak, amfi tiyatronun yapılacağı alanın çöplüğe döndüğünü söyledik. Keşan’da turizm ve ticaretin canlandırılması ve geliştirilmesi için çeşitli festivallerin düzenlenmesinin yararlı olacağını belirttik,” dedi.

“TANAP FIRSATI ÇARÇUR EDİLDİ”

TANAP fırsatının çarçur edilmesi konusunda 9 Ağustos 2018 tarihinde Keşan Belediyesi’ni eleştirdiklerine dikkat çeken Nanta, şöyle devam etti: TANAP’ın sosyal sorumluluk projesi kapsamında Keşan uçak batığı projesi geliştirmiş ve Saros Körfezi’nde dalış turizmi sağlamayı amaçlamış olduğunu gördük. Keşan’da birçok çevresel sorun varken böyle basit bir projeyle böyle önemli bir fırsat çarçur edilmiştir.”

“ERİKLİ-DANIŞMENT ARASINDAKİ ORMANLIK ALANDA ÇEVRE FELAKETİ YAŞANDI”

8 Eylül 2018 tarihinde Erikli-Danişment arasındaki alanda çevre felaketin yaşandığını ve konuyu kamuoyuyla paylaşarak, Keşan Belediyesi’nin uygulamasını eleştirdiklerini ifade eden Beyhan Nanta: “Keşan Belediyesi’nin eliyle bu çevre felaketi yaşandı. Erikli, Yayla ve sahil bölgelerindeki çöplerin düzensiz olarak, ormanlık alan içerisine atıldığını gördük. Konuyu basın yoluyla kamuoyuna durduklarını ve ardından Keşan Belediyesi çöpleri toplayacağını, bertaraf edeceklerini ve o alanı temizleyeceklerini dile getirdi. Yeni aynı alanda yaptığımız incelemelerde, belediye ekiplerinin temizlemeye çalıştıklarını ancak, çöplerin toprak zemin altına gömülmeye çalışıldığını gördük. Fakat, böyle bir durumda, ormanlık alanın yeniden kazanılması mümkün olmuyor. Belediyenin çevresel anlamda yaptığı herhangi bir olumlu gelişmesi yok. Keşan’da belediye tarafından olumsuzluklar yaşanırken; hükümet eliyle güzel çalışmalar yapılıyor. Örnek vermek gerekirse; atıksu arıtma tesisi yapıldı ve işletmeye açıldı. Belediye devredildi ve işletiliyor,” dedi. 
“HİÇBİR OLUMLU ÇAL
IŞMA YAPILMADI”
Nanta, sözlerine şöyle devam etti: “Erikli’deki atıksu arıtma tesisinin deşarjı Tuz Gölü’ne yapılıyor. Oradan da, denize ulaşıyor. Tesis düzenli çalışmadığı için Tuz Gölü’nü kaybettik ve sahillerimizi kaybettik. Geçmiş yıllarda Tuz Gölü’nden tuz elde ederken, orası şimdi bataklık durumda. Bölgede yaşanan olumsuz durumlara rağmen hiçbir olumlu çalışma yapılmadı. Saros örnek turizm alanı olarak gösterilen yer ne yazık ki, kaybedildi. Keşan’ın iyi hizmetleri hak ediyor. Bundan dolayı da, Keşan’ın AK Belediyecilikle tanışması gerekiyor.”

“KENT KONSEYİ, HİÇBİR İŞE YARAMIYOR”

Keşan Kent Konseyi’nin çevreye gösterdiği duyarlılık söylemleri hakkında da, değerlendirmelerde bulunan Beyhan Nanta, sözlerini şöyle tamamladı: “Sazlıdere’deki eyleme tepkilerini gösterirken, Keşan Belediyesi’nin Erikli-Danişment arasındaki alanda yaşanan çevre felaketi konusunda sessiz kaldılar. Keşan’daki yollar ve kaldırımlar konusunda da, hiçbir eleştirileri olmadı. Kısacası, Kent Konseyi’nin hiçbir işe yaramadığı şekilde yorumlayabiliriz. Kent içerisinde yaşanan tüm olumsuzluklara karşı duyarlı olmalılar ve olumsuzlukları da, kamuoyuna ifşa ederler. Ama ben bugüne kadar böyle bir çalışma görmedim. Sazlıdere yapılmak istenen doğal gaz tesisi, Keşan’a katma değer kazandıracak bir projedir. Halkı yanlış bilgilendiriyorlar. Kent Konseyi, taraflı ve kenti düşünmeyen bir grup olarak görüyorum.”