Cumhuriyet Halk Partisi Edirne Milletvekili Kemal Değirmendereli, Hükümetin hazırladığı Patent Kanunu tasarısının yetersiz olduğunu ve 2023 hedeflerini karşılamaktan uzak kalacağını açıkladı.

1/756 esas numaralı “Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı”nın, 15 Mart 2013 tarihinde Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonuna havale edildiğini ve 10 Nisan 2013 tarihinde ise esas komisyonda alınan kararla öncelikle alt komisyonda görüşülmesine karar verildiğini, bu alt komisyonda Cumhuriyet Halk Partisi’ni temsilen görüşmelere katılarak önergeler verdiğini kaydeden Değirmendereli, geçtiğimiz hafta son bulan komisyon çalışmaları ve Patent Kanunu ile ilgili bilgi verdi.

Kemal Değirmendereli, kanun tasarısı ve genel olarak patent konusuna ilişkin görüşlerini şöyle özetledi:

“Öncelikle hükümetin belirlediği ancak mevcut politikalarla nasıl gerçekleştireceği şaibeli olan 2023 yılında dünyanın 10 büyük ekonomisi içerisinde olma hedefi ile doğrudan ilintili Patent Kanunu tasarısı, ne yazık ki küresel büyüme, gelişim ve üretim dinamikleri yeterince göz önünde bulundurulmadan, kısa süre içerisinde 4 KHK ve diğer kanunların gelişigüzel biraraya getirilmesiyle gereken önem verilmeyerek hazırlanmıştır.

Patent konusu ele alınırken göz ardı edilmemesi gereken başlıca konular:

Büyüme hızında başarıya ulaşmayı ve Türkiye’nin kalkınma sıçramasını sağlayacak üretim hedeflerinin belirlenmesi,

Bu üretim hedefleri belirlenirken yeniliklere açık, dünyayla yarışan, yüksek teknoloji ürünlerine odaklanılması,

Söz konusu uç ve gelişime açık yüksek teknoloji ürünlerinin geliştirilmesinde de esas olan sonucu buluş olan AR-GE çalışmalarının desteklenmesi, çoğaltılması ve

Yukarıda belirtilen hususlar ışığında tüm sektörlerimizi kucaklayan bir patent sisteminin geliştirilmesidir.

2000’li yılların başlarına kadar 5.5 olup, son on yılda 5.1’e düşen büyüme hızımızı 2023 hedeflerini gerçekleştirebilmek için arttırmak gerekiyor ve bu da beraberinde üretimde, teknolojide ve hizmetlerde ciddi anlamda bir sıçrama kaydetmeyi gerektiriyor. Eğer bu hedeflere doğru yol alacaksak sektörlerimizin rekabet gücünü arttırmak, teknolojide değer yaratmak ve bu çalışmaların da hak sahiplerine karşılığının verilmesinin altyapısını oluşturmak önemlidir.

Bizlerin de bu kanun tasarısını incelerken tüm bu hususları gözetmesi uygun olacaktır. Bugün, Türkiye’de yapılan toplam kamu, özel sektör ve üniversite Ar-Ge çalışmalarının bütçesi GSMH’nın %0.86’sıdır. Oysa patent başvurularının yüksek ve anlamlı kaydedildiği Amerika, Çin, Japonya, İsrail, Güney Kore gibi gelişmiş veya gelişmekte olan ülkelerdeki Ar-Ge harcamaları Türkiye’nin Ar-Ge harcamalarının kat be kat üzerindedir. Örneğin; Türkiye’yle aynı dönemde kalkınma atılımına girişen Güney Kore, Ar-Ge’sine Türkiye’nin neredeyse 8 misli bir kaynak ayırmaktadır. Ve nitekim patent başvurularında Türkiye Dünyada 25’inci sırada olup Dünya çapında patent başvurusu yapan 100 firma arasında olmayışımız ve en fazla müracaat yapan 50 üniversite arasında Türkiye’den bir üniversite olmayışı da bu durumumuzu açıkça gözler önüne sermektedir.

Bu dönem itibariyle 2023 hedeflerine yola koyulmamız durumunda ise; yeni geliştirilecek ürünlerin, hizmetlerin haklarının korumasına zemin oluşturacak Patent Kanunu tasarısı, 1 ay içerisinde komisyonda geçiştirilen, birçok kanundan bir karma sistem oluşturulan bir kanun tasarısı olarak düzenlendiği takdirde birçok sektörde boşluk içerecek, yine yetersiz kalacaktır. Bu kanun tasarısı çalışmaları ise ancak geçici çözümler üretecek, sektörler arası denge gözetilmeden, diğer ülkelerdeki iyi uygulamalar tam incelenip yararlanılmadan, ancak belli sektörleri ve dönemin ihtiyaçlarını gözetmeye yarayacaktır.”

Değirmendereli, Alt Komisyona hazırlamış olduğu karşı oy yazısında da yukarıda geçen konuları belirterek, patent konusunun ilaç ve imalat sektörleri dışında tarım ve hayvancılık sektörünü de yakından ilgilendiren konuları içerdiğinin ve bu konulara gereken önemin verilip tasarıda değişiklik yapılması gerektiğinin altını önemle çizdi. Değirmendereli, söz konusu kanun tasarısının üst Komisyonda da görüşmelerinin başlayacağını, alt komisyonda görmeyen konuların üst Komisyon çalışmalarında da aynı kararlılıkla savunulacağını açıkladı.